Iraklı güvenlik uzmanı Fadıl Ebu Ragif, önceki gün Twitter hesabından paylaştığı mesajda, “Irak’ın batı çölünü en iyi bilen kişilerin yer aldığı şebeke çökertildi. Güzerghı çok iyi bilen bu kişiler, intihar eylemcilerini Suriye’den el-Kaim’e oradan da Ratba ve Felluce’ye taşıyorlar” dedi.
Ragif, açıklamanın devamında, “Bu şebekenin son hedefi, intihar eylemcilerini sözde Güney Vilayeti olarak isimlendirdikleri Irak’ın güney şehirlerine taşımaktı. Gözaltına alınanlar, daha önce Nasıriye'deki lokantada ve (Babil’in) el-Asar bölgesindeki kontrol noktasında meydana gelen intihar saldırılarının ve Nasıriye hapishanesine 200 teröristle baskın girişiminin sorumlularıdır” dedi.
Öte yandan Irak’ın batısındaki Selahaddin vilayetinin üzerinde insansız hava araçlarının (İHA) uçtuğu yönünde çelişkili açıklamalar yapıldı. Haşdi Şabi bünyesindeki Selahaddin Operasyonlar Komutanlığı İstihbaratı, Çarşamba sabahı Haşdi Şabi’ye bağlı bir tugayın üzerinde uçan İHA’lara uçaksavar ateşi açıldığını bildirirken, Irak Ordusu Ortak Operasyonlar Komutanlığı bu yöndeki iddiaları doğrulayan veya yalanlayan bir açıklama yayınlamadı.
Selahaddin Operasyonlar Komutanlığı İstihbaratı Müdürü Kahtan el-Bavi, yaptığı açıklamada, “Haşdi Şabi’ye bağlı Operasyonlar Komutanlığı merkezinin ve 35’inci Tugayın üzerinde uçan İHA’lar uçaksavar ateşi açılarak uzaklaştırıldı. İHA’ların kaynağını tespit edemedik” ifadelerini kullandı.
Güvenlik uzmanı Mutaz Muhyiddin, yetkili isimlerden Haşdi Şabi’ye ait 12 üsse hava saldırısı düzenlendiği haberlerinin olduğu bir ortamda, Irak Savunma Bakanlığı’na bağlı Ortak Operasyonlar Komutanlığı’nın bu yöndeki iddialar hakkında herhangi bir açıklaması bulunmadığına dikkat çekti.
Şarku’l Avsat’a konuşan Muhyiddin, “Ortada çeşitli ve tekrarlanan saldırılar var. Fakat kamuoyunu saldırıların içerden mi yoksa dışardan mı yapıldığı hususunda ikna edemeyen bir güvenlik medyası sorunuyla karşı karşıyayız. Zira bir taraftan İHA’ların Irak içinden havalandığına dair işaretler bulunurken, diğer tarafta saldırılar hakkında soruşturmalarını bitiren ve elde ettiği neticeleri henüz açıklamayan hükümet komisyonundan aktarılan bilgiler kafa karışıklığına ve bu denklemin daha da karmaşıklaşmasına neden oluyor. Nitekim son olarak aktarılan bilgilerde bu İHA’ların dışardan özellikle İsrail’den geldiği yönünde. Ancak bunu doğrulayacak veya yalanlayacak kesin kanıtlar bulunmuyor” ifadelerini kullandı.
Şahin Hücreleri'nin IŞİD'e karşı yürüttüğü operasyonlarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Muhyiddin, “Çok sayıda teröristin yakalandığı veya etkisiz hale getirildiğiyle ilgili açıklamalar yapılıyor. Bu açıklamalarda, teröristlerin sayısı, nerede öldürüldüğü şeffaf bir şekilde aktarılmalıdır” dedi.
Diğer taraftan Bağdat’ta bulunan mahkeme, sözde “İslam Polisi” biriminde çalışan ve örgüte üyeliğini itiraf eden bir zanlıya 15 yıl hapis cezası verdi. Zanlının terör olaylarına katıldığı ve ev yapımı bombaların hazırlanmasında rol aldığı belirtildi.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Şarku'l Avsat