Amerikalı milletvekili Santos seçmenlerini ve muhaliflerini şaşırtıyor: "Hayatı yalan"

George Santos, Nazilerden kaçan dedeleri, 11 Eylül saldırılarında ölen annesi ve Brezilya’daki dolandırıcılık zanlısı hakkında bir hayat hikayesi uydurdu

Santos'un muhalifleri, yalanlarının ortaya çıkmasına rağmen onun kalma konusundaki ısrarını "siyasi küstahlık" olarak görüyor / Fotoğraf: AFP

ABD Temsilciler Meclisi, Cumhuriyetçi lider Kevin McCarthy'nin meclis başkanı seçilmesi üzerine günlerdir şahit olduğu bölünme halinden dolayı medyanın yoğun spot ışıklarının hedefinde.

Bu kaosun ortasında aynı ışıklar, parlamentonun yeni üyesi George Santos'a yönelmekten de geri durmadı.

Santos bir hayat hikayesi uydurduktan ve The New York Times gazetesinin haftalar önce ifşa etmesiyle bir federal soruşturma başlatılmasına neden olan bir yalanlar sarmalının kahramanı olduktan sonra kameralar onu, geniş salonda sessiz ve tek başına bir haldeyken buluyor.

Ama hayat hikayesi üzerinde oynadığını itiraf eden Santos, meclisteki üyeliğini bırakmaya niyetli görünmüyor.

Cumhuriyetçiler de istifa etmesi için ona henüz baskı yapmış değiller.

Peki, hikayesi ne ve niçin şimdi daha önemli görülüyor?


Siyasi olarak dışlanmış

New York şehrinden yeni seçilen Cumhuriyetçi Milletvekili George Santos'un itiraf ettiği yalanlar sarmalı, The New York Times gazetesinin birkaç hafta önce ABD Temsilciler Meclisi'nin yeni üyesinin kendisine bir hayat hikayesi uydurduğunu ifşa etmesinden sonra sürekli olarak dikkat ve ilgi odağı haline geldiğinden beri Santos'u, siyasi ve toplumsal olarak dışlanmış bir konuma sürükledi.

Santos, gerçekdışı olarak, dedeleri Nazilerden kaçan bir Yahudi olduğunu, annesinin 11 Eylül saldırılarında öldüğünü, yüksek öğrenim görüp saygın finans kuruluşlarında çalıştığını, birkaç mülkün sahibi olup evcil hayvanlar için bir hayır kurumu kurduğunu iddia etti. 

Ancak önemli bir demokratik eyalette başarıya ulaşan genç Cumhuriyetçilerden biri olarak ismini duyuran 34 yaşındaki Santos, kendisinin suç işlemediğini, sadece kendisini güzel göstermekte olduğunu ve kimseye zarar vermediğini düşünüyor.

Bundan dolayı New York Post gazetesine yaptığı açıklamada Kevin McCarthy'nin meclis başkanlığına seçilmesinden dolayı süregelen kaos nedeniyle henüz yemin edemese de Temsilciler Meclisi'ndeki görevini tamamlayacağını belirtti. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Siyasi kargaşa

Geçen kasım ayında Long Island ve Queens bölgesinden koltuk kazanan ve böylece Cumhuriyetçilerin Temsilciler Meclisi'nde dar bir çoğunluk elde etmesine yardımcı olan Santos adaylığını, kendisinin "Amerikan rüyasının tam olarak ete kemiğe bürünmüş hali" olduğu fikri üzerine inşa etti.

Bu da onun seçim bölgesinde siyasi bir kargaşaya sebep olarak Demokrat rakibini, Santos'un istifa etmesini ve hakkında soruşturma yapılmasını talep etmeye itti. 

George Santos kendini, Brezilyalı iki göçmenin oğlu, Temsilciler Meclisi'nde koltuk kazanan ilk Cumhuriyetçi eşcinsel ve New York şehrinde bir devlet üniversitesinden mezun olduktan sonra 13 mülkten oluşan bir emlak portföyü ve 2500'ten fazla kedi ve köpeği kurtaran bir hayır kurumu ile Wall Street'te deneyimli bir finansçı ve yatırımcı haline gelmiş biri olarak takdim etti. 


İddiaların aslı

Ancak The New York Times gazetesi ile Amerikalı başka basın organları, ABD ve Brezilya'daki kamuya açık belgeler ve mahkeme kayıtlarının yanı sıra, Santos'un seçim kampanyası sırasında öne sürdüğü iddiaları doğrulamaya yönelik çeşitli çabalara başvurarak onun, seçmenlere pazarladığı hayat hikayesinin önemli bir bölümü hakkında yankı uyandıran bir skandalı ortaya çıkardı.

