Birleşmiş Milletler (BM), uluslararası kamuoyunu, IŞİD’e katılan vatandaşlarının Suriye’deki güvensiz kamplarda kalan çocukları için sorumluluk almaya çağırdı.
BM’nin Suriye’de görevli insani yardım elçisine göre, ülkenin kuzeyindeki Kürt kamplarında, perişan halde 30 İngiliz çocuk bulunuyor. Bu çocukların çoğu ebeveynleriyle birlikte, IŞİD halifeliğinin son günlerinde kamplara sığındı.
Öte yandan, İngiltere hükümeti, IŞİD’e katılmak için Suriye’ye giden vatandaşlarını güvenlik endişeleri nedeniyle geri almıyor. Bu yüzden, BM’nin çağrısına uyulması durumunda, çocukları ebeveynlerinden ayırmak da hukuki açıdan sorun yaratabilir.
Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinatörü Panos Moumtzis, çocukların ebeveynlerinin durumundan bağımsız olduğunu ve birinci dereceden mağdur olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtti.
Moumtzis, Cenevre’deki basın toplantısında, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“Devletlerin kendi yurttaşlarına karşı çok büyük sorumlulukları var. Kimse ‘yurtsuz’ kılınmamalı. Bu insanlar için bir çözüm bulmak konusunda her türlü çaba sarf edilmeli.”
Suriye’de bulunan İngiliz çocukların durumu, Şamima Begüm’ün bebeğinin söz konusu kamplardan birinde ölmesiyle gündeme geldi. 19 yaşındaki Britanyalı kadın, 2015’te IŞİD’e katılmak için Bethnal Green’deki evinden kaçmıştı.
IŞİD’in son günlerinde, çok sayıda kadın ve çocuk, Suriye’nin doğusundaki Bağoz’dan ayrıldı. Şubat ayının başlarında el-Hol kampına gelen 19 yaşındaki Begüm, orada dünyaya gelen bebeğini 3 haftalıkken kaybetti.
İngiltere Parlamentosu üyesi Diane Abbott, bebeğin ölümü için Begüm’ün vatandaşlıktan çıkarılmasına yönelik “gaddarca” kararı sorumlu tuttu.
Abbot konuyla ilgili şu şekilde konuştu:
“Bir insanın vatandaşlığını elinden almak, uluslararası hukuka aykırıdır. Şimdi bir İngiliz kadının ‘vatansız’ kalması, masum bir çocuğun ölümüyle sonuçlandı.”
BM verileri, Aralık ayından bu yana kamplarda ve göç esnasında, 211 çocuğun öldüğünü gösteriyor. Çocukların ölüm nedeniyse genellikle yetersiz beslenme ve hastalıklar.
IŞİD’le mücadelede İngiltere’nin de desteklediği Suriye Demokratik Güçleri, yabancı IŞİD üyelerini ve ailelerini bu kamplarda süresiz olarak tutmak için yeterli kaynağının olmadığını açıklamıştı.
İngiltere hükümetinin sözcülerinden biri, The Independent’a, İngiltere’nin Suriye’de konsolosluk hizmeti verecek olanağının bulunmadığını ve terör örgütüne katılmış bu kişilere yardım etmeleri için İngiliz yetkililerin hayatını tehlikeye atamayacaklarını söyledi.
Hükümet sözcüsü sözlerine şöyle devam etti:
“Suriye’de bulunan bir İngiliz çocuğun Suriye dışından konsolosluk yardımı alabilmesi durumunda, biz de hem yerel hem de İngiliz makamlarla birlikte çalışarak, çocuğun -eğer isteniyorsa- iadesini kolaylaştırmak için çabalarız.”
* İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/news
Independent Türkçe için çeviren: Çağla Üren
© The Independent
