Arkeologlar, suya tapan tarikata ait 4 bin yıllık bir mezarlık keşfetti

Araştırmacılar mezarlığın, Peru'daki kadim insanların piramitler ve büyük binalar inşa etmeye başladığı döneme ait olduğunu söylüyor

Ölenler taştan kolye uçları ve salyangoz kabukları gibi cenaze eşyalarıyla gömülmüş (Trujillo Ulusal Üniversitesi)

Peru'daki arkeologlar, İnka öncesi dönemden kalma bir su tarikatı tapınağında, yaklaşık 3 bin 800 yıllık tuhaf bir mezarlık ortaya çıkardı. Bu keşfin, Güney Amerika tarihi anlayışını "yeniden tanımlayabileceğini" söylüyorlar.

Kazı alanında, taştan kolye uçları ve salyangozlar gibi sembolik adaklarla birlikte, dağlara dönük bir şekilde yan yatmış halde gömülmüş iki çocuk, bir ergen ve bir yetişkin olmak üzere 4 kişi bulundu.

Araştırmacılar, daha önce bu tapınak alanıyla 3 bin yıldan daha eski bir su tarikatı arasında bir bağlantı kurmuştu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Son kazı 51 metrekarelik küçük bir bölümü, yani tapınak alanının yaklaşık yüzde birini kapsıyordu ve arkeologlar iri kaya parçalarından yapılmış ve kil sıvayla sabitlenmiş duvarların yanı sıra çömlek parçaları da keşfetti.

Bu duvarlar, yaklaşık MÖ 1800'den MÖ 900'e uzanan Erken Oluşum dönemindeki mimarinin karakteristik özelliklerinden olan kavisli köşelere sahipti.

Bu, Peru'daki kadim insanların ilk piramitler de dahil olmak üzere seramik kullanarak büyük binalar inşa etmeye başladığı bir dönemdi.

Araştırmacılar, yeni keşfedilen mezarlığın, Peru'nun yaklaşık 600 yıl önce inşa edilen en ünlü arkeolojik alanı Machu Picchu'dan daha eski olduğunu ve kıtada yaşayan tarih öncesi medeniyetlere dair "canlı bir kanıt" sunduğunu söylüyor.

Arkeolog Feren Castillo Luján "Kazı alanında keşfedilen eski seramik parçaları, Moche vadisindeki Gramalote ve Virú vadisi kıyısı yakınındaki Huaca Negra gibi başka önemli yerleşimlerde bulunan parçalara benziyor" dedi.

İnsanların 15 bin yıldan daha fazla süredir Peru'da yaşadığına dair kanıtlar var ama insanlar Peru kıyılarında siyasi sistemleri olan toplumlar yaratmaya en erken MÖ 5000-3000 civarında başlamıştı.

Bunun ardından, yaklaşık MÖ 2000'de insanlar arasında kurumsallaşmış dinlerin ortaya çıktığına yönelik kanıtlar bulunuyor.

Bu tarih öncesi halkın kendisine ne isim verdiği veya komşu halkların onlara nasıl hitap ettiği hâlâ net değil.

İnsanların karışık inanç sistemlerinin ortaya çıkmasını sağlayan koşullara dair halihazırda çok az şey biliniyor.

Bilim insanları, And kozmolojisinde dağların sembolik bir önem taşıması sebebiyle cesetlerin dağlara dönük bir şekilde yerleştirilmesinin birtakım ipuçları verebileceğini düşünüyor.

Kurak topraklarda dağlar da sulama kaynağı olduğu için araştırmacılar, cesetlerin elemente saygı sunmak üzere o pozisyona getirildiğini tahmin ediyor.
 

Cerro de Las Animas'taki bir tapınağın kazı alanında mitolojik bir kuş yaratığı oyması (Ucupe Kültürel Peyzaj Arkeoloji Projesi)

Arkeologlar, kazı alanındaki tapınağın civardaki tarım bölgelerinin artması yüzünden "ciddi bir tehditle" karşı karşıya olduğu konusunda uyarıyor.

Araştırmacılar yerel halka "paha biçilemez kültürel mirası" güvende tutmak üzere "bu kalıntıları gelecek nesiller için araştırma, saklama ve korumaya" yönelik kolektif sorumluluk alma çağrısında bulundu.

Arkeolog "Bölgenin turistik potansiyeli çok büyük ama onun ötesinde kültürel kimliğimize değer vermenin ve korumanın önemini düşünmeliyiz" dedi ve ekledi:

Zaman daralıyor ve çok geç olmadan bu kazı alanını korumak için gerekli adımları atmalıyız.



*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

independent.co.uk/news

Independent Türkçe için çeviren: İdil Barım

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU