Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Bugün Erdoğan'ı destekleme kararı alsak sabah erkenden tahliye edilirim ve Cumhurbaşkanlığı helikopteriyle Saray’a götürülürüm, öğlen yemeğini de orada yerim" dedi.
Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Demirtaş, gazeteci Cansu Çamlıbel’in sorularını yanıtladı.
Çamlıbel’in T24’te yayımlanan söyleşisinde Demirtaş’a “Ben istesem bir günde buradan çıkarım, ama onurumu yitirerek, boyun eğerek çıkmış olurum ki, öyle bir şey yapmaktansa burada ölmeyi tercih ederim” şeklindeki ifadesine açıklık getirmesini istedi.
Demirtaş, şunu söyledi:
Evet, dediğiniz gibi bugün Erdoğan'ı destekleme kararı alsak sabah erkenden tahliye edilirim ve Cumhurbaşkanlığı helikopteriyle SARAY götürülürüm, öğlen yemeğini de orada yerim herhalde. Ama ben buraya kendim olarak girdim ve de öyle çıkacağım. İlk yemeğimi de evimde yiyeceğim, küçük kızıma sözüm var.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Demirtaş ayrıca şunları söyledi:
HDP gibi demokratik siyasetin TBMM'deki bir temsilcisi ile görüşmeye cesaret edemeyenler, Türkiye'nin yüz yıllık sorunlarını çözmeyi garanti edemezler. Bu saçma sapan fobinin aşılması lazım artık. Size uç bir değerlendirme gibi gelebilir ama önümüzdeki aylarda Erdoğan, HDP ile kameralar önünde görüşmeyi önerirse kimse şaşırmasın.
Müzakerenin nasıl olacağına elbette HDP yönetimi ile muhatapları beraber karar verecekler fakat bu öyle gizemli bir süreç olmaz.
Bana kalırsa yapılması gerekenler şunlar: Millet İttifakı'nın altı bileşeni ikişerli gruplar halinde üç heyet ile kendileri dışındaki tüm siyasi partileri, meslek odalarını, sendika konfederasyonlarını, kadın örgütlerini ziyaret ederek ortay aday konusunda görüş alabilirler. En demokratik yönetimi esas almaları ortak adayın belirlenme sürecini kolaylaştırır, meşruiyetini ve desteğini artırır.
Ama gördüğüm kadarıyla böyle bir yöntemi tercih etmeyecekler. Altı lider oturup kendi aralarında bir aday belirleyecek gibi duruyor. Bu yöntemin sağlıklı olduğunu düşünmüyorum.
Altılı Masa’nın kendi başına belirleyeceği aday Millet İttifakı'nın adayı olur, o adayın ortak adaya dönüşmesi de kolay olmaz. Dolayısıyla Millet İttifakı adayını açıklamadan önce HDP dahil siyasal, toplumsal muhalefetin görüş ve önerilerini alınırsa bu, ön açıcı bir girişim olur. Aday bu yöntemle belirlendikten sonra da adayın kendisi, yine bu kesimleri ziyaret ederek hepsiyle demokratik ilkeler konusunda uzlaşma arayışına girer. HDP ile de bu çerçevede açık bir görüşme yaparak uzlaşma arar.
Görüşmelerde HDP’nin gizli bir gündemi ya da ajandası olacak değil. Tüm talepler ve beklentiler Türkiye toplumunun tamamının, 85 milyonun ortak çıkarını, yararını gözeten ilkeleri içeriyor. Eğer HDP ile Millet İttifakı'nın adayı arasında yürütülen müzakere, ki o müzakereyi yarım günde tamamlamak mümkün, uzlaşmayla sonuçlanırsa HDP kendi yetkili kurullarında tartışarak ortak adayı destekleme kararı alabilir.
HDP'nin Millet İttifakı’nın adayının ziyaretinde önüne koyacağı şey, 2021 Eylül’ünde açıkladığı 11 maddelik tutum belgesidir. Bu tutum belgesine bakılmasını öneririm. Bu tutum belgesindeki hangi maddeye neden karşı çıkılabilir ki?
Tabii tüm bu süreçlerin Emek ve Özgürlük İttifakı ile de açık ve şeffaf şekilde yürütülmesi gerekir.
Son olarak şunun altını çizeyim, bunlar benim kişisel önerilerimdir. Bu önerileri HDP adına yapmıyorum, sadece yol göstermeye çabalıyorum. Bu şekilde anlaşılırsa daha doğru olur.
Söyleşinin tamamını BURADAN okuyabilirsiniz.
T24