Nitekim Santos'un hayat hikayesinde ve seçim kampanyasında adını geçirdiği, Wall Street'in önde gelen iki şirketi Citigroup ve Goldman Sachs'ın ellerinde, Santos'un çalışma kaydı olmadığı ortaya çıktı. 

Santos'un 2010 yılında mezun olduğunu söylediği Baruch College yetkilileri, onun adı ve 22 Temmuz 1988 şeklindeki doğum tarihi ile eşleşen bir kayda rastlayamazken Federal Vergi İdaresi de Santos'un evcil hayvanlar için kurduğu hayır kurumunun vergiden muaf durumda olduğuna dair bir kayıt bulamadı.

Aynı şekilde ne New York ne de New Jersey'deki başsavcılık, bir hayır kurumu olarak Evcil Hayvan Arkadaşlar Kurumu kayıtlarını bulamadı. 

Eşcinsel olan Santos ayrıca, geçen ay halka açık bir radyo röportajında 4 çalışanının, 2016 yılında Florida eyaletindeki Orlando'da eşcinsel gece kulübüne yapılan silahlı saldırıda öldüğünü, bu öldürücü kitlesel hadiseye dair trajik anılara sahip olduğunu da iddia etti.

Ancak New York Times gazetesi 49 kurbandan hiçbiri ile Santos'a bağlı şirketler arasında bir bağlantı bulamadı. 


Sahte efsanevi varlık

Daha önce Santos defalarca, aşırı yoksulluk içinde doğup büyüdüğünü söyleyerek siyaset dışındaki başarısını bir Amerikan rüyası örneği olarak gösterdi.

Nitekim sadece bu ülkede bir insan, mütevazı Jackson Heights'ta bodrum katındaki bir apartman dairesinden çıkıp başarılı bir iş adamı, ardından ABD Kongresi'ne aday olabilir.  

Bununla beraber bazı yerel gazeteler seçimlerden önce Santos hakkında şüphe dolu sorgulamalarda bulunarak onu "sahte efsanevi varlık" olarak niteledi. 

Santos hakkındaki şüphelerin bir sebebi, servet sahibi olduğunu düşündüren mali beyannameleriydi.

Ara seçimler sırasında kampanyasına 700 bin dolardan fazla borç verdi, son iki yılda diğer adaylara binlerce dolar bağışladı ve vergi beyannamelerinde maaşını 750 bin dolar ve şirketi Defolder hakkında 1 milyondan fazla kar bildirdi. 

Bununla beraber şirketin kamuya açık bir internet sitesi veya LinkedIn'de sayfası yoktu ki bu da ortada gizemli bir şey olduğunu düşündürüyor.

Ancak Santos, seçim kampanyasının internet sitesinde Defolder'ı, 80 milyon dolarlık varlığı yöneten "aile şirketi" olarak tanımlayıp Kongre'ye yaptığı mal varlığı beyanında da yatırım fonları ile zengin yatırımcılar arasında irtibat kuran bir danışmanlık şirketi olarak tarif etti.

Santos'un beyanlarında herhangi bir müşteri ifşa edilmese de bu açıklama, şayet böyle müşteriler varsa, müşteri güvencesinin ihmal edilmesinin sorun oluşturabileceğinden ötürü seçim yasası uzmanlarını dehşete düşürdü.

Santos şirketini emlak sahasında bir aile serveti olarak nitelese de ne kendisi mal varlığının kayıtlarını ortaya koydu ne de New York Times'ın soruşturmaları bunu açığa çıkarabildi.


Brezilya suçu

Bunlara ek olarak Santos, 2008 yılında, Brezilya'daki Rio de Janeiro dışında kalan Niteroi şehrinde işlenen bir dolandırıcılık suçuna ilişkin yenilenen bir soruşturmayla karşı karşıya.

Annesinin hastalarından birinin çek defterini çalıp onu dolandırarak 131.363 dolar değerinde elbise ve ayakkabı satın alan Santos'un nerede olduğu, ABD'de seçileceği haberi duyulana kadar, savcılar tarafından yıllardır bilinemiyordu. 

Santos 2010 yılında, 19 yaşındayken suçu itiraf etmesine rağmen, New York Post gazetesine ne ABD'de ne Brezilya'da ne de dünyadaki herhangi yargı yetkisi altında suçlu olmadığını söylemişti.

