Asif Shazad, Fayaz Bukhari
Hindistan Başbakanı Narendra Modi ulusa yaptığı açıklamada, Keşmir'i "terörizm ve ayrılıkçılıktan" kurtarmak için, Himalayalardaki bu tartışmalı bölgenin eyalet ve özel anayasal statüsüne son verdiğini açıkladı.
Modi'nin Hindu liderliğindeki milliyetçi hükümeti, Pazar gecesinden bu yana halkının çoğunluğu Müslüman olan Keşmir'de benzeri görülmemiş bir güvenlik tecridi uyguluyor. Bölgede iletişim neredeyse tamamen kesilirken, 500'den fazla insan gözaltına alındı.
Hindistan ve Pakistan, Keşmir'in bütünü üzerinde hak iddia etmekle beraber, her iki ülke de sadece bir kısmını kontrol ediyor. Onlarca yıldır Hindistan idaresinde olan kısımdaysa isyancılar Hint yönetimine karşı savaşıyor. Bu hafta Hindistan, bölünmüş haldeki bölgenin statüsünü eyaletten bölgeye indirgeyerek bölgenin karar alma gücünü sınırladı ve kendi anayasasına sahip olma hakkını elinden aldı.
Modi, karara dair ilk ulusal yayınında, resmi adı "Cemmu ve Keşmir" olan bölgedeki değişiklikleri "tarihi" diye niteledi. Herhangi bir detay vermemekle birlikte, bölge sakinlerine durumun yakında "kademeli olarak normalleşeceği" güvencesi verdi.
Modi, Keşmir halkının ulusun geri kalanıyla beraber aynı "ana akıma dahil edilmesinin" kalkınmayı hızlandıracağını, kamu ve özel sektörden yatırımlarla yeni istihdam yaratacağını söyledi.
Komşusu Pakistan'ı da eski düzeni, "bölge halkını Hindistan'a karşı kışkırtmak için bir silah gibi" kullanmakla itham etti.
Modi, bölgenin Hindistan Anayasası'nın 370 ve 35A maddeleri uyarınca sahip olduğu özel statüsünün sonlandırılmasına atıfla, "Bu yeni sistemde hepimizin Cammu Keşmir'i terörizm ve ayrılıkçılıktan kurtaracağına inancım tam" diye konuştu.
Modi, bu düşüncelerin "Cammu ve Keşmir'e terörizm, ayrılıkçılık, hanedancılık ve geniş çaplı yolsuzluk dışında hiçbir şey vermediğini" ve "ülkedeki bazı insanlarda ulus karşıtı duyguları kışkırtmak için Pakistan tarafından bir silah olarak kullanıldığını" söyledi.
Yeryüzündeki cennet olan Cammu ve Keşmir'imiz, bir kez daha kalkınmanın yeni zirvelerine erişecek ve tüm dünyayı kendisine çekecektir" diyen Modi sözlerini şöyle sürdürdü: "Vatandaşlar için yaşam kolaylığı artacak. Engel ve zorluk olmadan hak ettikleri tüm faydaları elde edecekler.
Pakistan, Hindistan'ın eylemine cevaben Yeni Delhi'yle olan diplomatik ilişkilerini düşüreceğini söyledi, Hindistan büyükelçisini sınırdışı etti ve Hindistan'la olan ana tren seferinden birini iptal etti. Pakistan hükümetinin basın açıklamasına göre, Başbakan İmran Han, Ulusal Güvenlik Komitesine, "Acımasız Hindistan ırkçı rejimini ve Keşmir'deki insan hakları ihlallerini gözler önüne sermek" için hükümetin tüm diplomatik kanalları kullanacağını söyledi.
Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmut Kureyşi de İslamabad'ın askeri bir eylem değerlendirmesi içinde olmadığını, bunun yerine siyasi ve hukuki seçenekleri göz önünde tuttuğunu ifade etti.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de Hindistan ve Pakistan’ı Keşmir’in statüsünü etkileyecek adımlar atmaktan kaçınmaya çağırdı. BM sözcüsü Stephane Dujarric, Guterres'in "Hindistan kontrolündeki Keşmir'de insan haklarını durumunu daha da kötüleştirebilecek kısıtlamalara dair haberlerden kaygı duyduğunu" belirtti ve Guterres'in "azami itidal" çağrısını yineledi.
Gözaltı haberlerini detaylara yer vermeden yayımlayan devlet radyosu All India Radio, çarşamba günü Keşmir'in Hindistan kontrolündeki Rajouri bölgesinde Hint ve Pakistanlı askerler arasında sınır çatışması yaşandığını söyledi. Bölgedeki birçok insan evinden dışarı çıkamıyor.
