Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy ve Yalova Milletvekili Özcan Özel dün yaptıkları açıklamayla partilerinden istifa etti.
Böylece CHP'nin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki (TBMM) sandalye sayısı 138'den 135'e düştü.
Kendilerine "29 Ekim Gücü" adı veren milletvekilleri, 10 Aralık tarihinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yazdıkları mektupta bazı taleplerde bulunmuşlardı.
Kılıçdaroğlu ise "CHP'de genel başkana mektup yazılmaz, randevu alınır, gelinir konuşulur" diyerek tepki göstermişti.
İstifa etmeleri beklenen milletvekilleri CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in girişimleriyle Kılıçdaroğlu ile hafta içi CHP Genel Merkezi'nde bir araya geldi.
Sükunet içinde geçtiği belirtilen görüşmede cuma gününe kadar bir cevap verilmesi isteğiyle mektuplarında da yer alan şu talepleri tekrar dile getirdikleri öğrenildi.
- HDP ile ilişkilere mesafe konulsun
- Atatürk'ü benimsemeyenlerin partiden uzaklaştırılması, Atatürkçülüğe daha fazla vurgu yapılması
- Muharrem İnce'ye kamuoyu nezdinde bir çağrı yapılarak partiye ve çalışmalara davet edilmesi
- 10 Aralık Hareketi'nin partideki etkinliğine son verilmesi.
"10 Aralık Hareketi" ile Salıcı ve Kaftancıoğlu'nu işaret ettiler
Burada hemen bir parantez açmak gerekiyor. "10 Aralık Hareketi" adını eski Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Süleyman Çelebi'nin çağrısıyla 10 Aralık 2005'te İstanbul'da yapılan toplantıdan alıyor.
Bu toplantıda çağdaş değerlerle uyumlu bir sol anlayışa sahip yeni bir siyasi oluşum kurulması vurgusu yapılmıştı.
Toplantıya katılanlardan bazıları Kılıçdaroğlu döneminde CHP'de de aktif görevlere geldi.
Hareketin önde gelen isimlerinden Prof. Dr. Burhan Şenatalar, bir dönem CHP'de milletvekili olduktan sonra son seçimde aday gösterilmeyince genel başkan yardımcılığı görevinden de istifa etti.
Toplantıya katılan isimler arasında yer alan Oğuz Kaan Salıcı ise şu an CHP Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, Canan Kaftancıoğlu ise İstanbul İl Başkanı, Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu da milletvekili olarak görevine devam ediyor.
Üç milletvekilinin "10 Aralık Hareketi'nin etkinliğine son verilsin" talebiyle Salıcı ve Kaftancıoğlu'nu işaret ettikleri iddia edildi.
Kılıçdaroğlu, İnce'nin adını anmadan "CHP'nin kapısı herkese açıktır" dedi
Bu talepleri sakince dinleyen Kılıçdaroğlu'nun, İnce'nin adını anmadan CHP'nin kapısının herkese açık olduğunu söylediği, ancak özel bir çağrıda bulunacağını belirtmediği öğrenildi.
Kılıçdaroğlu, milletvekillerinin CHP'nin kendini kamuoyunda iyi anlatamadığı, partiden farklı sesler çıktığı yönündeki eleştirilerinin bazılarını haklı bulduğunu söylediği ancak diğer talep edilen konularla ilgili olarak partide bu tür tartışmaların olmadığını öne sürdüğü kaydedildi.
İstifa halinde engellemeyeceğinin işaretini verdi
Kılıçdaroğlu, kamuoyunda istifa edecekleri konuşulan milletvekillerine görüşmede böyle bir düşünceleri olup olmadığını sormadı.
Kılıçdaroğlu'nun bu konudaki sessizliği milletvekillerince de gitmeleri halinde yönetimin "Dur, gitme" demeyeceği olarak yorumlandı.
Görüşmenin ardından CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in tüm ikna çalışmalarına karşın taleplerinin yerini bulmayacağını anlayan milletvekilleri istifa kararı aldı.
2018'de de ters düşmüşlerdi
Her üç milletvekilinin aslında Kılıçdaroğlu yönetimiyle ilk ters düşmeleri değil.
