CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gaziantep’teki CHP Belediye Başkanları Çalıştayı’nın son gününde gazetecilerle bir araya geldi. Gündeme ilişkin sorulara yanıt veren Kılıçdaroğlu, Sezgin Baran Korkmaz’ın Avusturya’da tutuklanmasına yönelik değerlendirmede bulundu.
Kılıçdaroğlu'ndan 3 soru
Türkiye Cumhuriyeti’nde iktidarın kurduğu hegemonya nedeniyle yargının görevini yapamadığını belirten Kılıçdaroğlu peş peşe şu soruları sıraladı:
Sezgin Baran Korkmaz’ın yurtdışına çıkışına kim izin verdi?
Korkmaz’ın mal varlıkları üzerindeki hacizleri kim kaldırdı?
İvedi kararlarıyla hacizleri kaldıran dönemin Cumhuriyet Başsavcı Yardımcısı Adalet Bakanlığı’na Bakan Yardımcısı olarak nasıl gitti?
"Yolsuzluğa sessiz kalan kişi, yolsuzluğa ortak olan kişidir"
Cumhuriyet'te yer alan habere göre; "Sezgin Baran Korkmaz gibi bir insan Türkiye Cumhuriyeti’nde at oynatıyorsa, yargıyı istediği gibi düzenleyebiliyorsa arkasında ciddi bir siyasi güç vardır" değerlendirmesinde bulunan CHP lideri "Bu konuda konuşması gereken kişi iktidarın başındaki kişi, en tepede bir numaralı koltukta oturan kişidir. Bu kişinin sesi bile çıkmıyor. Kendi bakanı, ‘Bir siyasetçiye her ay 10 bin dolar para veriliyor’ diyor. Bakanını çağırıp, “Ya bu siyasetçi kimdir kardeşim?” diye soru dahi soramıyor. Bu soruyu sormayan kişi, yolsuzluğa ortak olan kişidir. Bir daha tekrar edeyim, belki tazminat davası açarsa, ‘İki kez tekrarladı’ diye dilekçesinde yazsın. Yolsuzluğa sessiz kalan kişi, yolsuzluğu sorgulamayan kişi, yolsuzluğa ortak olan kişidir. Çıksınlar aksini söylesinler. ‘Biz ortak değiliz, soruşturma açtık’ desinler. Niye açamıyorlar? Verilecek hesapları var” diye konuştu.
"İçişleri Bakanı yeraltı çetelerinin üyesi mi?"
Kılıçdaroğlu şu ifadelerle devam etti:
Böyle bir çürümeye hiç tanık olmadık. Hırsızların, yolsuzluk yapanların, kul hakkı yiyenlerin baştacı edildiği bir Türkiye’yi ne zaman gördük? En tepedeki konuşmuyor. Neymiş? ‘Yeraltı dünyasının çeteleri konuşur biz muhatap olmayız.’ Güzel. Peki kardeşim İçişleri Bakanı yeraltı çetelerinin üyesi mi? O söylüyor, senin görüyorsun, aynı masaya oturuyorsun. Herkesin bildiği siyasetçiyi kimse seslendiremiyor. Türkiye’yi bu rezaletten çıkaracağız, pisliklerden arındıracağız. Beraber, birlikte, bu ülkenin namuslu vatandaşları ile beraber çözeceğiz biz bu işi. Siyasette bu kadar rezalet, kirlilik hiç yaşanmadı.
Independent Türkçe, Cumhuriyet