The Last of Us'ın arkasındaki gerçekler: Zombi mantarı, içten çürüterek beyni ele geçiriyor

Aniden ortaya çıkan bir başka mantar türü, geçmişte insana bulaşmaya başlamıştı

Çok konuşulan dizinin ilk bölümü 15 Ocak 2023'te yayımlandı (HBO)

HBO'nun yeni dizisi Last of Us, "zombi mantarı" fikrine ilgiyi artırdı.

Aynı adı taşıyan popüler video oyunundan uyarlanan dizi, bir parazit mantarın insanları enfekte ederek canavarlara çevirdiği bir zombi pandemisini konu alıyor.

2019'dan beri dünyayı kasıp kavuran koronavirüs pandemisinin halen devam etmesi ve dizide konu alınan parazitin aslında gerçek olması izleyicilerin aklında soru işaretleri yaratıyor: Bu senaryo bir gün gerçek olabilir mi?

Zira Last of Us'ın konusu, aslında halk arasında "zombi mantarı" diye bilinen ve Latince adı Ophiocordyceps olan gerçek bir parazit grubuna dayanıyor.

Canlıları içeriden öldürüyor

Bu mantar cinsi, doğada genellikle böcekleri enfekte ediyor. Parazit, bulaştığı böceği içeriden çürütüyor ve sonunda zihnini ele geçiriyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bu sayede parazit, böcek öldüğünde tamamen enfekte olmuş sinir sisteminin kontrolünü ele geçirerek, ölü hayvanı hareket ettirebiliyor.

Mantarın bu ölü böceği hareket ettirmesinin sebebi ise daha fazla yayılabilmek. Hayvanı böcek popülasyonun fazla olduğu bölgelere sürerek başka böcekleri de enfekte edebilme olasılığını artırıyor.

The Last of Us'ın yaratıcısı Neil Druckmann, Ophiocordyceps unilateralis adlı mantar türünün bir karıncaya bulaştığı ve sonunda onu zombi böceğe dönüştürdüğü bir belgeselden ilham aldığını açıklamıştı.

45 milyon yıldır evrimleşiyor

ABD'deki New York Botanik Bahçesi'nde asalak mantarlar uzmanı João Araújo, bu parazitlerin yaklaşık 35'inin böcekleri zombiye dönüştürdüğünü ifade ediyor.

Enfeksiyonun ilk belirtileri anormal ve düzensiz davranışlar. Bu süreçte parazit, böceğin davranışlarının kontrolünü ele geçirmek için beyin çevresinde mantar hücreleri yetiştiriyor.

Ancak bilim insanları mantarın bu süreci bir kimyasal salarak mı yoksa böceğin DNA'sını değiştirerek mi yürüttüğünü henüz bilmiyor.

 


Çünkü parazitin çok köklü bir tarihi var. Daha insanlar ortaya çıkmadan önce böceklerle birlikte evrimleşmeye başladı.

Araújo, "Hipotezimiz, yaklaşık 45 milyon yıldır birlikte evrim geçirdikleri yönünde" diyor.

İnsana bulaşır mı?

Bu noktada akla "Ophiocordyceps mantarları insana bulaşır mı?" sorusu geliyor. Bilim insanlarına göre cevap şimdilik, "Hayır".

Mantarın herhangi bir sıcakkanlı hayvanı enfekte edebilecek yeteneğe sahip olması için ciddi bir evrimsel süreçten geçmesi gerekiyor.

Araújo, "Mantar memelileri enfekte etmek isteseydi, bunun için milyonlarca yıllık genetik değişiklikler kazanması gerekirdi" ifadelerini kullanıyor.

Bu mantar grubundaki her bir tür, belirli bir böceğe uyacak şekilde evrimleşti. Yani enfekte edebilecek şekilde evrimleştikleri böcek dışındaki organizmalar üzerinde çok az etkileri var.

Örneğin, Tayland'daki bir karıncayı veya örümceği enfekte etmek üzere evrimleşen bir Ophiocordyceps mantarı, ABD'deki farklı bir karınca ya da örümcek türünü bile enfekte edemiyor.

ABD'deki Central Florida Üniversitesi'nden mantar genetikçisi Ian Will, konuyla ilgili şu ifadeleri kullanıyor:

Bir karınca türünden insana sıçraması kesinlikle bilim kurgu.

Mantarların havadan bulaşması mümkün

Bunun yanı sıra Ophiocordyceps mantarlarının aynı anda insanın  hem beynini hem de sinir sistemini enfekte edebilmesi için önce (bir böceğinkinden çok daha gelişmiş olan) bağışıklık sistemini alt etmesi gerekiyor. Bunun üstesinden gelmesi için de yine binlerce yıl boyunca evrim geçirmeli.

