"Daha zeki" kişilerin Birleşik Krallık'ın Avrupa Birliği'nde kalması yönünde oy kullanma ihtimalinin daha yüksek olduğu, yeni bir araştırmada öne sürüldü.

Bath Üniversitesi İşletme Fakültesi'nin yaptığı araştırma hafıza, akıcı konuşma, akıcı düşünme ve sayısal muhakeme gibi bilişsel becerilerle, kişinin oy verme kararı arasında korelasyon olduğunu ortaya koydu.

Araştırmada, Understanding Society adlı büyük bir anket kapsamında toplanan ve ulusal çapta temsil niteliği taşıyan 3 bin 183 çifti, yani 6 bin 366 bireyi içeren bir örneklem kullanıldı.

Araştırmacılar, en düşük bilişsel beceriye sahip kişilerin sadece yüzde 40'ının, en yüksek bilişsel beceriye sahip kişilerinse yüzde 73'ünün kalma yönünde oy verdiğini buldu.

Çalışmanın başyazarı Dr. Chris Dawson şöyle diyor: 

Bu çalışma düşük bilişsel becerinin, kişiyi yanlış bilgi ve dezenformasyona karşı daha savunmasız hale getirdiğini gösteren mevcut akademik kanıtlara katkı sunuyor.

Dr. Dawson, referanduma giden süreçte ayrılma yanlısı kampanyanın halka sunduğu bazı kanıtların "çelişkili, yanlış ve çoğu zaman hileli" olduğunu ve "bilişsel yeteneği ve analitik düşünme becerileri düşük kişilerin bu tür bilgileri tespit ve göz ardı etmede daha fazla zorlandığını" ekliyor.

Çalışmanın ortak yazarı Dr. Paul Baker ise "Düşük bilişsel beceri, hatalı kararlara yol açabilir ve ayrılma yönünde oy kullanan birçok seçmen artık yaptıkları seçimden pişman olduğunu söylüyor" diyor.

Bu çalışma, yanlış bilgi ve dezenformasyondaki artışın ve toplumun bu bilgilere karşı koyamamasının demokratik süreci nasıl baltaladığının ve demokratik sonuçları etkilemek için nasıl kullanılabileceğinin altını çiziyor.

Çalışma, kişilerin deneyimini eşitlemek için aynı evde yaşayan çiftleri incelemenin yanı sıra siyasi görüş, eğitim seviyesi, gelir ve gazete okuma alışkanlığı gibi demografik bilgileri de hesaba kattı.

Yüksek bilişsel yeteneğe sahip bir partnere sahip olmanın kalma oyu verme olasılığını artırdığı ve ilişkide daha yüksek bilişsel yeteneğe sahip kişinin kalma oyu verme ihtimalinin daha yüksek olduğu tespit edildi.

Öte yandan araştırmacılar, bulguların büyük seçmen grupları arasındaki ortalama farklılıklara dayandığını anlamanın önemli olduğunu vurguluyor.

Dr. Dawson, "Tartışmanın hangi tarafında yer aldığınıza bağlı olarak bunu okumak sizi öfke ya da sevince boğabilir. Fakat bu iki duygu da bir muhakeme hatası" diyor.

Çalışmada ayrılma yanlısı seçmenlerin yaklaşık yüzde 36'sının, kalma yanlısı ortalama seçmenden daha yüksek bilişsel beceriye sahip olduğu da tespit edildi.

Dr. Dawson şöyle diyor:

Bulgularımızın ortalama farklılıklara dayandığını anlamak önemli: Kalma ve ayrılma yönüne oy verenlerin bilişsel yeteneklerinin dağılımı arasında muazzam oranda bir kesişme var.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/uk/politics 

Independent Türkçe için çeviren: Büşra Ağaç