HÜDA PAR: 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili herkesin bu olaylardaki ve katliamlardaki rolleri ortaya çıkarılmalıdır

HÜDA PAR, 6-8 Ekim’in iddia edildiği gibi infiale kapılan kalabalıkların bir anlık refleksle kendi başlarına gerçekleştirdikleri spontane gelişen bir olay olmadığını bildirdi

Fotoğraf: AA

HÜDA PAR Genel Merkezi, 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili herkesin bu olaylardaki ve katliamlardaki rollerinin ortaya çıkarılması gerektiğini bildirdi.

Yapılan yazılı açıklamada,  “6-8 Ekim olayları üzerinden altı yıl geçti, ancak maalesef bugüne kadar bütün boyutları ile konu tartışılmadı” denildi ve “Kirli ilişkiler yumağı olan bu olaylar aydınlatılabilseydi, ülkenin 40-50 yıllık çalkantılı yakın tarihinin belki de tamamı aydınlatılabilecektir” ifadeleri kullanıldı.

“Bu katliam iddia edildiği gibi infiale kapılan kalabalıkların bir anlık refleksle kendi başlarına gerçekleştirdikleri spontane gelişen bir olay değildir” ifadelerinin yer bulduğu açıklama şöyle devam etti:

Aylar öncesinden hazırlıkları yapılmıştır. Bütün yan kuruluşlarıyla birlikte PKK ile devletin içinde yer alan kirli ellerin hep birlikte, tasarlayarak gerçekleştirdikleri bir vahşettir. Yakın tarihimizin en vahşi katliamlarından biri olan bu olaylar, hala aydınlatılmayı beklemektedir. 6-8 Ekim; yalan, iftira ve kara propaganda ile toplumun bir kesimini “tekileştirilenler”e karşı nasıl düşman haline getirildiğini, kin ve nefret söylemlerinin etkisiyle sokağa salınan mankurtlaştırılmış duygusuz kitlelerin nasıl vahşi canavarlara dönüştürüldüğünün ortaya çıktığı gündür.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Gerçek bir soruşturma yapılmadı”

“6-8 Ekim katliamının üzerinden 6 yıl geçmesine rağmen, yaşanan felaketin gerçek sorumluları hakkında ciddi bir soruşturma yapılmamıştır” denilen açıklamada, “ Soruşturma 7 Ekim’de Yasin Börü ve arkadaşlarının katledilmesiyle ilgili sokağa salınanlardan bu katliama fiilen iştirak edenlerle sınırlı tutulmuş ve bunlardan birkaçına ceza verilerek dosya kapatılmıştır. Bu gibi katliamların bir daha yaşanmaması için bu katliamın soruşturması ciddiyetle yürütülmeli, bütün müsebbiplerine hak ettikleri ceza verilmelidir” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada şunlar kaydedildi:

Bu katliamda PKK’nin kandildeki idarecilerinden İmralı cezaevindeki liderine; sokağa çıkın çağrılarına aracılık edenlerden örgüt talimatlarını legal ve yasal görünümde tekrar eden siyasetçilere ve yerelde kitlelerine partimizi, dindarları ve İslami STK ve kurumları “IŞİD” diye hedef gösterenlere kadar kimin sorumluluğu varsa ortaya çıkarılmalıdır. Çözüm süreci hatırına kırsal alanı ve şehirleri çetelere teslim ederek, buraların silah ve patlayıcı depolarına dönüştürülmesine göz yumanlardan, 6-8 Ekim olayları sırasında kolluk güçlerini sokaklardan çekip olaylara müdahale etmelerine engel olanlara, yerel mülki amirlere ‘kolluk güçlerini sokaklardan çekin’ diye talimat veren yetkililere kadar, herkesin bu olaylardaki ve katliamlardaki rolleri ortaya çıkarılmalıdır. Bu konuda kasti veya ihmali bulunan emniyet amirinden mülki idareciye, bürokratından, bilgi ve belgeleri gizleyerek mahkemelerle paylaşmayan memurlara kadar hepsinin soruşturmaya dahil edilmesi ve sorumluluklarının olup olmadığının araştırılması gerekir. Bu nedenle 6-8 Ekim Kobani bahaneli olayların soruşturması; şehirleri çetelere teslim edenleri, onlara alan açanları, faaliyetlerini ve eylemlerini kolaylaştıranları da kapsamalıdır. Katilleri sokağa salanlar ile bunların eylemlerine mâni olmayanlar, sokağa çıkın talimatı verenler ile kolluk güçlerini sokaktan çekin talimatı verenler de soruşturmaya dahil edilmelidir.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 2014'te düzenlenen Kobani eylemlerine ilişkin soruşturma kapsamında 7 ilde 82 kişi hakkında gözaltı kararı vermiş; aralarında HDP'li eski milletvekillerinin de bulunduğu 20 kişi gözaltına alınmıştı.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU