ABD merkezli New York Times (NYT) gazetesi, Kahramanmaraş merkezli depremlerde kaybolan kişilerin aileleriyle görüştü. "Türkiye, parmak izleri, DNA ve fotoğraflarla kaybolanların ailelerini arıyor" başlığını taşıyan haberde, afet sonrasında resmi kayıp sayısının açıklanmadığı ve kayıplarla ilgili kısıtlı bilgi olduğuna dikkat çekildi.
Gazeteye konuşan Suriyeli avukat Mervat Nasri, annesi ve kardeşinin cansız bedenlerinin enkazdan çıkarıldığını ancak babasının bulunamadığını söyledi. Nasri, "Babamı dünyadaki hiçbir yerde bulamıyorum. Enkaz altında değil, hastanelerde değil, hiçbir yerde yok" ifadelerini kullandı.
Kimliği bilinmeden defnedilenlerin sayısı 1470'i buluyor
Kimliği belirsiz kişilerin defnedilmesinin kayıp kişi sayısını artırdığı belirtilirken, Çukurova Üniversitesi'nden adli tıp uzmanı Ahmet Hilal, yaptığı araştırmaya göre bu kişilerin sayısının 1470 civarlarında olduğunu söyledi.
Hilal, deprem bölgesinde kimliği belirsiz 5 bin kişinin gömüldüğünü ancak şu ana kadar bu kişilerden bir bölümünün DNA eşleşmesi ve diğer yöntemlerle kimliklerinin belirlendiği bilgisini paylaştı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İnsanların farklı şekillerde kayıp olabileceğini belirten Hilal, bazı kişilerin ilk günlerde herhangi bir kayıt tutulmadan gömülmüş olabileceğini, bazı kişilerin ise yanan enkazlarda tanınmayacak hale gelmiş olabileceğini söyledi.
Bazı bedenlerin de enkaz kaldırma sırasında yanlışlıkla taşınmış olabileceğini belirten Hilal, birçok insan enkaz başında yakınlarını beklediği için bunun düşük olasılık olduğunu vurguladı.
Haberde 17 Ağustos 1999 depreminde 18 binden fazla kişinin hayatını kaybettiğine, kayıp listesindeki 5 bin 840 kişininse resmi can kaybı sayısına dahil edilmediğine dikkat çekildi.
Yakınlarını arayanlar hayatını kaybedenlerin fotoğraflarını inceliyor
NYT'nin haberinde, afetin ilk günlerinde yaşanan kaos sırasında bazı kişilerin yaralı olarak hastanelere kaldırılmalarının ardından burada hayatını kaybettiklerine dikkat çekildi. Konulacak yer bulunamayan bu kişilerin ailelerinin bilgisi olmaksızın defnedildiği için kayıp olarak aranabileceği ifade edildi.
Haberde yetkililerin parmak izi, DNA testleri ve fotoğrafları kullanarak kimliksiz cenazelerin akrabalarını tespit etmeye çalıştığı bilgisi paylaşıldı.
Bu konuda Hatay'ın Narlıca ilçesinde bir ekibin çalıştığı ve sevdiklerini arayan kişilerin polis memurları ve savcılardan oluşan yetkili ekibin bulunduğu metal konteynıra gelerek, burada hayatını kaybedenlerin gömülmeden önce çekilen fotoğraflarını incelediği belirtildi.
Depremde 20'den fazla akrabasını kaybeden ve halen kayıp olan halasını arayan Süheyl Avcı, "150'den fazla fotoğrafa baktım. Daha fazla bakamıyorum. Kardeşim bakmaya devam ediyor" ifadelerini kullandı. Avcı, kendilerine halasının ismini taşıyan bir kişinin enkazdan çıkarıldığının söylendiğini ancak henüz onu bulamadıklarını söyledi.
Aynı apartmandan 28 kişi kayıp
The New York Times'ın haberinde 27 yaşındaki Sakine Nur Gül'ün Antakya'daki ailesini arama hikayesine de yer verildi.
Depremden 19 saat sonra Antakya'ya ulaşabilen Sakine Nur Gül, günlerce enkazın başında beklediğini ancak kurtarma ekiplerinin altıncı günde binanın zemin katına ulaşmasına rağmen ailesine ulaşılamadığını söyledi.
Annesi, babası ve kardeşini bulmak içen haftalardır çabaladığını söyleyen Gül, aynı apartmandan ailesiyle birlikte 28 kişinin kayıp olduğunu belirtti.
Ailesini bulabilmek için tüm hastane ve mezarlıkları ziyaret ettiğini söyleyen 27 yaşındaki depremzede, geniş alana yayılan numaralandırılmış mezarların olduğunu ancak kimsenin kimin nereye gömüldüğünü söylemediğini ifade etti.
Aramaları devam ederken, babası ve kardeşinin doğum günlerinin gelip geçtiğini belirten Sakine Nur Gül, depremden 9 gün sonra ise babasının ev kredisi çektiği bankadan artık var olmayan evleri için otomatik ödeme mesajı geldiğini anlattı.
Independent Türkçe, The New York Times, Anadolu Ajansı