Gökbilimciler, Dünya atmosferinin kendisini kullanarak karanlık madde parçacıklarını tespit etmenin yeni bir yolunu bulmuş olabilir.
Karanlık madde, tespit edilmesi inanılmaz derecede zor olan, yalnızca evrenin geri kalanı üzerindeki etkileriyle "görünür" hale gelen gizemli ve görünmez parçacıklardan oluşuyor. Bu maddenin evrenin yüzde 85'ini ve kütlesinin yaklaşık dörtte birini oluşturduğu düşünülüyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Yeni bir çalışma bu anlaşılması zor maddenin keşfinin, yerdeki radar sistemleriyle yapılabileceğini ortaya koydu.
Bilim insanları genelde sadece küçük karanlık madde parçacıklarını arıyor ama Dünya'daki geleneksel dedektörlere ulaşamayacak kadar büyük kütleli parçacıkların da bulunması mümkün.
Ohio Eyalet Üniversitesi'nde fizik ve astronomi profesörü John Beacom, "Karanlık maddenin tespit edilmesinin bu kadar zor olmasının nedenlerinden biri, parçacıkların çok büyük olması olabilir" dedi. "Karanlık maddenin kütlesi küçükse parçacıklar yaygın, büyükse parçacıklar nadirdir."
Bunun yapılış şekli, bilim insanlarının meteorları takip etmesine benziyor. Hem meteorlar hem de karanlık madde iyonizasyon birikintileri (geride serbest elektronlar diye bilinen iletken atomları bırakan bir radyasyon şekli) üretiyor.
Radarlar atmosfere elektromanyetik enerji gönderiyor ve bu enerji daha sonra elektronlardan sekiyor. Bu da bir meteorun veya karanlık maddenin varlığına işaret ediyor.
Bu yeni uygulama, karanlık maddeyi aramanın diğer yollarıyla birlikte kullanılabilir. Profesör Beacom, "Mevcut kozmoloji teknikleri gayet hassas ama gökbilimcilerin kendi çalışmalarını denetlemelerinin bir yolu yok" dedi.
Bu tamamen yeni bir teknik; bilim insanları ne tespit ettiklerinden emin değillerse, kozmolojiden gelen bir sinyal radar tekniğiyle detaylıca kontrol edilebilir.
Bilim insanları, 12 milyar yıl önce galaksileri çevreleyen karanlık maddeyi, ancak yakın zamanda ışığın uzak yıldız kümelerinden geçişini izleyerek tespit etti. Araştırmacılar, karanlık maddenin evrenin erken dönemlerindeki kümelenme şeklini incelerken, görünür ışık yerine mikrodalgalar kullanıyor.
Öte yandan, teori karanlık maddenin birbirine yapışması evrende öbekler oluşturması gerektiğini öne sürse de bu öbeklerden tahmin edilenden çok daha az vardı.
Nagoya Üniversitesi'nden Hironao Miyatake, "Bulgularımız hala belirsiz" dedi ve ekledi:
Ancak eğer doğruysa, zamanda geriye gittikçe tüm modelin hatalı olduğunu gösteriyor. Bu heyecan verici çünkü belirsizlikler azaldıktan sonra sonuç değişmezse, karanlık maddenin doğasına dair içgörü sağlayabilecek bir model iyileştirmesine işaret edebilir.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/space
Independent Türkçe için çeviren: Deniz Sutaş
© The Independent