Hürriyet gazetesi yazarı Fatih Çekirge, dünkü yazısında Muğla'da Cemal Metin Avcı tarafından öldürülen Pınar Gültekin'in babası Sıddık Gültekin'i bir CHP Muğla Milletvekili'nin arayarak davadan vazgeçmesi talebinde bulunduğunu öne sürdü.
Çekirge yazısında şu iddialarda bulundu:
Aslında bu yazının başlığı 'İdealist bir avukatın bir canavarla mücadelesi' olacaktı. Ama son dakika öyle bir haber geldi ki... Tüylerim diken diken oldu. Herkes biliyor...Muğla'da üniversite okuyan genç Pınar, eski sevgilisi Metin Avcı tarafından canlı canlı yakılıp üzerine beton dökülüp katledilmişti. İşte tam onun hikâyesini yazıyordum ki... Bir baktım CHP'nin bir Muğla Milletvekili, Pınar'ın babasını aramış. Demiş ki: 'Tamam böyle bir şey yaşandı. O aile de perişan. Zaten cezasını çekecek. Gel sen davandan vazgeç... Zaten kamu davası devam edecek...' Babanın cevabı: 'Bunu duymamış olayım. Sizin kızınızı diri diri yakıp, üzerine beton dökseler bunu ister misiniz?' Doğrusu bu konuşmaya inanamıyorum...
Çekirge yazısında iddialarını şöyle sürdürdü:
Bir milletvekili nasıl böyle bir ahlaksız ve insanlık dışı teklifte bulunabilir. Ve öğreniyorum ki katilin annesi Ayten Avcı CHP'nin Muğla’daki bir ilçe yönetim kurulu üyesiymiş. Ve olaydan hemen sonra istifa etmiş. Bu konu mutlak açığa çıkmalı. Adı bende olan o CHP Milletvekili çıkıp bu yaptığı iğrençliği açıklar mı...Yoksa ya avukatları Dr. Rezan Epözdemir açıklayacak ya da babası Sıddık Bey. Arkadaşlar bu ahlaksız teklif üzerine şu anda canım o kadar yanıyor ki...Bunun devamını pazartesi yazacağım.
CHP Muğla Milletvekilleri konuyu kendi aralarında görüştü
Bu yazıdan sonra gözler CHP'nin Muğla milletvekillerine çevrildi.
CHP'nin Muğla'da dört milletvekili var. Bunlar: Süleyman Girgin, Burak Erbay, Suat Özcan ve Mürsel Alban.
Dört milletvekili Whatsapp grubunda önce kendi aralarında görüşerek iddiayı değerlendirdi.
Yapılan görüşmede Süleyman Girgin, sadece cenazeden sonra Gültekin'in babasını taziye amaçlı arayarak bir veya bir buçuk dakikalık bir görüşme yaptığını ve başsağlığı dilediğini iddia etti. Girgin bu görüşmeden başka baba ile herhangi konuşma yapmadığını savundu.
"Aileyi taziye için aradım. O sırada ne dava vardı ne başka bir şey"
Girgin konuyla ilgili olarak Independent Türkçe'ye konuştu. İddiaya sert tepki gösteren Girgin, "Ne ben ne diğer milletvekillerimiz kesinlikle aileyi arayıp da böyle bir şey demedi. Demez de" dedi.
