Venezuela'da devlet başkanı seçiminin resmi sonuçlarını protesto edenlerle güvenlik güçleri arasında son iki gündür çıkan olaylarda hayatını kaybedenlerin sayısı artıyor.

ABD'nin Washington Post ve New York Times gazeteleri, Foro Penal adlı hak örgütü ve hastanelerden aldığı bilgilere göre, başta başkent Karakas olmak üzere birçok eyalette göstericilerin polisle çatışması sonucunda ölü sayısının 16'ya yükseldiğini duyurdu. Venezuela Savunma Bakanlığı'nın boynundan vurulduğunu bildirdiği bir asker de bu rakama dahil. 

Protestoların şiddetinin artması üzerine Karakas'ın meydan, cadde ve otoyollarına binlerce askerle polis sevk edildi.

Yetkililer, güvenlik güçlerinin ülke genelinde aldığı "kararlı" önlemler sayesinde şiddet olaylarının büyük ölçüde kontrol altına alındığını savunuyor. 

Gösterilerde hayatını kaybeden Olinger Montaño López'in teyzesi, ülkedeki durum yüzünden üç çocuğunun ABD'ye kaçtığını söyledi. "Burada kalınca ülke sizi öldürüyor. Açlık öldürüyor, suçlular öldürüyor ya da yönetim öldürüyor" dedi.

Oğlu Yeison'u kaybeden Javier Bracho da yol kapama eylemi sırasında iki motosikletlinin muhaliflere saldırdığını anlattı: 

Herkese ateş açmaya başladılar. Daha iyi bir Venezuela isterken, çocuklarımız için daha iyi bir gelecek isterken olanlara bakın.

Maduro destekçileri, seçimlerin ona 2031'e kadar yönetme yetkisi verdiğini ve muhalefetin bunu kabul etmesi gerektiğini savunuyor (AFP)

Hem muhalifler hem de Nicolas Maduro yanlıları dün başkent Karakas'ta eylem düzenledi.

Destekçilerini Devlet Başkanlığı Sarayı Miraflores'in bahçesinde toplayan Maduro, muhalif lider María Corina Machado ve başkanlık yarışındaki rakibi Edmundo Gonzalez'i şiddete başvurmakla suçladı. 

Meclis Başkanı Jorge Rodriguez de ülkedeki şiddetli protestolardan savunduğu bu ikilinin tutuklanması için çağrı yaparken "Faşistlerle müzakere yok" mesajı verdi. 

Seçim tutanaklarının kopyalarını alıp halka dağıtan muhaliflerse devletin elindeki belgelerin, Maduro'dan iki kat fazla oy aldıklarını gösterdiğini savundu. 

Muhalefet, bu tutanakların yüzde 80'inden fazlasını edindiğini ve Maduro'nun yüzde 30'luk oyuna karşı yüzde 67'yle Gonzalez'in kazandığını öne sürüyor.

Machado, Karakas'taki BM temsilciliği önünde düzenlenen mitingde "Her bir oyu savunacağız ve tüm dünyanın bildiği şeyi, rejimin tanımasını sağlayacağız. Yeni başkanımız Edmundo'dur" dedi. 

Gonzalez de silahlı kuvvetlere seslenerek "Venezuela halkını bastırmak için bir gerekçe yok. Pazar ne olduğunu siz de biliyorsunuz. Barışın yolu hakikatten geçer" dedi. 

Önceki seçimlerde de benzer iddialarda bulunan muhalifler bu sefer haklarını yedirmemek niyetinde olduklarını ifade ediyor (AFP)

ABD'nin Batı Yarımküre İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Brian Nichols da ifade özgürlüğü vurgusu yaparak muhalif liderlerin tutuklanmasına karşı çıktı. 

2014'teki hükümet karşıtı gösterilerdeki çalışmaları nedeniyle ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan İnsan Hakları Savunuculuğu Ödülü alan ve pek çok kez Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilen Foro Penal'in başındaki Alfredo Romero da durumu yorumlarken Maduro yönetimini suçluyor: 

Halkın oyuyla gösterdiği iradeye ve sokaklardaki barışçıl gösterilere, apaçık ve mutlak bir azimle, asla saygı duymuyorlar.

Kolombiya ve Brezilya gibi solcu liderleriyle bilinen Latin Amerika ülkeleri dahi bu konuda ABD'nin yanında saf tutarak Maduro yönetiminin seçim tutanaklarını yayımlamasını talep ediyor. 

Küba, Nikaragua, Bolivya ve Honduras'ın yanı sıra Rusya, Çin, İran, Kuzey Kore ve Suriye, Maduro'ya desteklerini dile getiriyor. 

Venezuela Seçim Konseyi, pazar günkü oylamada Nicolas Maduro'nun yüzde 51'yle üçüncü kez devlet başkanı seçildiğini, Gonzalez'inse yüzde 44'te kaldığını duyurmuştu.

Seçimlerin tamamlanmasının ardından açıklama yapan muhalefet, Ulusal Seçim Konseyi'nin verilerinin doğru olmadığını ve sonuçların hileli olduğunu öne sürmüştü.

Independent Türkçe, Washington Post, New York Times, AA