Katar merkezli Aljazeera televizyonunun muhabiri Şirin Ebu Akile'nin, Batı Şeria'da görevi sırasında İsrail askerlerince vurularak öldürülmesi İstanbul'da protesto edildi.
Levent'teki İsrail Başkonsolosluğu önünde toplanan Türkiye'deki Filistinli Basın Mensupları Birliği üyeleri ile bazı gazeteciler, vefat eden muhabirin fotoğrafının yer aldığı Türkçe ve Arapça dövizler taşıdı, Arapça sloganlar attı.
"Adil ve acil bir soruşturma açılmasını talep ediyoruz"
Birlik Başkanı Taha Ouda, burada yaptığı konuşmada, Ebu Akile'nin öldürülmesini en şiddetli sözlerle kınadıklarını söyledi.
Gazetecilerin özgürlüğüne yönelik yapılan saldırıdan İsrail'i sorumlu tuttuklarını ifade eden Ouda, "Bugünlerde dünya, gazetecilerin özgürlüğü için çalışırken işgalci İsrail'in böyle bir adım atması kabul edilecek bir şey değildir" dedi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Gazetecilerin koruma altına alınması, haklarını korunması ve güvence altına alınmasını talep eden Ouda, "Türkiye'deki Filistinli Basın Mensupları Birliği olarak dünyada var olan uluslararası makamlara ve hukuki kuruluşlara çağrıda bulunmak istiyoruz. İşgalci İsrail'in gazetecilere yönelik yaptığı ve işlediği suçlara karşı durmaya ve Filistinli gazetecileri korumaya çağırıyoruz. Adil ve acil bir soruşturma açılmasını talep ediyoruz" diye konuştu.
"İşgalci İsrail kasıtlı bir şekilde bilerek ve planlayarak Şirin'in öldürülmesi için ateş açmıştır"
Aljazeera Kanalı Türkiye Temsilcisi Abdulazim Muhammed ise Filistin ile dünyadaki gazeteciler olarak çok dehşet verici bir olayla karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
Şirin Ebu Akile'nin öldürülmesinin derinden bir yara açtığını belirten Muhammed, deneyimli muhabirin Filistin'deki en önde gelen gazetecilerden biri olduğuna vurguladı.
Muhammed, Ebu Akile'nin kurumunda yaklaşık 25 yıldan beri çalışmalarını sürdürdüğünü dile getirerek, üzüntü içinde olduklarını kaydetti.
Ebu Akile'nin imza attığı başarılı çalışmalarla Filistin'de olanları takip ettiklerini aktaran Muhammed, şöyle devam etti:
Şirin, bir okuldu. Gazetecilik alanında tamamen bir okuldu. Arap dünyasında Şirin'in deneyimlerinden yararlanmayan hiçbir gazeteci yok. Hepimiz Şirin aracılığıyla Filistin'i ve sesini duyduk, olayları öğrendik. Biz nasıl Şirin'i tanıyorsak işgalciler ve işgal güçleri onu da tanıyor ve çok iyi tanıyorlar. Gazetecilik çalışmaları yaptığında gereken bütün teçhizatlar, işaretler, yazılar ve önlemler alınarak çalışmalarını yapıyordu. Şirin hedef alındığında üstünde basın yeleği vardı. Gereken bütün yazılar ve önlemler alınmış durumdaydı. İşgalci İsrail kasıtlı bir şekilde bilerek ve planlayarak Şirin'in öldürülmesi için ateş açmıştır.
Mavi Marmara'yı hatırlattı: Katledilenler arasında Türk gazeteciler de var
İletişim Platformu Başkanı Yusuf Ziya Çataklı, Şirin Ebu Akile'nin "işgalci İsrail" tarafından katledilen ilk gazeteci olmadığını söyledi.
Çataklı, bu süreçte yaklaşık 20 gazeteci arkadaşının işgalci rejim tarafından katledildiğini aktararak, "Burada sadece Filistinliler yok, katledilenler arasında Türk gazeteciler de var. Mavi Marmara Gemisi'nde gazeteci Cevdet Kılıçlar işgalci rejim tarafından katledilmişti. Uluslararası kamuoyu sessiz kaldıkça bu katliamlar devam edecek" diye konuştu.
Uluslararası Medya Derneği Başkanı Metin Turan ise görevi başındaki Şirin Ebu Akile'nin öldürülüşünü şiddetle kınadıklarını bildirdi.
AA