Aktivist Ali Muhammed, Yeni Delhi Televziyonu muhabirine, tıbbi yardım için dahi telefon kullanamadıkları için hasta ve yoksul insanları Srinagar'a (Keşmir'in Hindistan kısmındaki en büyük şehir) götürmek için ambulans organize ettiğini belirtti.
Aynı muhabire konuşan bir hasta da "Bu cehennem" dedi.
Modi'nin Ulusal Güvenlik Danışmanı Ajit Doval çarşamba günü, halkın büyük kısmının Hint yönetimine karşı çıktığı, ülkenin Müslüman çoğunluklu tek eyaletinde hukuk ve asayiş durumunu değerlendirmek için Keşmir'i ziyaret etti. 1989'da başlayan ayaklanma ve sonrasında Hindistan'ın müdahalesi 70 binden fazla insanın ölümüne neden olmuştu.
Tecride karşı Hindistan Yüksek Mahkemesi'ne de başvuru yapıldı. Muhalefetteki Kongre Partisi aktivisti Tahsin Punavalla, Keşmir'deki sokağa çıkma yasağı ve -telefon hatlarının, internet ve haber kanallarının engellenmesi dahil- diğer kısıtlamaların derhal kaldırılmasına ilişkin başvurusunu Yüksek Mahkeme'ye teslim etti.
Punavalla ayrıca, Ömer Abdullah ve Mehbuba Müfti dahil gözaltındaki Keşmir liderlerinin de derhal serbest bırakılmasını talep etti.
Hindistan tarafından yapılan ve Pakistan'ın adımlarının esefle karşılandığı belirtilen basın açıklamasında ise, "Bu eylemlerin ardında yatan amaç açıkça ikili ilişkilerimize dair tüm dünyaya endişe verici bir tablo sunmaktır" denildi.
Dışişleri Bakanlığı, "sınır ötesi terörizmini haklı çıkarmak için bu tür hassasiyetleri kullanan" Pakistan'ın adımlarının şaşırtıcı olmadığını söyledi.
Hindistan'ın Keşmir'deki adımlarını içişleri meselesi olarak tanımlayan açıklama, Pakistan'ın kararını gözden geçirmesini ve normal diplomatik kanalların korunmasını istedi.
Pakistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Muhammed Faysal ise, Hindistan'ın eylemine karşılık olarak yetkililerin Uluslararası Adalet Divanı'na başvurma seçeneğini değerlendirdiklerini açıkladı. Hindistan'ın insanları evlerinde kalmaya zorlayarak "Keşmir'i dünyanın en büyük hapishanesine çevirdiğini" söyleyen Faysal, iletişim kesintisini ve güvenlik sınırlaması uygulamalarını kınadı.
Faysal, "Panik içinde bu tür eylemlere başvuruyorlar" dedi:
İçinden nasıl çıkacaklarını bilmedikleri bir işe giriştiler.
Faysal ayrıca, Hindistan muhalefetinin ve medyasının bile Keşmir'deki adımlara karşı olduğunu belirtti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Pakistan'ın geçmişte Hindistan'la diyalog kapısını asla kapatmadığını belirten Faysal, Hindistan'ınsa İslamabad'ın bu tür önerilerine hiçbir zaman olumlu yanıt vermediğini ifade etti. Faysal "Şimdi ne istediklerini sadece kendileri söyleyebilir" diye konuştu.
İslamabad Hükümeti ayrıca, Keşmir'de yaşayan insanlara ve "kendi kaderini tayin haklarına" diplomatik, siyasi ve ahlaki destek vereceğini açıkladı. Hükümet ayrıca,BM'den, kararını geri alması için Hindistan'a baskı uygulamasını isteyeceğini de ifade etti.
Keşmir'in Pakistan bölgesinde, sınır köylülerinin daha güvenli bölgelere gitmek için hükümetten talimat beklediği Kontrol Hattı boyunca tedirgin bir bekleyiş hakim. Köylülerin bazıları çoktan komşu kasabalara gitti bile.
Bağımsızlıktan bu yana Hindistan ve Pakistan arasındaki üç savaşın ikisi Keşmir'in kontrolü için gerçekleşti. İlk savaş, Keşmir'i bölünmüş hale bırakan ve bölge halkına Keşmir'in geleceğinin BM destekli bir referandumla belirleneceğini vadeden BM arabuluculuğundaki ateşkesle sonlanmıştı.
Reuters
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/news
Independent Türkçe için çeviren: Kerim Çelik
© The Independent