Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Trabzon'da katıldığı açılış töreninde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na "hain" diyerek iktidar için oy isteyen çocuk, bir anda Türkiye'nin gündemine oturdu.
Yapılan yorumlarda ağırlıklı olarak bu yaşta bir çocuğun siyasete alet edilmesinin uygun olmadığı görüşleri dile getirildi.
Bir anda Türkiye'de en çok konuşulan kişiler arasına giren çocuk ise Trabzon'da 61medya adlı yerel kanala yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu'na söylediği "hain" kelimesinin ne anlama geldiğini bilmediğini belirterek, "Kendisinden de özür dilerim. Söylediğime pişmanım. Siyasi işini bilmiyordum. Kadınlar, 'yalancı’ diyordu. Benim de orada aklıma geldi söyledim. Çok özür diliyorum ondan" diye konuştu.
Siyasi söylemler, çocukları etkiliyor
Çocukların yetiştikleri ortamdan, siyasi görüşten etkilenmeleri geçmişten beri görülen bir durum.
Son yıllarda politik çekişmelerin yalnızca ailelerde değil, görsel ve sosyal medyada da yer alması küçük yaştaki çocukların dilini de etkiliyor.
Zaman zaman parklarda veya okullarda siyasi liderlerin kullandığı kelimeleri oyunlarda birbirlerine söyleyen çocuklara sıklıkla rastlanıyor.
Trabzon'daki son olayda çocukların çevrelerinden duydukları bazı olumsuz kelimeleri de hafızalarına işleyerek bilinçsizce kullanabildiklerini gösteriyor.
Bu durum, okullara da sirayet etmiş mı? Ülkede şikayet edilen kutuplaşma ilkokul, ortaokullarda görülüyor mu?
"Politik atmosferin çocukların diline bu kadar sirayet ettiğini gözlemlememiştim"
Bu soruyu sendikacılık faaliyetinin yanı sıra halen İstanbul'da bir okulda rehber öğretmenlik yapan Barış Uluocak'a sorduk.
20 yıllık öğretmen olduğunu ifade eden Uluocak, politik atmosferin çocukları bu kadar etkilediğini, siyasi söylemin çocukların diline bu kadar sirayet ettiğini gözlemlemediğini söyledi.
"Top sahasında yüksek sesle doları, euroyu tartışıyorlardı"
Sabah geldiğimde top sahasında oynayan çocukların yüksek sesle dövizdeki artışı konuştuklarına tanık olduğunu ifade eden Uluocak, "Yine geçenlerde öğretmenler odasına giren 11 yaşında bir öğrencimiz çıkarken gözü televizyona takıldı, bir süre baktı 'Oha dolarda 11,50 olmuş" diyerek çıktı" dedi.
"Ağır ifadeleri çok kullanmasalar da siyasi aktörlere dair sohbetler ediyorlar"
Uluocak, çocukların siyasi liderlere karşı rakiplerince dile getirilen ve hakaret içeren ifadeleri fazla kullanmamakla birlikte kendi aralarında Erdoğan, Kılıçdaroğlu, İmamoğlu gibi siyasi aktörlere dair sohbet ettiklerine sık tanık olduklarını belirtti.
"Çocukların dövizle ilgilenmesinin nedeni ilgilendikleri ürünlerin birebir dövizden etkilenmesi"
Çocukların döviz kurlarındaki hareketlilikle çok ilgilenmeye başlamasıyla ilgili olarak Uluocak, "Çocuklar ailelerinden talep ettikleri bilgisayar, oyuncak, lego ve yine bilgisayar oyunlarının fiyatlarını araştırıyorlar. Bu ürünlerin hepsi de dövizin fiyatıyla doğru orantılı olduğundan istedikleri ürünlerle birlikte bir süre sonra dövizdeki hareketliliği de takibe başlıyorlar. Fiyat artınca ailelerinden talep ettikleri ürünü alamayınca onlar da bunalıma giriyor" diye konuştu.
"Çocuklar hiç olmadıkları kadar politik"
Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı aynı zamanda bu ildeki bir okulda rehber öğretmen olarak görev yapan Zehra Kulalı Gezici de çocukların hiç olmadığı kadar politik olduklarını ve bunu özellikle pandemiden sonra okullara dönüşlerde daha fazla gözlemlediğini kaydetti.
"Sınıflarda akıllı tahtadan döviz hareketlerini açıp konuşanlara tanık oluyoruz"
Uluocak'ın dile getirdiği "Çocuklar, döviz hareketlerini yakından takip ediyor" görüşüne katıldığını söyleyen Gezici, "Sınıflarda akıllı tahtalarda ders aralarında dolar, euro hareketlerini takip edip kendi aralarında konuşanlara tanık oluyoruz" ifadelerini kullandı.
Çocukların farklı görüşler ve sosyal çevrelerden insanlarla tanışana kadar aileleriyle paralel görüşleri ifade etmelerinin yaygın olduğuna işaret eden Gezici, Trabzon'daki çocuğun da muhtemelen aile çevresinden duyduğu söylemlerden beslenerek bu tür bir dile sahip olabileceğini belirtti.
"Aile ortamlarında konuşulanlardan etkilenebiliyorlar"
Eğitim uzmanı Salim Ünsal da çocukların aile ortamında konuşulan gündemlerden etkilenebildiğini kaydetti.
Ünsal, "Son dönemlerde öğretmen arkadaşlardan akıllı tahtalardan döviz kurlarını inceleyen çocuklar olduğuna dair haberler alıyorum" diye konuştu.
"Milli, yerli, hain gibi kelimeleri zihin hanelerine yazıyorlar"
10 yaşındaki bir çocuğun ülke gündemini tam anlamıyla algılamasının mümkün olmadığını ancak sıklıkla söylenen "Milli, yerli ve hain" benzeri kelimeleri zihin hanelerine yazıldığını vurgulayan Ünsal, bunların ne anlama geldiğini bilmeden zaman zaman kullanabildiklerini de kaydetti.
"Öğretmenler sayesinde kutuplaşma düzeyine varmadı"
Veli Derneği Başkanı Ömer Yılmaz da çocukların siyasi yaşamda duydukları kelimeleri kendi ortamlarında rahatça kullanabilmekle birlikte bunun okullarda bir kutuplaşma düzeyine ulaşmadığını çünkü sağduyulu öğretmenlerin okul içlerinde bu tür söylemlere ve ayrışmalara izin vermediklerini dile getirdi.
© The Independentturkish