2018 yılında cumhurbaşkanlığı seçiminin hemen ardından Muharrem İnce tarafından başlatılan kurultay tartışmalarında her üç isim de Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün ile birlikte "Yerel seçimlere sekiz ay var" diyerek kurultay yapılmasına karşı çıkan genel merkezle ters düşmüşlerdi.
Çelebi'ye İnce'nin partisinde sözcülük görevi verileceği iddia ediliyor
CHP kulislerinde her üç milletvekilinin Muharrem İnce tarafından kurulması beklenen partiye geçecekleri hatta Çelebi'nin parti sözcüsü olarak görevlendirileceği iddia ediliyor.
İnce'nin 1 Mart'ta istifa etmesi bekleniyor
Üç milletvekilinin istifasıyla ilginç bir tablo ortaya çıktı.
Her üç milletvekilinin İnce'nin partisine geçeceği ileri sürülüyor.
Ama İnce halen CHP üyesi ve bütün eleştirilerine karşın hakkında herhangi bir ihraç işlemi başlatılmış değil.
İnce'nin istifa için geçen günlerdeki bir açıklamasında, "Önemli şeyler olacak" dediği 1 Mart tarihini beklediği öne sürülüyor.
İnce'nin henüz ziyaret etmediği kentleri dolaşmak ve partisi için gerekli mali sorunları çözmek için zaman kazanmak amacıyla bugüne kadar istifayı geciktirdiği belirtiliyor.
Muharrem İnce'nin hazırlıklar yetişmesi halinde partinin kuruluşunu 19 Mayıs'ta yapması bekleniyor.
CHP'de mağduriyet algısı yaratmaması için sert eleştirilerine karşın ihraç yoluna gitmeyerek İnce'nin kendisinin ayrılmasını bekliyor.
HDP ile mesafe isteyen milletvekilleri İnce'nin Kürt politikasıyla çelişir mi?
İstifacı milletvekilleri Kılıçdaroğlu'na HDP ile ilişkilere mesafe konulması talebinde bulunmuştu.
Ancak CHP kulislerinde İnce'nin şu ana kadar söylemlerinde Kürtlere sıcak mesajlar verdiğine dikkat çekilerek, üç milletvekilinin partisine katılması halinde bunun İnce'nin Kürtlerle yakınlaşma politikasıyla çelişki yaratabileceği öne sürülmekte.
İnce'nin de cezaevine Demirtaş'a gittiğini hatırlatıyorlar
Bu iddiada bulunanlar İnce'nin cumhurbaşkanı adayı olduktan sonra eleştirileri göze alarak Edirne Cezaevi'ne giderek Selahattin Demirtaş ile görüştüğünü ve her fırsatta Demirtaş'ın hapse girmesinde etkili olan milletvekili dokunulmazlıkları noktasındaki CHP yönetiminin tutumunu eleştirdiğini hatırlatıyorlar.
Bundan dolayı istifacı milletvekillerinin HDP'yle mesafe konulması talebinin İnce'nin Kürt politikasındaki hareket kabiliyetini daraltacağı ya da bir süre sonra İnce ile de ters düşmelerine neden olabilecekleri öne sürüldü.
İnce'nin partisi ulusalcı-Atatürkçü seçmene oynayacak
Buna karşı çıkan bir diğer görüş ise İnce'nin başlattığı "Memleket Hareketi"ne geçen günlerde Ergenekon davası sanıklarından Ali Türkşen'in ardından Mehmet Ali Çelebi gibi bir ismin de katılmasının kuracağı partinin ideolojisinin daha belirgin hale geldiği öne sürüldü.
Buna göre İnce'nin CHP'ye göre daha ulusalcı çizgide bir politika yürüterek özellikle Ege ve Marmara bölgesinde ve kıyılarda yoğunlaşan ulusalcı-Atatürkçü seçmenlerin oylarına talip olacağı belirtildi.
Bu durumun da her ne kadar tersini iddia etse bile İnce'nin CHP ve İYİ Parti tabanından oy koparmaya çalışacağı şeklinde yorumlandı.
© The Independentturkish
