Koronavirüs sürecinde pek çok insan hiç olmadığı kadar evlerinde zaman geçirmeye başladı.
Güzel havalarda bile evde kalmak zorunda kalan insanların bir kısmı için balkonlar kurtarıcı oldu.
Balkonlar özellikle Akdeniz kültüründe büyük öneme sahip alanlar.
Ancak son yıllarda kentsel dönüşüm ile birlikte sadece evler değil balkonlar da küçüldü. Hatta Fransız balkon sistemi ile bazı evlerde hiç kalmadı bile. Zaten insanların yoğun iş temposu ve azalan sosyal ilişkiler bir zamanlar hayli yaygın olan balkon sohbetlerini de azaltmıştı.
Taa ki bugünlere kadar. Koronavirüs nedeniyle evde kalan ancak güzel havaların da tadını çıkarmak isteyen insanlar için balkonlar kurtarıcı oldu.
Son kitabı “Ya Hiç Karşılaşmasaydık” da insanların ruh sağlığını nasıl etkilediğine dair “Balkonları Koruma ve Yaşatma Derneği” başlıklı bir yazısı bulunan Psikoterapist Yazar Tuğçe Isıyel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda balkonların önemini bir kez daha şu sözlerle hatırlattı:
Balkonlar ne önemliymiş değil mi? Ne hayatiymiş. Büyük odalar hiç de balkonların yerini tutmazmış. Tüm o mimarlar, müteahhitler de anlamıştır umarım bunu.
— Tuğçe Isıyel (@tugceisiyel) April 26, 2020
Balkonlara bu denli ihtiyaç duyacağımız akıllara gelmezdi"
Konuyla ilgili görüşüne başvurduğumuz Isıyel, “Şu sıralar yaşanan zorlu ve zorunlu evde kalma sürecinde balkonlara, o havadar bağlantıya hiç olmadığı kadar ihtiyaç duyuyoruz. Hem nefes almak için, hem de dışarısıyla ilişki kurmak için” diye konuştu.
İtalya’da insanların balkonlardan müzik yaptığı ve bu sayede uzaktan da olsa sosyalleştikleri görüntülerin oldukça etkileyici olduğunu söyleyen Isıyel, sözlerini şöyle sürdürdü:
Balkonlara bu denli ihtiyaç duyabileceğimiz mimarların, müteahhitlerin ve elbette balkonsuz evleri tercih eden ya da etmek zorunda bırakılan ahalinin aklına belki de hiç gelmezdi. Peki ya var olan balkonunu kapatanlara, orayı bir depo olarak kullananlara ne demeli? Dünya değişir dönüşürken umarım mimari de bundan nasibini alır ve balkonlu evler hayatımıza yeniden girerler.
“Fransız balkon sisteminin hata olduğunu anlıyoruz”
Mimar Yasemin Yılanlıoğlu ise 2020 öncesine kadar hafta içi okul, iş haftasonu kafe, restaurant ve alışveriş merkezleri ağırlıklı olarak dış mekanlarda zaman geçirmeye dayalı bir yaşantımız olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Haftalarca evde kalmak zorunda olduğumuz pandemi günlerinde anladık ki bir evin olmazsa olmazı balkonlar, kış bahçeleriymiş. Son 20 yıllık mimari uygulamalarda taşı toprağı altın İstanbul'un özellikle rantı yüksek olan semtlerinde 1 metrekareyi dahi kaybetmemek adına balkon ve teras kullanımını hiçe sayarak mimarları Fransız balkon sistemine yöneltmişti. Şu dönemde bunun kocamaan bir hata olduğunun farkına varıyoruz.
"İnsanlar balkonlu evlere yönelecekler"
Yılanlıoğlu, yeni düzende insanların konut seçiminde balkon, teras, kış bahçesi bulunan geniş yeşil alanlara sahip sitelere ve hatta kendilerini izole etme kolaylığı sağlayan bahçeli villa tipi evlere yöneleceklerini öngörülebileceğini de kaydetti
© The Independentturkish