   Birleşik Krallık'taki Birmingham Üniversitesi'nden İmmünoloji Doçenti Rebecca A. Drummond'a göre,  mantar enfeksiyonlarının çoğu diğer bulaşıcı hastalıklardan farklı.  Çünkü enfekte bireyler başka kişileri her zaman enfekte edemiyor.  Bunun nedeni de çoğu mantar enfeksiyonunun, yalnızca bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde ortaya çıkması.  

"Örneğin birçok ciddi mantar enfeksiyonu, havadaki mantar sporlarını teneffüs ettikten sonra akciğerlerde başlıyor. Ancak, her birimiz her gün yüzlerce mantar sporunu solumamıza rağmen, neredeyse hiç hastalanmıyoruz çünkü bağışıklık sistemimiz sporları yok etmede epey etkili" diyen bilim insanı sözlerini şöyle sürdürüyor:  

Ayrıca mantarların ciğerlerimize girdikten sonra havadaki sporları üreteceğine dair de çok az kanıt var. Yani mantar sporlarını soluyabilsek de muhtemelen onları dışarı veremeyiz.

HBO maskelere sıcak bakmadı: Isırıkla mantar bulaşır mı?

Zombi mantarları da doğada sporlarını havaya saçarak bulaşıyor. Böceklerin davranışlarını manipüle eden parazit, böceğin var gücüyle bir ağaç dalına tutunmasını ve burada mantarın sporlarını yayabileceği şekilde gelişmesini sağlıyor.

Gövdeden ayrılarak etrafa saçılan sporlar, şanssız bir böceğin üzerine konuyor ve burada mantar hücreleri oluşturmaya başlıyor.
 

Ophiocordyceps_caloceroides.jpg
Fotoğrafta bir tarantulayı enfekte etmiş Ophiocordyceps caloceroides türü bir mantar görülüyor. Bu aşamada mantar, örümceğin dokularını tüketmiş ve spor üretmeye başlamış durumda (Wikimedia Commons)


The Last of Us'ın oyun versiyonunda da mantarlar sporlar tarafından taşınıyor. Ancak aynı zamanda enfekte zombilerin ısırıkları da bulaşmayı sağlayabiliyor.

Dizide ise sporlar kısmı tamamen gözden çıkarılarak, mantarın yalnızca ısırıklarla bulaştığı bir senaryo uygulanıyor. Dizinin yaratıcıları, maskelerin karakterlerin yüzlerini ve seslerini gizleyeceği gerekçesiyle HBO'nun sporla yayılma ihtimalini senaryodan çıkardığını söylemişti.

Gerçekte mantar enfeksiyonlarının ısırıklar yoluyla bulaşması söz konusu değil. Ancak Sporotrikoz cinsinden bazı mantarlar söz konusu olduğunda, sporlar bir diken veya çam iğnesi aracılığıyla canlıların derisinin altına yerleşebiliyor.
 

FnH6c9PXEAEsoTU.jpg
Dizi ilk mantar enfeksiyonlarının ortaya çıkmasından 20 yıl sonrasını konu alıyor (HBO)

 

İnsanları etkileyen bileşikler üretebiliyorlar

Ophiocordyceps mantarlarının en azından yakın zamanda insanlara sıçraması mümkün görünmese de halihazırda ürettikleri bir bileşik memelileri etkileyebiliyor.

Örneğin, Beckerson şu anda Ophiocordyceps tarafından üretilen ve kontamine tahılları yiyen ineklerde titremeye neden olan bir molekül üzerinde çalışıyor. Bu tür araştırmaların gelecekte davranış bozuklukları için daha iyi ilaçlara öncülük etmesi umuluyor.

"Ophiocordyceps'in ürettiği bazı bileşiklerin insanları etkilemesi mümkün" diyen Beckerson, sözlerini şöyle sürdürüyor:

Elimdeki, hem böcekleri hem de memelileri etkileyebilen bir kimyasal örneği. Ayrıca büyüleyici mantarlara yönelik bilimsel araştırmaların değerini gösteriyor.

Artan sıcaklıklar tehlikeyi büyütüyor

Last of Us'ın bir diğer ilginç yönü de zombi mantarı pandemisinin iklim krizi yüzünden şiddetlenmesi. Dizide, küresel sıcaklık artışı mantarın mutasyona uğramasına ve nihayetinde insanları enfekte edecek hale gelmesine neden olmuştu.

Will'e göre de "sıcaklığın mantar enfeksiyonlarında rol oynadığı fikri kesinlikle mantıklı".

Bu asalak mantarlar en azından şimdilik insanlar için bir tehdit olmasa bile Dünya'da daha milyonlarca mantar türü var. Üstelik bunların yüzlercesinin insanlar için tehlikeli olduğu biliniyor.

Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden bulaşıcı hastalıklar uzmanı Shmuel Shoham, insanın vücut sıcaklığının halihazırda birçok mantar türü için fazla olduğunu belirtiyor.

"Dünya ısınırken, çevre sıcaklığı ve insanın vücut sıcaklığı arasındaki farkın azalacağına dair endişeler var" diyen bilim insanı, şöyle ekliyor:

Bu dışarıda daha sıcak ortamlara dayanacak şekilde evrimleşen mantarların insan vücudunda da hayatta kalabilmesini kolaylaştıracaktır.

Hollanda'daki Utrecht Üniversitesi'nde Ophiocordyceps üzerine çalışan doktora sonrası araştırma görevlisi William C. Beckerson da, "Bu açılış sahnesinin bilimsel doğruluğundan çok etkilendim. Küresel ısınmanın dolaylı sonuçlarından biri gerçekten de yeni mantar patojenlerinin ortaya çıkması" diyor:

Gezegen ısınmaya devam ettikçe, daha fazla mantar enfeksiyonu vakası göreceğiz.

 

 

Aniden ortaya çıkan mantar türü, insana bulaşmaya başladı: 42 dereceye kadar dayanıyor

Bilim insanları, Latince adı Candida auris olan bir mantar türünün ısınma nedeniyle insanları enfekte edebilir hale geldiğini daha önce görmüştü.

2007'ye kadar tespit edilememiş olan bu mantar, 2011 ve 2012'de aniden üç farklı kıtada bulunmuştu.

Johns Hopkins Halk Sağlığı Okulu'ndan bulaşıcı hastalık uzmanı Arturo Casadevall, "Birdenbire ortaya çıktı" diyor:

Bizce bu mantar hep oradaydı ve yıllar geçtikçe daha yüksek sıcaklıklara adapte oldu.

ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, mantarın enfekte ettiği hastaların yüzde 30 ila 60'ının öldüğünü tahmin ediyor.

42 dereceye kadar dayanabilen bu patojen özellikle de hastanelerde ve bakım evlerinde hızla yayılarak, bağışıklık sistemi zayıf kişilerde ciddi enfeksiyonlara neden oluyor.

Candida auris'in neredeyse aynı anda üç kıtada ortaya çıkması da, ısınan iklimin mantarın yayılmasına katkıda bulunmuş olabileceğini düşündürüyor.

Beyin enfeksiyonları

İnsanların davranışlarını kontrol etme yeteneğine sahiğ olmasa da beyni enfekte edebilen mantarlar da mevcut. Hatta bunlar en ölümcül mantar enfeksiyonları arasında yer alıyor.

Doç. Dr. Drummond'a göre bu tür enfeksiyonların çoğu, Cryptococcus neoformans adlı bir mantardan kaynaklanıyor. C. neoformans insanlarda menenjite sebebiyet veriyor.

"Her yıl yaklaşık 100 bin kişi bu hastalıktan ölüyor" diyen Drummond, şöyle devam ediyor:

Başka hiçbir mantar enfeksiyonu insanlarda daha fazla ölüme neden olmuyor.

"Mantara karşı daha az tedavi var"

Mantar kaynaklı ciddi enfeksiyonların görüldüğü insanların sayısı son 50 yıldır istikrarlı bir şekilde artıyor. Drummond'a göre bu, endişe verici çünkü mantar enfeksiyonlarına (diğer enfeksiyon türlerine kıyasla) karşı geliştirdiğimiz tedavilerin sayısı daha az.

Mantarlar kendi vücudumuza benzer biyokimyaya sahip. O yüzden de antifungal ilaçları geliştirmek zor.

Hücrelerinde bir çekirdek ve genellikle organeller içeren canlılar grubuna ökaryot adı veriliyor. Mantarlar da tıpkı hayvan hücreleri gibi ökaryot. Bu yüzden bakterilerden çok daha karmaşıklar.
Bakteriler, virüsler ve mantarlar arasında yapı olarak hayvanlara en çok benzeyenler de yine mantarlar.

"Enfeksiyon, mantar önleyici ilaçlarla tedavi edilebilir olsa da, bunlar pahalı" diyen Drummod, şu ifadeleri ekliyor:

Bu ilaçlara ihtiyaç duyan hastalar, tedaviyi karşılayamayabilir.

Kedi paraziti insanın siyasi görüşlerini belirleyebiliyor

Bu noktaya dek mantarların insanların davranışlarını etkileme yeteneğine sahip olup olmadığına dair tartışmaları aktardık. Ancak halihazırda insanın da aralarında yer aldığı bir dizi memelinin zihnini kısmen kontrol edebilen parazitler de mevcut.

Örneğin, Latince ismi Toxoplasma gondii olan tek hücreli bir parazitin insanların siyasi tercihlerinin şekillenmesinde bile rol oynadığı biliniyor.

Genellikle aşısız kedilerin kumundan insanlara bulaştığı için "kedi paraziti" diye de anılan bu organizma, dünya nüfusunun en az üçte birini enfekte etmiş durumda.

 

Independent Türkçe, National Geographic, Futurism, Forbes, Psypost, Inverse, Marina Hospital, The Conversation, Washington Post

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU