Ateşkesin ardından Gazzeliler evlerinin enkazını inceliyor: "Yeniden inşa edeceğiz"

Gazze Şeridi'nden binlerce insan, evlerine ne olduğunu görmek için geçici sığınak ve kamplardan ayrıldı

Fotoğraf: Reuters

Nerede yaşamak istiyoruz? Nereye gitmek istiyoruz? Altına sığınacağımız bir çadır yapmak için bir tahta bile yok. Seslendiğimiz kimse canlı değil. Allah'a yemin ederim ki, bir ailenin altına sığınacağı herhangi bir şeyden eser kalmadı.


Bu sözler, İsrail'in saldırılarında yerle bir olan evinin enkazına geri dönen Tehani en-Neccar isimli Filistinli kadına ait.

5 çocuk annesi olan 58 yaşındaki Tehani, ateşkes kapsamında Gazze'de 7 hafta süren çatışmaların durmasının ardından, dün (25 Kasım Cumartesi) bombardımanın durmasından faydalanarak enkaza dönen evine geri döndü.

İsrail'in evine yönelik yaptığı hava saldırısında ailesinden 7 kişiyi kaybettiğini söyleyen Tehani, başka bir yere sığınmak zorunda kaldığını belirtti. 

Dört günlük ateşkesin başlamasının üzerinden 24 saatten fazla zaman geçtikten sonra binlerce Gazzeli, evlerinin halini görmek için sığınma merkezlerinden ve derme çatma kamplardan çıkarak eve dönüş yolculuğuna başladı. 

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'tan Tehani, İsrail ordusunun daha önce 2008 ve 2014 yıllarında da evini yerle bir ettiğini anlattı.

Filistinli kadın, enkazın ortasında bir bisiklet ve tozla kaplı kıyafetlerin görülebildiği enkazdan mucizevi bir şekilde sağlam birkaç bardak çıkardı ve "İnşallah yeniden inşa edeceğiz" dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Hava ve topçu saldırılarının durdurulması Gazze Şeridi'nin 2,3 milyon sakininin çoğunun ilk kez güvenli bir şekilde hareket etmelerine, yıkımın boyutunu görmelerine ve yardım aramalarına olanak sağladı.

Ateşkes kapsamında Gazze'ye büyük miktarlarda girmeye başlayan bazı malzemeleri almak için binlerce kişi açık havadaki pazarlarda ve yardım depolarında kuyruklarda bekledi.

Hamas savaşçıları 7 Ekim'de İsrail kasabalarına benzeri görülmemiş bir saldırı başlattı. İsrail'in açıklamasına göre, bu saldırı bin 200 kişinin ölümü ile sonuçlandı.

İsrail bu saldırıya 40 kilometre uzunluğundaki Gazze Şeridi'nde bugüne kadarki en kanlı ve en yıkıcı saldırıyı gerçekleştirerek karşılık verdi.

Hamas yönetimindeki Gazze Şeridi'ndeki sağlık yetkilileri, bombalamanın yüzde 40'ı çocuk olmak üzere 14 binden fazla insanın ölümüne neden olduğunu ve geniş yerleşim alanlarını yerle bir ettiğini söyledi.

Ayrıca binlerce cesedin hâlâ enkaz altında olabileceği bu nedenle henüz resmi ölü sayısının kaydedilmediğini de vurguladı. 


Çadırlarda yaşam

İsrail ordusu geçen ay tüm sivillerden çatışmaların yoğunlaştığı Gazze Şeridi'nin kuzeyini terk etmelerini istedi, bu sırada yüz binlerce kişinin kaçtığı ve Tehani'nin evinin bulunduğu güney bölgelerini bombalamaya devam etti.

Ordu, ateşkes sırasında sivillerin kuzeye dönmemesi gerektiğini söylese de güneye kaçanların çoğu Gazze Şeridi'nin kuzeyinden geri kalanları görmek için evlerine döndü. 

Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nin dışındaki derme çatma çadırlarda kalan Muhammed Şabir, ailesini kuzeydeki Şati mülteci kampındaki evlerine geri götürmeyi çok istediğini ancak, bunu yapmaya çalışan kişilerin vurulduğuna dair söylentiler duyduktan sonra geri dönmeme kararı aldığını belirtti.

Reuters geri dönenlerin vurulduğuna yönelik iddiaları doğrulayamadı.
 


Bebek maması olmadığı için küçük oğluna mercimek çorbası yediren Şabir, "Böyle bir çadırda nasıl yaşayacağımızı bilmiyoruz. Benim ve çocuklarımın oturup rahat edebileceğimiz bir evimiz vardı" dedi. 

Gazze Şeridi'nde uygulanan abluka sonucunda, hastaneler için önemli olan elektriğin ve ambulanslar için yakıtın yanı sıra içme suyu, yiyecek ve ilaç tedarikinin olmayışı, insani krizi daha da kötüleştirdi.

Han Yunus'ta domates, limon, patlıcan, biber, soğan ve portakalların kutulara konulduğu bir sokak pazarında Eymen Nufal, ateşkes öncesine göre daha fazla sebzeyi daha düşük bir fiyata alabildiğini söyledi.

Nufal "Ateşkesin sadece 4 ya da 5 gün değil, kalıcı olmasını umuyoruz. Halk bu savaşı kaldıramaz" dedi. 

Han Yunus'taki Birleşmiş Milletler'e bağlı bir merkezde insanlar ev tipi gaz almak için bekliyordu.

Malzemeler birkaç hafta önce tükenmeye başladı ve birçok bölge sakini, saldırı alanlarından toplanan odunları kullanarak açık havada ateşte yemek pişirdi.

Muhammed Gandur, sabah saatlerinde ailesiyle birlikte kaldığı okulda uyanıp depoya doğru uzun bir yol kat ettikten sonra elindeki tüpe gaz doldurmak üzere 6 saat sırada bekledi ancak geç kaldığı için gaz alamadı.

Gandur "Eve gaz alamadan gideceğim" ifadelerini kullandı. 

Ayrıca 25 Kasım Cumartesi günü erken saatlerde, Mısır ile Refah Sınır Kapısı noktasında, yeni malzeme taşıyan kamyonların yavaş yavaş sınırı geçerek Gazze'ye doğru hareket ettiği görüldü.

 

 

Independent Türkçe, Reuters

DAHA FAZLA HABER OKU