"Bir insan olarak kimse böyle bir şey diyemez" ifadelerini kullanan Girgin, şunları kaydetti:
Kesinlikle bunu kabul etmiyoruz. Muğla'da kadın cinayeti olduğunda ben Meclis'teydim. Olayı takip ettik. Kadın bir hafta sonra ayın 21'inde bulundu. Üzerine beton dökülmüş, yakılmıştı. 21'inde cesedinde ulaştıktan bir gün sonra 22'sinde Bitlis'te defnedildi. Bütün örgütümüz cenazenin nakli konusunda aileye yardımcı olduk. Ben de bölgenin milletvekili olarak bölgemdeki kadın cinayetinden dolayı aileyi araştırdım. Ailenin Bitlis'te olduğunu öğrenince önce Bitlis İl Başkanımızı ardından Hizan İlçe Başkanımızı arayarak başsağlığı diledim. Ardından danışmanlarım aracılığı ile ailenin numarasını bularak baba Sıddık Gültekin'i arayarak başsağlığı dileğimizi ilettim. Bu bizim insani görevimiz. O sırada ortada ne dava var ne başka bir şey. Topu topu bir veya bir buçuk dakikalık bir görüşme gerçekleşti
"Baba görüşmede Muğlalılara teşekkür etti"
Girgin, baba Gültekin ile yaptıkları görüşmenin devamını şöyle anlattı:
Baba görüşmede Muğlalıların kendilerine çok destek olduğunu söyleyerek teşekkür etti. Bütün görüşmemiz bundan ibaret ondan sonra hiç görüşmemiz olmadı.
"Cinayeti işleyen Avcı'nın ailesini tanırım ama hiçbir görüşmem olmadı"
Girgin, cinayeti işleyen Avcı'nın ailesini Muğlalı olduğu için tanıdığını ancak aralarında herhangi bir yakınlık veya özel bir tanışıklığın olmadığını olaydan sonrasında hiçbir şekilde aileyle görüşmediğini söyleyerek, "Adam canavar gibi bir şey çıktı. En ağır şekilde cezasını çeksin" diye konuştu.
Özgür Özel'e de bilgi verildi
İddianın ortaya atılmasının ardından diğer milletvekilleri arkadaşlarıyla Whatsapp üzerinden görüştüğünü kimsenin dava sürecinde Gültekin ailesiyle görüşmediğini aktaran Girgin, "Sadece ben arkadaşları cenazeden bir gün sonra taziye amaçlı aradığımı söyledim. İl Başkanımıza da bilgi verdim. Ayrıca Grup Başkanvekilimiz Özgür Özel'i de bilgilendirdim" ifadelerini kullandı.
"Fatih Çekirge’yle de görüştüm"
Konuyla alakalı görüşünü iddiayı gündeme getiren Fatih Çekirge’ye de yazılı olarak ilettiğini ve kendisiyle görüştüğünü söyleyen Girgin, "Kendisi de bana haklısınız, böyle bir konu bir, bir buçuk dakikada olmaz. Cenazeden sonra aramışsınız. Ortada dava yok" dediğini öne sürdü.
"İtibar cellatlığına ve siyaseten bir kumpasa izin vermeyeceğiz"
Gültekin'in ölümünden aylar sonra bu iddianın ne amaçla ortaya atıldığını bilmediğini söyleyen, itibar cellatlığına ve siyaseten bir kumpas kurulmasına izin vermeyeceklerini söyleyerek şöyle meydan okudu:
Adımız karıştırılırsa sadece CHP'yi değil milletvekilliğini bırakırız. Ne ben ne milletvekillerimiz kesinlikle böyle bir arama yapmadık. İnsan olarak yapmayız. Sadece dediğim gibi cenazeden bir gün sonra taziye amaçlı bir dakika aradım. Taziye için aradığımız için bu ithamda bulunuluyorsa daha diyecek bir şey yok. Kendi adıma gocunacak bir şeyim yok. Benim veya arkadaşlarımın adı bu işe karıştırılırsa çıkar en sert bir şekilde açıklamamızı yapar, her şeyi göze alır sadece partiyi değil, milletvekilliğini de bırakırız. İnsan olan hiçbir kişi arayıp da aileyi böyle bir şey demez. Benim müdahil olduğuma dair en ufak bir kanıt, teknik bulgu ya da bir ima bulurlarsa bırak CHP'yi milletvekilliği her şeyi bırakırım. Haysiyet cellatlığı yapılmasına izin vermeyiz.
© The Independentturkish