Lübnan'daki Filistin mülteci kamplarında, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu Mültecilerine Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) olarak bilinen kuruluşun hizmetlerinin azalmasına ilişkin şikayetler artıyor.
Hizmet azalması sosyal, sağlık, eğitim ve restorasyon gibi tüm alanları içeriyor.
Fonların tükenmesi nedeniyle önümüzdeki ekim ayı sonuna kadar hizmetlerin tamamen durdurulacağı söylendiğinden, bölge sakinleri gelecek ile ilgili endişeli.
UNRWA'nın karşı karşıya olduğu kriz Lübnan'daki kamplarla sınırlı değil, Batı Şeria, Gazze Şeridi, Lübnan, Suriye ve Ürdün gibi beş bölgeye de uzanıyor. Uluslararası bağışlardan ve özellikle ABD'den sağlanan fonlar azalıyor.
Bilgiler, UNRWA'nın mali krizinin ne yeni ne de anlık bir sonuç olduğunu, aksine yıllar öncesine dayandığını gösteriyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Konu yakın zamanda Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantılarının oturum aralarında gündeme getirildi ve uluslararası bağışçılar, mevcut fonların yalnızca önümüzdeki Ekim 2023'ün sonuna kadar yeterli olduğunun farkına vardılar.
Geçen haziran ayında, UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini fon eksikliği konusunda alarma geçti.
Lazzarini, uluslararası taahhüt konferansında açıklanan taahhütlerin, ajansın eylül ayından sonra 700 okul ve 140 kliniği açık tutmak için ihtiyaç duyduğu paradan daha az olduğunu doğruladı.
Lazzarini, en kararlı bağışçılardan bazılarının 2023'te bağışlarını önemli ölçüde azaltacağını belirtiyor.
UNRWA verilerine göre kuruluş, beş bölgedeki programları için 1,6 milyar dolar toplama çağrısında bulundu.
Lazzarin, "10 yıldır süren devamlı fon eksikliklerinin, uluslararası örgütün Filistinli mültecilere yardımla ilgili bazı hizmetlerinin kalitesini ciddi şekilde etkilediğini" vurguluyor.
UNRWA Lübnan'da
UNRWA şu ana kadar çalışmalarını Lübnan'daki kamplarda sürdürüyor ancak gelecek için hiçbir şeyin garantisi yok.
Kuruluşun Lübnan'daki hizmetlerinden, listelerinde kayıtlı olan 480 bin mülteciden yalnız 200 bin Filistinli mülteci yararlanıyor.
Çeşitli bölgelere yayılmış 63 okul aracılığıyla sosyal, sağlık ve eğitim hizmetleri, altyapı restorasyonu ve kamplarda katı atık toplama hizmetleri alıyorlar.
Kampların içinde ve dışında 27 sağlık merkezi ve klinik bulunmakta. Kuruluş, ekonomik çöküşün kamp sakinlerinin yaşamları üzerindeki etkisine dikkat çekiyor çünkü "Filistinli mülteciler zaten en savunmasız gruplar arasında yer alıyor. Çünkü Lübnan'da çalışma ve mülk sahibi olma haklarına getirilen kısıtlamalar nedeniyle işsizlik ve yoksulluk sorunu yaşıyorlardı ve Lübnan'ın yaşadığı ekonomik ve mali kriz nedeniyle durumları ve acıları daha da ağırlaştı."
Devam eden şikayet
Lübnan'da faal olan Filistinli aktörler mali sıkıntı bahanesine karşı temkinli davranıyor ve bunun, sürekliliğin asgari düzeyini oluşturan Filistinli mültecileri hizmetlerden mahrum bırakmanın bir başlangıcı olmasından korkuyorlar.
Lübnan'daki Fetih Örgütü yetkilisi Ferhat el-Miari, finansman eksikliğinden bahsetmenin yeni bir şey olmadığına dikkat çekerek, "ABD liderliğindeki bağışçıların taahhütlerini yerine getirmediklerini" belirtti.
El- Miari'ye göre, "Örneğin, 465 milyon dolar bağış yaparken bu yıl sadece 65 milyon dolar sağladı ve bağışçıların gecikmesi bir milyar dolara varan açığa yol açtı."
El-Miari, açıklamalarına şöyle devam etti:
Yaklaşık 13 yıldır UNRWA'nın listesine gerekli fonlara sahip olmadığı bahanesiyle hiç kimse eklenmedi ve yararlanıcıların yüzdesi toplam mülteci sayısının yalnızca yüzde 12'sini oluşturuyor. Filistinli mülteci topluluğundaki yoksulluk oranının yüzde 83'ü, aşırı yoksulluğun ise yüzde 51'i aştığını unutmamak gerekir.
El-Miari bu istatistiklerden yola çıkıyor ve sosyal yardımların azaltılması yerine artırılması çağrısında bulundu.
El-Miari ayrıca yardımın "kritik sağlık vakalarını" da kapsaması gerektiğini de vurguluyor ve şunu belirtti:
Bu insanların sağlık faturasının yüzde 90 oranında karşılanması gerekiyor. Ancak gerçekte bu oran yüzde 50'yi geçmiyor ve bu nedenle Lübnan'daki hastane hizmetlerinin dolarizasyonu göz önüne alındığında, yoksullar faturaları ödeyemiyor ve kalan yükleri nakit dolarlarla karşılayamıyor.
Hizmetlerin geri çekilmesi
El-Miari, hizmetlerdeki düşüşü şöyle anlattı:
On yıl önce son derece yoksul bir aileye, tahıl, konserve ve yağlardan oluşan kişi başı 120 dolar değerinde bir gıda sepeti verildi. Bu miktar şuan sadece kişi başı 30 dolara düştü.
El- Miari ayrıca, "ihtiyaç sahibi grupları hizmetler departmanına dahil etmek ve mali ve ekonomik koşullarının iyileştiğini kanıtlayanları uzaklaştırmak amacıyla UNRWA listesinin güncellenmesi ve toplumsal kesimlerin koşullarının yeniden değerlendirilmesi sürecinin durdurulduğuna" dikkat çekti.
Sınıfların kalabalığı
Okul yılının başlamasıyla birlikte Filistinli öğrencilerin çoğunluğunun eğitim gördüğü UNRWA okullarının akıbeti konusunda korkular artıyor. Ferhat el- Miari, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
UNRWA eğitim programı hizmetlerini azaltmadı ve bunlar Filistin halkı için hâlâ ücretsiz. Ancak şikayetler sınıfların aşırı kalabalık olmasından ve öğrenci sayısının fazla olmasından kaynaklanıyor. Bir sınıftaki öğrenci sayısı 35'ten 48'e çıkmaya başladı. Bu, eğitim sürecini büyük ölçüde etkiliyor.
El-Miari'ye göre, "bunun nedeninin daha fazla öğretmen istihdam edilememesinden kaynaklanıyor."
Başarılı öğrencilere yönelik üniversite burslarının 4 yıl önce durdurulduğunu hatırlatan Ferhat el-Miari, bazı Filistinli öğrencilerin Lübnan'da ilk sıralarda yer aldığını kaydetti.
Ayn el-Halve kampındaki son güvenlik durumu nedeniyle eğitim-öğretim yılının başlangıcı ertelendi.
El-Miari, "Başlangıcın eylül ortası, ardından ekim ayının ilk haftasında yapılması planlandı ve iki haftadan bir aya kadar değişen bir süre için ek bir erteleme bekleniyor. Çatışmalardan dolayı okulda oluşan hasar bakım ve onarımı gerektiriyor" dedi.
Yeniden yapılanmada başarısızlık
Fetih El İslam grubunun 2007 yılında Lübnan ordusuna saldırısı sırasında yıkılan Nehr El Barid kampının yeniden inşasını tartışan El-Miari'ye göre ihmal, sağlık ve sosyal hizmetlerle sınırlı değil, kalkınma hizmetlerini de kapsıyor.
El-Miari, "Eski kamptaki inşaat çalışmalarının tamamlanması için 30 milyon dolara ihtiyaç var. Bir buçuk yılda yapılması gerekenler, üzerinden 17 yıl geçmesine rağmen donör ülkelerin fon sağlayamaması nedeniyle gerçekleştirilemedi" açıklamasında bulundu.
El-Miari sözlerini şöyle tamamladı:
İnşaatın öngörülebilir gelecekte tamamlanamayacağına dair gerçek bir korku var. Sakinleri hâlâ Beddavi kampında ve diğer bölgelerde yerlerinden edilmiş durumda ve geri dönmeyi bekliyorlar.
Independent Arabia