Ekonomik kriz ve pandemi, hayvancılığa yönlendirdi

Ekonomik krizin çok yoğun yaşandığı illerin başında gelen Hakkari’de, hayvancılık halkın geçim kaynağı olmaya devam ediyor. Birçok kişi yaşanan kriz nedeniyle köylerine geri dönerek, hayvancılık yapmaya başladı

Fotoğraf: Independent Türkçe

Ekonomik kriz ve pandemi nedeniyle hayvancılık yapmaya başladıklarını söyleyen Muhsin ihtiyatoğlu, "Şimdi geçimimizi hayvancıkla sağlıyoruz. Eğer ekonomik kriz ve pandemi olmasaydı bu işi yapmazdık"  diyerek belirtiyor.

Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz ve pandemi, birçok sektörü olumsuz etkiledi,  binlerce iş yeri kapandı, on binlerce insan işsiz kaldı. Bu sektörlerin başında ise hayvancılık geliyor. Besicilik yapan birçok kişi hayvan yemlerine yapılan zamlar nedeniyle bu işi terk etmek zorunda kaldı.

Türkiye genelinde bu olumsuzluklar yaşanırken, Hakkari’de bunun tam tersi yaşanıyor. Hakkari’de son dönemlerde birçok kişi yeniden köylerine dönerek hayvancılıkla uğraşmaya başladı. Köylerine dönen ve hayvancılıkla uğraşmaya başlayan birçok kişiye devlet destek verirken, birçok kişi de kendi imkanlarıyla bu sektöre girdi.

1.jpg
Fotoğraf: Independent Türkçe

 

Hakkari’de hayvancılık temel geçim kaynağı oldu

Türkiye’nin en doğusunda yer alan Hakkari, Irak ve İran’la sınırı bulunuyor. 280 bin nüfusa sahip olan Hakkari, sanayi sektörü yok denecek kadar az. Hakkâri'nin coğrafik ve ekonomik yapısına bakıldığında, ekilebilir tarım arazisi çok sınırlı. Halkın geçim kaynağı başında gelen sınır ticareti ise bölgede yaşanan olaylar ve pandemi nedeniyle kapalı durumda. Bu nedenlerden dolayı halkın temel geçim kaynağı hayvancılık olmuş durumda.

2.jpg
Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Ekonomik kriz ve pandemi, bizi hayvancılığa yöneltti"

Hakkari’nin Otluca köyünde oturan Muhsin İhtiyatoğlu, ekonomik kriz ve pandemi nedeniyle hayvancılık yapmaya başladığını söyledi.  Yıllardır esnaflık yaptığını, kriz nedeniyle işlerinin bozulduğunu bu yüzden hayvancılıkla uğraşmaya başladığını vurguladı.

Hakkari merkezde 10 yıldır esnaflık yaptığını dile getiren İhtiyatoğlu, ekonomik kriz ve pandemi nedeniyle iş yapamaz duruma geldiğini dile getirdi. İhtiyatoğlu,  bu sebeplerden dolayı, kendi köylerinde hayvan beslemeye başladığını ifade etti.

Devletin verdiği hayvan desteğinden yararlandıklarını ifade ede eden İhtiyatoğlu, şöyle konuştu:

"2020 yılında devletin küçükbaş hayvancılık desteğinden sonra, hayvancılık yapmaya başladık. Şimdi geçimimizi hayvancıkla sağlıyoruz. Eğer ekonomik kriz ve pandemi olmasaydı bu işi yapmazdık. Babamla birlikte köyde hayvanlarımızı bakıyoruz. Hayvanlarımızdan elde ettiğimiz süt ve süt ürünlerini satıyoruz. Hayvancılık yapmak çok kolay değil. Özellikle yem fiyatları çok yüksek. Buna rağmen başka yapacak bir iş imkanımız kalmadı."

3.jpg
Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Başka seçeneğimiz kalmadı"

Kendileri gibi birçok kişinin hayvancılık yapmaya başladığını vurgulan İhtiyatoğlu, "Çünkü insanlar işsiz ve yapacak başka işleri yok. Bizim gibi köylerine dönüyorlar, bu işi yapma çalışıyorlar. Kış aylarında hayvanlarımızı kendi köyümüzde bakıyoruz yazın ise yayla çıkıyoruz. Bu zor dönemlerde hayvancılık yapmaktan başka seçeneğimiz kalmadı. Bizde bu seçeneği en iyi şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

"Son yıllarda bu durum tersine döndü"

İlerlemiş yaşına rağmen hayvancılığı severek yaptığını belirten yapan Hacı Halit (75) ise, Hakkari’de hayvancılık yapmaktan başka iş imkanının pek olmadığını ifade ediyor.

Daha önce çok az kişinin hayvancılık yaptığını belirten Halit, son birkaç yıl içinde birçok kişinin köylerine dönerek bu işi yapmaya başladığını söylüyor.

4.jpg
Fotoğraf: Independent Türkçe

 

Özellikle pandemi döneminde onlarca kişinin köyüne geri döndüğünü, ev ve ahır yaptığını dile getiren Halit, "Şu an köyümüzün nüfusu iki katına çıktı. Köyde göç edenler genellikle başta Hakkari merkez Van ve diğer şehirlere göç etmişti. Ekonomik kriz ve pandemi ile birlikte köye dönüş yaptılar. Kimisi toprağını ekerken, kimisi hayvan beslemeye başladı. Bu durum bizi sevindiriyor. Çünkü hayvancılık, bu topraklarda hep vardı. Ama daha sonra insanlar köylerini terk edince, bu sektörde bitme noktasına gelmişti. Köylerimiz bu yüzden boşalmıştı. Ama son yıllarda bu durum tersine döndü. Yıllardır görmediğimiz insanlarımız topraklarına geri döndü. Bu durum bizi hem sevindiriyor hem de hayvancılığın yeniden eski günlerine dönmesi için umutlandırıyor. Köylerini terk eden ve şehirlerde zor durumda olan insanlarımız geri dönsün. Çünkü bu topraklar herkese yeter. İsteyen yeniden hayvancılık ya da tarım yapabilir" dedi.

7.jpg
Fotoğraf: Independent Türkçe​​​​​​​

 

"Herkes, etini üreticiden olmalı"

Mehmet Güler adlı vatandaş ise, marketlerde et fiyatlarının çok yüksek olduğunu belirterek, birkaç yıldır et ihtiyaçlarını köylülerden aldığını belirtiyor.  

Marketlerde ve kasaplarda et fiyatlarının 60 lira olduğunu söyleyen Güler, şöyle konuştu: "Pandemi ve ekonomik kriz nedeniyle alım gücümüz çok düştü. Her şeyde olduğu gibi et fiyatları da çok yükseldi. Hayvancılığın olduğu bir yerde et fiyatları bu kadar olmaması gerekiyor. Bende son yıllarda et ihtiyacımı köylülerden alıyorum. Köylülerden etin kilosunun 25 ile 30 arasında alıyorum. Köylüler eti çok uygun fiyata satıyor. Hem doğal hem de ucuz et alma imkanı elde diyoruz. Bu yüzden herkes, hem ucuz ve doğal eti üreticiden alarak destek vermelidir."

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU