Yeni bir araştırma tam zamanlı bir işi olan annelerin stres seviyelerinin, çocuk sahibi olmayan kadın meslektaşlarına göre daha yüksek olduğunu gösterdi.
Manchester Üniversitesi ve Essex Üniversitesi’nden bir araştırma ekibi, 6 binden fazla kişinin İngiltere Hanehalkı Boylamsal Çalışması (The UK Household Longitudinal Study) tarafından derlenen verilerini inceledi.
İngiliz Sosyoloji Derneği’nin Sosyoloji dergisinde yayınlanan bu çalışma, ülke genelindeki hane halkının iş hayatı, hormon seviyeleri, kan basınçları ve stres deneyimleri gibi çeşitli bilgilerini bir araya getirdi. Araştırmacılar, çalışmaya katılım gösteren kişilerdeki kronik stresle ilişkili 11 biyo-işareti değerlendirmeye aldı.
Araştırmacıların bulgularına göre, kronik stresle ilişkili biyo-işaretlerin genel seviyeleri, iki çocuğu olup tam zamanlı çalışan kadınlarda, çocuk sahibi olmayıp tam zamanlı çalışan kadınlara göre yüzde 40 daha fazla.
Öte yandan kronik stresle ilişkili biyo-işaretlerin genel seviyeleri, bir çocuğu olup tam zamanlı çalışan kadınlarda, çocuk sahibi olmayan kadın meslektaşlarına göre yüzde 18 daha fazla.
Araştırmacılar ayrıca iki çocuk sahibi olup yarı zamanlı çalışan kadınların kronik stres seviyelerinin, esnek olmayan çalışma saatlerine sahip annelere göre yüzde 37 daha az olduğunu da tespit etti.
Çalışan babalar arasındaki kronik stres seviyelerinin de, çalışma saatleri azaltıldığında daha düşük çıktığı belirtildi.
İngiltere Zihin Sağlığı Kurumu’na göre, bir kişi stresi uzun süre boyunca deneyimlerse bu durum “kronik stres” ya da “uzun süreli stres” olarak tanımlanabilir. Amerikan Stres Enstitüsü’ne göre, kronik stres belirtileri asabiyet, anksiyete, depresyon, baş ağrısı ve uykusuzluğu içerebilir.
Araştırmacılar çalışmayı yürütürken ham verilerini, bulgularını etkileyen diğer yaşam tarzı faktörlerinin olasılığını bertaraf etmek için ayarladılar. Bu faktörler kadınların yaşı, geliri, etnik kökenleri ya da eğitimleri gibi detayları içeriyor.
Araştırmacılar, “İş-aile çatışması, artan psikolojik gerginlik, daha yüksek stres seviyeleri ve daha düşük refah seviyeleriyle ilişkilidir” ifadelerini kullandı.
“Küçük çocukları olan ebeveynler, iş-aile çatışması açısından özellikle risk altında. Uzun çalışma saatleri gibi, aile talepleri için esnek olmayan çalışma şartları, kişinin strese tepkilerini olumsuz etkileyebilir. Sosyal ve çevresel stres faktörleri ve büyük travmatik hayat hadiselerinin kombinasyonlarından kaynaklanan tekrarlanan stresli olaylar, kronik stres ile sonuçlanır ve bu da sağlığı etkiler.”
Araştırmacılar ayrıca, çalışanların tatmin edici bir iş-yaşam dengesi kurabilmeleri için esnek çalışma saatlerinin faydalı olabileceğini belirtiliyor.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/life-style/health-and-families
Independent Türkçe için çeviren: Sezin Bala
© The Independent
