İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, KİPTAŞ tarafından kentsel dönüşüm süreci başlatılan Beşiktaş Karanfilköy'deki dairelerin hak sahiplerine tahsis edilmesi çekiliş törenine katıldı.
Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde teröristlerin taciz ve sızma girişimi sonucunda şehit olan askerleri rahmet dileyen İmamoğlu şunları söyledi:
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Ben başta bir baba olarak üzülüyorum. Hepimizin evlatları bugün eğer yaşamlarını sürdürüyorsa hayatlarını devam ettiriyorsa, o şehitlerimizin bu mücadelesi sayesinde. Ne yazık ki şunu da konuşmak lazım, yıllardır bu lanet olası terör belasının derdini çekiyoruz ve evlerimize kederler çöküyor. Yöneticiler, bizler hepimiz aslında esas görevi işte vatandaşlarımızın başına gelebilecek bu tür belaları, sıkıntıları defetmektir. Vatandaşlarımızın huzur ve refah içerisinde yaşamalarını sağlamaktır. Bunun için çalışmak zorundayız ve hep birlikte milletimizi zora sokan, sıkıntıya sokan, üzen, başını öne eğen, acı çektiren ne varsa milletimize bu sıkıntıyı yaşatan ne varsa bunları bertaraf etmek, bizlerin en büyük çabası da bu olmalı. Hele hele terör belasına karşı amasız fakatsız doğru çözümlerle ve dileğimiz odur ki; tek bir şehit bile olmayan bir Türkiye var etmek.
Deprem konusuna değinen İmamoğlu, depremin de bir beka sorunu olduğunu ve nerede, kaç şiddetinde olacağı hususunda kimsenin bir yetkisinin olmadığını söyledi.
İstanbul ve çevresinin, Türkiye'nin gayri safi milli hasılasının yüzde 60'ını ürettiğine dikkati çeken İmamoğlu şunları söyledi:
İstanbul aslında belli bölgelere, yörelere, bir yerde olan depreme ya da afete koşar, yetişir, çözüm de bulur ama İstanbul'a çözüm bulmak kolay değildir. Bu bakımdan en az hasarla, en hafif haliyle inşallah, Allah'ımıza dua ediyoruz, hep birlikte çalışarak başaracağımıza da inanıyoruz, kimsenin burnunun kanamayacağı şekliyle depremleri atlatabilmenin yolunu çizmeli ve çözümlerini bulmalıyız.
İmamoğlu, başkanlık dönemlerinde tek yerde bile özel imar çıkarılmasına müsaade etmediğini ve böyle bir teklifi meclise getirmediklerini söyleyerek, şöyle devam etti:
Biz yapmadık, yaptırmadık, yaptırmayacağız. Bu şehre bir bütün bakmazsak, bu millet nasıl yaşayacak? Mahalleler nasıl oluşacak? Evler nasıl bir araya gelecek? O evleri, okulları, sağlık ocakları, hastaneleri nasıl tasarlanacak meselesine bir bütün bakmayı başaramazsak, bu kadim şehre, Fatih Sultan Mehmet'in, Mustafa Kemal Atatürk'ün bize emaneti İstanbul'a ihanet ederiz.
İstanbul'un ortak akla, demokrat bir zihniyete ihtiyacı olduğunu belirten İmamoğlu şu ifadeleri kullandı:
Bakınız bu şehri birinden izin alarak hareket edecek kişilere değil, 16 milyon insandan talimat alan onların arzularını isteklerini yerine getirene oy verir kardeşim. Bu kadar basit. Başka bir şeye gerek yok. Bu millet temsilciye oy vermez. İstanbul'un yönetim koltuğu, kumanda koltuğu önemlidir. O koltuğa oturan milletini dinleyecek tam yol ileri diyecek. Tam yol ileri derken dönüp arkaya acaba o ne der diye korkarak bakıyorsa o, İstanbul'un koltuğunda oturamazsın. İstanbul'un koltuğu böyle bir koltuk.
Independent Türkçe, AA