Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, il müftüleri istişare toplatnısında konuştu.
Modern dönemin küreselleşme olgusunun dünyayı hızla değişimlere zorladığının altını çizen Erbaş, "Yaşadığımız çağın en temel küresel sorunu esasında anlam ve değerleriyle ilgili olarak bir ahlak ve medeniyet krizidir. İnsani ve ahlaki erdemler ekseninde meydana gelen savrulmalarla birlikte maddiyat, menfaat ve bencillik hayatı kuşatmaktadır. Bugün insanlık bir tarafta israf, bencillik ve rehavet diğer yanda açlık, yoksulluk, sefalet ve sosyal problemlerin kıskacında sıkışmış durumdadır. Terör olayları, hastalıklar ve daha da önemlisi bütün dünyayı kuşatan adaletsizlikler sebebiyle insanların kahir ekseriyeti çaresizlik ve umutsuzluk girdabında hayat mücadelesi vermektedir" dedi.
"Diyanetin gündelik tartışmaların içine çekilmesi son derece üzücüdür"
Diyanet İşleri Başkanlığının toplumu din konusunda aydınlatmak amacıyla kurulmuş anayasal bir teşkilat olduğuna vurgu yapan Erbaş şunları kaydetti:
İslam'ın ilkelerini anlatmak bizim kanuni sorumluluğumuzdur. Bu alanda her türlü farklı görüş ve düşüncenin üzerinde kuşatıcı bir yaklaşımla çalışmak en temel hassasiyetimizdir. Bu bağlamda Diyanetin gündelik tartışmaların içine çekilmesi son derece yanlıştır, üzücüdür. Din ve diyanet konularında yazan, konuşan ve paylaşım yapan herkesin bu konuda çok daha hassas olması gerekmektedir. Elbette bizler eleştiriyi daha iyi işler yapmak adına bir imkan olarak kabul ediyoruz. Ancak yalan yanlış bilgilerle güzide bir kurumu ve onun mensuplarını karalamak, itibar suikastı yapmak bir eleştiri değildir.
Çocuklar ve gençlerin camilere gelmesini, etkinliklere katılmasını hazmedemeyen kimselerin varlığına da şahit olduklarını belirten Erbaş, "Bunlar her türlü faaliyetimizden rahatsız oluyorlar. İzcilik etkinliğindeki gençlerimizle buluşuyoruz, rahatsız oluyorlar. Gençlerimiz istismarcı yapıların tuzaklarına düşmesin, dinimizi, medeniyetimizi tanısın diye çalışıyoruz, rahatsız oluyorlar. Hatta birlik beraberlik ve kardeşlikten bahsediyoruz, yine rahatsız oluyorlar. Ayet ve hadisin farkını bilmeyecek kadar konunun uzağındalar ama dini konuları kritik ediyorlar. Bütün bunları üzülerek ve acıyarak takip ediyoruz." dedi.
AA