Müzikle ilgili kısıtlamaları akşam 24.00'e çekiyoruz. Kusura bakmayın, gece kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yoktur.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün gerçekleştirilen kabine toplantısı sonrasında sarf ettiği bu sözlerin yankıları sürüyor.

1 Temmuz'dan itibaren pandemi nedeniyle uygulanan kısıtlamalar kaldırılırken, bu sefer de 24.00'ten sonra müzik yasağının hayata geçirilmesi kararı çıkıyor.

Gece mekanlarındaki müzik yasağına tepki, salgın sürecindeki bazı uygulamaların sağlık gerekçesiyle konulmadığı ve aslında "ideolojik" olduğu tartışmasını da alevlendirdi.

"Dünyada müziği yasaklayarak koronavirüs salgınıyla mücadele eden tek ülke" nitelemesinde bulunuldu.

Karar, toplumun farklı kesimlerinden tepki gördü. Öyle ki gece hayatı olmayanlar arasında da olanların hakkının gasp edildiğini savunanlar oldu.

Sosyal medyada da sıkça tartışılan konu sonrasında kullanıcılar #kusurabakıyoruz etiketini Twitter'ın ilk sırasına yerleştirdi.

Gece mekanlarında başlayacak olan müzik yasağını, müzisyenler Burhan Şeşen ve Onur Akın, Independent Türkçe'ye değerlendirdi.

"Böyle bir karar almaya kimsenin gücü yetmez"

Burhan Şeşen, sağlıkla ilgili bir neden öne sürülerek yasak kararı alınması durumunda kimsenin karşı çıkmadığını ve çıkmayacağını, ancak artık işin salgın önleminden ziyade "keyfî" bir boyuta ulaştığını savundu.

Kaymakamlık, valilik ve jandarmadan gerekli izinlerin alınarak ruhsatların verildiğini, çevreyi rahatsız edecek seviyede müzik yayını yapan yerlerin gerekli mercilere şikayet edilerek ceza alacağını ya da kapatılabileceğini belirten Şeşen, topyekûn 24.00'ten sonra kapatılmaya gidilmesinin doğru olmadığını belirtti. 

Sektörün halihazırda 16 aydır iş yapamadığını hatırlatan Şeşen, "Böyle bir karar almaya kimsenin gücü yetmez. Bu sektörde gece kulüpleri, barlar, türkü barlar, pavyonlarda derken binlerce yer, çalışan yüzbinlerce binlerce kişi var. Bu ülkede müzikten para kazanan müzisyenler, çalgıcılar, yorumcular, besteciler, söz yazarları, aranjörler, teknik ekip, ses ve ışık sistemi yapanlar, ulaşım, konaklama, mekan sahipleri derken milyarlarca dolarlık bir sektörden ve aileleriyle birlikte 1 milyona yakın kişiden bahsediyoruz. Bu insanlar ne yapacak? Belediyeler tarafından ruhsat alan işletmelerde çalışan müzisyenlere ne olacak? Yazlık yerde mekanlar zaten 22.30-23.00’ten sonra başlıyor, öncesinde boş çünkü insanlar denizden çıkıp, hazırlanıp ancak yemeğini yiyor, eğlencesine bakıyor" sözleriyle tepkisini dile getirdi.

Şeşen: Bu hakikaten sağlıkla ilgili bir şey olsa, hayat sözkonusu olunca buna saygı duyup sessiz kalırız ama bu iş farklı bir yere doğru gidiyor / Fotoğraf: Twitter

"Böyle keyfi yönetim olmaz"

Aileleriyle birlikte bu sektörden ekmek yiyen kişi sayısının 1 milyonu bulduğunu ifade eden müzisyen Burhan Şeşen, şu yorumu yaptı:

Tek adam yönetimi olsa bile böyle keyfî bir yönetim olmaz! Demokrasi kuralları içinde bu karara karşı çıkarız. Bu haksızlığın sonuna kadar karşısında oluruz.

"Kimse müzisyenleri açlığa mahkum edemez"

Gece eğlenmeyi tercih etsin ya da etmesin, toplumun her kesiminin yasak kararına karşı çıkması gerektiğini savunan Şeşen, "Şarkılarını zevkle dinledikleri müzisyenleri unutmasınlar. Yeri gelip hüzünlenip, yeri gelip sevindikleri anları hatırlasınlar. Kimse müzisyenleri açlık sınırına kimse mahkum edemez" şeklinde konuştu.

Fotoğraf: Pixabay

"Bu saat değil, zihniyet sorunu"

Müzisyen Onur Akın da gece 24.00'ten sonra mekanların kapatılma kararına tepkili. 

"Bu kültür-sanat, müzik düşmanlığı neden. 16 aydır para kazanmamış müzisyenlerin gönlünü almak dururken bu düşmanlık neden" diye soran Akın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oy kaygısıyla kendi tabanına mesaj vermeye çalıştığını ve aslında bu kararın toplum nezdinde kabul görmeyeceğinin bilindiğini savundu.

Gece 24.00'ten sonra mekanlarda müzik yasağını "haksızlık" olarak niteleyen Akın, karara karşı hukuki çerçevede ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti.

Müzik sektöründen ekmek yiyen kişilerin zor duruma düşmesinin yanı sıra bir de toplumun yaşam şekline müdahalede bulunulduğunu savunan Akın, "Bu saat değil, zihniyet sorunu" yorumunu yaptı.

"Bu bir eğlence şekli ve kimilerine göre bir ihtiyaç. Bu ülkenin yarısından çoğu eğlenmeyi seviyor. Ama bu karar, yaşam biçimine saldırıdır ve her saldıran, büyük bir tepkiyle karşı karşıya kalmıştır. Bu kez de öyle olacaktır" diyen Akın, sözkonusu karardan geri adım atılacağını umduğunu belirtti.

Onur Akın / Fotoğraf: Twitter / @onurakinresmi

"O zaman seçim şarkıları da yaptırmasınlar"

Müziğe yasak getirenlerin seçim zamanlarında şarkılara sarıldığını hatırlatan Onur Akın, "O zaman seçim şarkıları da yaptırmasınlar" dedi ve ekledi:

Demek kim müziğin gücüne inanıyorlar ki, seçim şarkıları bangır bangır, rahatsız edecek şekilde gün içinde çalıyor. Bu ne yaman bir çelişki!

Müzik dünyasına yeni atılan isimlerden de tepkiler yok değil.

1996 doğumlu müzisyen THECELIK (Burak Çelik) de bu isimler arasında. 

24.00'ten sonra müzik yasağının hem mevcut sanatçılar hem de kendisi gibi adını yeni duyurmaya başlayan müzisyenler açısından olumsuz olduğunu ifade eden Çelik, 1,5 yıldır pandemi nedeniyle ekonomik zorluklarla mücadele eden müzik dünyasının bir darbe de bu yasaktan aldığı görüşünü savundu.