Ancak New York Times gazetesinin ortaya çıkardığı gerçeklere, Santos'un şahsi mali beyanları hakkında önemli bilgilerin ihmali ve Brezilya'daki çek dolandırıcılığıyla ilgili suçlamalar da dahil ki bunlar, Temsilciler Meclisi'ndeki görevine başlar başlamaz onun için ahlaki ve belki de yasal zorluklar yaratabilir. 


Artan baskılar

Santos, Meclis'teki anayasal yeminini etmeden önce bile aleyhindeki baskılar artıyor.

Nitekim aynı seçim bölgesinin eski temsilcisi Thomas Suozzi'ye göre Santos, çoğu seçmene, mümkün olmadığını düşündürecek ölçüde bir hayat hikayesi uydurmakla çizgiyi aştı, Kongre'de kalmakta ısrarcı olursa da bu büyük bir ayıp olacaktır.

Suozzi, Santos'un gönüllü olarak istifa edeceğine dair bir işaret olmadığı için, kendi ifadesiyle, siyasi küstahlık duygusunun artmasından ötürü üzüntü duyduğunu belirtti. 

New York'taki federal başsavcıların başlattığı soruşturmalara ek olarak Amerikan gazeteleri de Santos'un dosya ve belgeleri ile pek çok iddiasına ilişkin yakın zamanda bitmeyecek gibi görünen incelemesini sürdürüyor.

Bu bağlamda Washington Post gazetesi başka bir açıya ışık tutuyor:

Amerikan medyası ile siyasi rakipler, geçen ay New York Times tarafından ifşa edilmeden önce, küçük bir yerel gazetenin konuya dair yaptığı uyarıları neden dikkate almadı?

Eylül ayında The North Shore Leader adlı bir gazete Santos'un servetinin 2020'de neredeyse sıfırken bundan iki yıl sonra açıklanamayan bir şekilde 11 milyon dolara yükselmesi hakkında uyarıcı bilgiler yayımlamıştı. 

Yazı İşleri Müdürü Maureen Daly'nin yazdığı yazı başka tuhaflıklara da işaret ediyordu.

Şöyle ki;

Santos mali beyanlarında ABD'de herhangi bir gayrimenkul varlığı göstermiyor; halbuki iki büyük malikaneye sahip olduğunu defalarca iddia etti.

Üstelik seçim kampanyasının kayıtları, iddia edilen bu servete sahip bir adamı karşımıza çıkarırken o ve eşi, Queens'te bir evde kiracı olarak yaşıyorlar. 


Yerel gazetelerin önemi

Personelleri, yarı zamanlı çalışan ve çoğu yerel zengin topluluklara mensup emekli ve öğrencilerden oluşan yerel Leader gazetesinde ilk kez açığa çıkmasına bakarak Santos'un hikayesinin bu dönemde Amerikan medyasının manşetlerinde yer alması beklenirdi.

Zira personelin mevcut özellikleri onlara yerel siyasi söylentilere erişim imkanı sağlıyor. Ancak görünen o ki haber ekonomilerinin yıkımı nedeniyle on yıllardır çökmüş halde olan bu sistem, bu defa tamamen başarısız oldu. 

Bununla beraber bu tecrübe, Washington Post'un ifadesiyle, yerel basın organlarının desteğinin ne kadar önemli olduğunu gözler önüne serdi.

Leader gazetesinin raporları, haber yayınlayan gazetelerin sayılarının geçmişe oranla azalması sebebiyle boşluğa düşmüş olabilir.

Nitekim resmi istatistikler, gazeteci sayısının 2005'ten bu yana yüzde 60 oranında azaldığına işaret ediyor. 

Northwestern Üniversitesi Medill Gazetecilik Okulu'nda bu yıl yapılan bir araştırma, ABD'de her hafta ortalama iki gazetenin gözden kaybolduğunu ortaya koydu.

Ve bu hızla ABD halkı, 2005'ten bu yana gazetelerinin dörtte birinden fazlasını kaybetti ve 2025'e kadar da üçte birini kaybetme yolunda ilerliyor.

Şu an yaklaşık 1.600 ilde, genellikle haftalık yayınlanan, sadece bir gazete bulunmakta. 

Medill Gazetecilik Okulu'nda medya profesörü olan Tim Franklin'e göre, "İyi bir polislik nasıl bir mahallenin daha güvenli bir halde kalmasına yardımcı olursa yerel gazetecilerin varlığı da siyasetin daha dürüst kalmasına ve hükümetin daha sorgulanabilir olmasına işte öyle katkı sağlar. Yerel habercilikteki krizin üstesinden gelemezsek George Santos ve benzeri denetlenemeyen siyasetçi vakalarına daha çok şahit olacağız."

 

DAHA FAZLA HABER OKU