İran şimdi de İHA saldırıları pastasının tadına bakıyor

İran kitabının önceki bölümler gibi olmayan yeni bir bölümüyle karşı karşıyayız

Fotoğraf: AA

İsfahan'daki askeri hedeflere yönelik "başarılı" saldırılar ilk değil, İran'da daha önce de İran rejimine ait askeri mevzilere ve gizli tesislere saldırılar olmuştu.

Bu sefer saldırılar, İran'ın komşuları Suudi Arabistan, Irak ve BAE'ye yönelik saldırganlığı sırasında kullandığı aynı taktikle, insansız hava araçları ve tabii ki seyir füzeleri ile gerçekleştirildi.

Bu seferki saldırılar, İran'ın derinliğini, İsfahan ve Karaj'ı hedef aldı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İran içindeki "gizemli" saldırılardan genellikle İsrail sorumlu tutulur. İran'ın Natanz'daki nükleer tesisine ve İran nükleer projesinin manevi babası Fahrizade suikastı gibi diğer hedeflere karşı çeşitli saldırıların gerçekleştiği 2020'den 2022'ye kadarki yıllar boyunca hep İsrail sorumlu tutuldu.

İsfahan'daki son saldırıların arkasında bile İsrail Mossad'ının olduğu söyleniyor.

Gerçek şu ki, İsrail de bu suçlamalardan aklanamaz. Eski ABD dışişleri bakanı Mike Pompeo son kitabında, İran gizli nükleer arşivinin çalınmasının Mossad unsurlarının işi olduğunu, doğrudan Amerikalıların ve bizzat kendisinin desteğini aldıklarını itiraf etti.

İran'ın suçlamaları, bazı seslerinin gösterdiği gibi bu kez Suudi Arabistan'ı bile es geçmedi. Ancak yeni olan, İran sahnesine yeni bir oyuncunun girişiydi. O oyuncu da Ukrayna, evet, Ukrayna!

Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Danışmanı Mihaylo Podolyak, pazar günü yaptığı açıklamada, İsfahan'daki İran mevzilerinin hedef alınması ülkemizdeki savaşla doğrudan ilgili dedi.

Sözlerini İran'a yönelttiği bir tweet ile şunu da ekledi:

Sizi uyardık ve savaşın mantığı acımasızdır.


Ukraynalı yetkilinin sözlerinin doğruluğunu, imalarında ciddi olup olmadığını, İsfahan'a yönelik saldırılar özellikle de Kiev'in Tahran'ı Ukrayna arenasını vurmak için Moskova'ya temin etmekle suçladığı insansız hava araçları silahıyla gerçekleştirildiği için bunun, İran rejimine karşı bir tür psikolojik savaş mı olduğunu bilmiyoruz.

Ancak New York Times, İsfahan'daki bölgeleri hedef alan İHA'ların İran'ın içinden kalktığına inanıldığını belirtti.
 


İsfahan ve Karaj'daki askeri hedeflere yönelik saldırının kaynağı ne olursa olsun bu, İran rejiminin düşman çemberinin genişlediği, bazı Batılı tarafların İran'daki yönetici zümrenin "evcilleştirilmesi" üzerine bahislerinin imkânsız değilse de zor olduğu, bu zümrenin geri dönüş çizgisini aştığı ve tüm dünya barışı için bir tehdit kaynağı haline geldiği anlamına geliyor.

İsrail'den, Ukrayna'dan, içerideki gruplardan ve belki gelecekte ABD'nin kendisinden olsun bu saldırılar devam edecek.

Tahran medyası ne kadar ülkesinin bundan etkilenmediğini iddia etse de "Jerusalem Post" gazetesinin Batılı istihbarat kaynakları ve yabancı kaynaklardan aktardığı haberine göre İran'ın bu iddialarına rağmen İsfahan'daki saldırı başarılıydı.

Sözün özü; İran kitabının önceki bölümler gibi olmayan yeni bir bölümüyle karşı karşıyayız.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Asasmedia

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU