Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen İmamoğlu, "Bu davaların öz savcısı, ey bu davaların öz savcısı Erdoğan... Yargının, kurumların arkasına saklanma. Bursa'dan söylüyorum, çık karşıma mertçe yarış. Bırak benim diplomamı, mertçe yarış" ifadelerini kullandı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İmamoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Allah ülkemizin bereketini kaçıranlardan bu ülkeyi korusun. Bugün milletçe zor günler yaşadığımızı hepimiz biliyoruz. Elimize geçen paranın kıymeti kalmadı. Halkın hakkını hukukunu çiğnemekten bir milim geri durmuyorlar. Emekliye verilen maaşı kendileri veriyor gibi düşünerek hakaret etmeyi hak görüyor. Utanç duyulacak bir durum. Sanayiciler ve iş insanları ekonomik, siyasi duruma güvenmedikleri için zor durumdalar. Bu ülkenin üreten insanlarını bile korkutmayı siyasi strateji gören bir akılla karşı karşıyayız.
"Sözünü tut"
Millet seni evine yollayacak. Millet adaletsizliğin pençesinde, can derdinde. Sağlıkta adalet yok, işe alımlarda adalet yok. Genel seçimlerde zorda kalınca 'Mülakatı kaldıracağım' dedi. Devletin başındaki insan sözünü tutmaz mı? Mahkemelerde adalet yok. Bu iktidarın elini kolunu soktuğu hiçbir yerde adalet yok. Bunların amacı adaleti sağlamak olan yüce Türk yargısının namuslu savcılarını hakimlerini bile zor durumda bırakıyorlar.
100 metre ve iktidarın, hükümetin düştüğü acizliğe bak. Bütün güçleriyle nereye saldırıyorlar? En büyüğü 100 metrekare olan kent lokantasına saldırıyorlar. Demediklerini, yapmadıklarını bırakmadılar. Hala da uğraşıyorlar. Hâlâ da orada gitti yemek yedi diye bir insana soruşturma açıyorlar. Yahu utanılacak bir durumdalar, utanılacak.
Memleketimizi sıkıntıya sokuyorlar. Biz neyle uğraşıyoruz, onlar neyle uğraşıyorlar? Biz, işte bütün belediye başkanlarımız dar gelirli ailelerin çocukları okul öncesi eğitim alabilsin, anneleri iş bulup çalışabilsin diye kreşler açtık, açmaya devam ediyoruz. Onlar ne yapıyor? Kapatmak için uğraşıyorlar. Kapatmak için genelge yazıyor belediye başkanlarına. Sonra yaptıkları hatayı, milletin tepkisini görüyorlar.
"Millet hakkını alacak"
İktidar olacağız. İktidar olacağız, millet hakkını alacak. Milletin hakkını millete vereceğiz. Bu milletin en kaliteli eğitim ve sağlık hizmetlerine kolayca ulaşmaya, afetlere karşı güçlü bir şekilde karşı koymaya hakkı yok mu? Elbette var. İşte iktidar olacağız, millet hakkını alacak. Bu milletin mahkemelere gözü kapalı güvenmeye hakkı yok mu?
Elbette var. İktidar olacağız, millet hakkını alacak. Bu milletin kökeni, inancı, cinsiyeti, siyasi görüşü ne olursa olsun herkesin kendini güvende hissettiği, huzurlu bir ortamda yaşamaya hakkı yok mu? Elbette var. İşte ne olacak sevgili gençler? İktidar olacağız, iktidar. Millet hakkını alacak. Cumhuriyet Halk Partisi başaracak. Milletin hakkı milletin olacak.
"Siyasi cinayetler son bulacak"
Sinan Ateş'i rahmetle anıyorum. Dava karara bağlandı ama adaletin tecelli ettiğini kim söyleyebilir. Adalet arayışındaki herkes gibi Sinan Ateş'in değerli acısı da bizim acımızdır. Onun için diyorum ki bu kardeşiniz, bu evladınız, bu ağabeyiniz, bu yoldaşınız tüm acıları dindirmek, siyasi cinayetlerin son bulduğu bir ülke kurabilmek için yola koyulmuştur Adalet mücadelesi çok değerlidir. Adalet mücadelesi her koşulda, her koşulda mağdurun ve hukukun yanında durarak yol yürünülür ve ancak öyle kazanılır. Millet, millet güçlü diye, millet güçlü diye haksızın, suçlunun yanında duranları hiçbir zaman unutmamıştır.
"FETÖ kumpaslarını" anımsattı
FETÖ kumpaslarıyla organize edilmiş Ergenekon davaları için ben bu davaların savcısıyım diyen zat şimdi de Cumhuriyet Halk Partisi'ne ve bana açılan davaların savcılığına soyunmuştur. Savcı aramayın, savcı o. Davaların gerçek savcısını herkes biliyor. Sandıkta yenemedikleri ve yenemeyecekleri CHP'ye yargı eliyle boyun eğdirmeye çalışıyorlar. Bu aziz millet büyüktür. Bizler zalimin değil yalnızca millet iradesi karşısında boyun eğeriz. Her Allah'ın günü bir soruşturmayla karşı karşıyayım. Belediyemiz 1200 soruşturma teftiş geçirdi. Şimdilik 25 yıl hapis, 5 kez de siyasi yasak isteniyor hakkımda. Sizin Ekrem İmamoğlu ile hesabınız olsa ne olur ne olmaz. Milletin sizinle hesabı var. O hesap görülecek.
"23 Mart'tan önce diplomamı iptal etmek istiyorlar"
35 yıl sonra benim diplomamı iptal ettirmeye çalışıyorlar. Savcılık ikinci kez yazı yazmış üniversiteye. 'Ekrem İmamoğlu'nun diplomasıyla ilgili işleri hızlandır, acele et.' Halbuki üniversite bu konuda zaten 5 yıl önce karar almış. Ekrem İmamoğlu'nun diplomasıyla ilgili hiçbir usulsüzlük yoktur demiş 5 yıl önce. Ama davanın asıl savcısı var ya Ankara'da, malum şahsın acelesi var.
'23 Mart'tan önce diplomayı iptal edilsin' diyor. 'Ekrem karşıma rakip çıkmasın.' O günü bugünden kesmek istiyor. Cumhuriyet Halk Partisi'nin adayını da kendi belirleyecek aklı sıra. Cumhuriyet Halk Partisi'nden senin karşına bu Ekrem'in önünü kesersen, bu partide milyonlarca Ekrem var, milyonlarca Ekrem var. Bunu bilmiyor. Benim 35 yıllık diplomamı iptal ettirmeye çalışanlar başarılı olursa sizinde 50 yıllık bağınıza bahçenize, bankadaki paranıza çöker. Herkes boyunun ölçüsünü alacak. Bu davaların öz savcısı, ey bu davaların öz savcısı Erdoğan... Yargının, kurumların arkasına saklanma. Bursa'dan söylüyorum, çık karşıma mertçe yarış. Bırak benim diplomamı, mertçe yarış. Bizim milletimiz... Bizim milletimiz... bakın bizim milletimiz yarışta kaybedeni de sever, kazananı da sever. Yeter ki mertçe yarış.
Independent Türkçe