Yeni hükümet rakamları, koronavirüs tecridinin doğrudan sonucu olarak yaklaşık 16 bin kişinin ölmüş olabileceğini gösteriyor.
Bu şok sayı, ölümcül virüse yakalanmaktan korktuğu için acil servise gitmeyen tahmini 6 bin kişiyi ve hastanelerde yer açmak amacıyla erken taburcu edildikten sonra bakımevlerinde ölen diğer 10 bin kişiyi kapsıyor.
Aynı dönemde, yani 23 Mart'la 1 Mayıs arasında, Kovid-19 testi pozitif çıkan yaklaşık 25 bin kişi hayatını kaybetti.
Birleşik Krallık hükümetinin Acil Durumlar İçin Bilimsel Danışma Kurulu'na (Sage) temmuzda sunulan ama ancak cuma günü yayımlanan bu tahminler, sağlık hizmetlerinde devam eden kısıtlamalar nedeniyle gelecek mart ayına kadar 26 bin kişinin daha hayatını kaybedebileceğini de gösteriyor.
Tecridin neden olduğu ekonomik durgunluk ve hastanede bakım için artan bekleme sürelerinin birlikte görülmesi, önümüzdeki yarım yüzyılda 81 bin 500 kişinin daha hayatını kaybetmesine neden olabilir.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Ancak şu nokta kritik: Çalışma, kısıtlamaların uygulanmaması ve yeni enfeksiyona tüm nüfusa yayılmaması için dizgin vurulmaması halinde, toplam ölü sayısının neredeyse kesin bir şekilde çok daha yüksek olacağını söylüyor.
Ayrıca çalışma, tecrit döneminde daha sağlıklı yaşam tarzlarının benimsenmesi ve trafik kazalarıyla enfeksiyonların azalması sayesinde 2 bin 500 ölümün önlenmiş olabileceğini de ortaya atıyor.
Sağlık ve Sosyal Bakım Bakanlığı, Ulusal İstatistik Bürosu ve Devlet Aktüerya Dairesi tarafından hazırlanan rapor, şimdi olası ikinci tecrit veya yerel kapanmalarla ilgili gelecek tartışmaların merkezinde yer alacak gibi görünüyor.
Artan sayıda hayır kurumu ve tıp kuruluşu, ilk tecridin maliyetinin çok yüksek olduğunu belirterek gelecekteki ani Kovid artışları için daha incelikli bir plan geliştirilmesi gerektiği konusunda uyarıda bulunuyor.
İngiltere Kraliyet Cerrahlar Koleji Başkanı Profesör Neil Mortensen, sağlık hizmetinin "bir daha asla yalnızca koronavirüs hizmetine dönmemesi gerektiği" konusunda uyardı.
Mortensen, The Telegraph'a şunları söyledi:
Önce klinik olarak en acil hastalarla, sonra da en kısa süre içinde en uzun zamandır bekleyenlerle ilgilenmeliyiz.
Ağustos ve eylül aylarını kapsayan dönem, kışın rutin baskıları ortaya çıkmadan önce ilerleme kaydetmede hayati önem taşıyor.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/news
Independent Türkçe için çeviren: Onur Bayrakçeken
© The Independent