Çin polisi, protestocuları cep telefonu sinyalleriyle tespit ediyor

"Eylem alanında değildim" diyen protestocuya polisin yanıtı "O zaman neden cep telefonun orada görünüyor?" oldu

Protestocular, sansürden ve gözaltından kaçınmak için eylemlerde boş dövizler kullanıyor (Reuters)

ABD'nin önde gelen medya kuruluşlarından CNN, Çin polisinin protestocuları tespit etmek için cep telefonu sinyallerini kullandığını yazdı.

Başkent Pekin'de yüzlerce eylemci, pazar günü "sıfır Kovid" uygulamasına karşı sokağa inmişti. Liangma Nehri kıyısındaki eylemler pazartesi erken saatte büyük çatışmalar yaşanmadan sonlanırken, polisin daha sonra göstericileri telefonla aradığı aktarıldı.

Pekin'deki eylemlere katılan ve kimliğini paylaşmayan bir gösterici, polisin kendisini arayarak cep telefonu sinyalinin protesto alanında tespit edildiğini söylediğini savundu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

CNN'in dinlediği telefon konuşması kaydında protestocu, eylem alanında olmadığını söyleyince polis kendisine "O zaman neden cep telefonu numaran orada görünüyor?" diye sordu. Ayrıca eylemciden karakola gitmesi ve yazılı ifade vermesi de talep edildi.

Polis, konuşmada emrin Pekin Belediyesi Kamu Güvenliği Bürosu'ndan geldiğini de söyledi. Ancak büro, CNN'in yorum talebine yanıt vermedi.

Kimliğini açıklamayan iki protestocuysa, gözaltında cep telefonlarına el konduğunu öne sürdü. Eylemciler, telefonlarını bir hafta sonra gelip alabileceklerinin söylendiğini belirtti. Bir başka göstericiyse polisin el koyduğu telefonunda fotoğrafların ve WeChat mesajlaşma uygulamasının silindiğini iddia etti.

Birleşik Krallık'ın kamu yayımcısı BBC'ye konuşan ve kimliğini paylaşmayan bazı eylemciler de polisin gösterilere katılanları telefonla aradığını, ulaşamadığındaysa evlerine gittiğini öne sürmüştü.

Çin'de tüm cep telefonu kullanıcılarının kanun gereği gerçek adlarını ve kimlik numaralarını telekomünikasyon şirketleriyle paylaşması gerekiyor.
 


Neler olmuştu?

Kitlesel eylemleri tetikleyen olay, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'deki yangın olmuştu. Karantinadaki apartmanda 24 Kasım'da çıkan yangında en az 10 kişi hayatını kaybederken, 9 kişi de yaralanmıştı.

Apartmandakilerin karantina nedeniyle evlerini terk edemediği, itfaiye ekiplerinin de metal bariyer ve engellerle çevrili siteye giremediği için yangına zamanında müdahalede bulunamadığı iddiaları tepki toplamıştı.

Yangın, Çin genelinde katı pandemi tedbirlerine karşı artan memnuniyetsizliği tepkiye dönüştürerek, protestoların fitilini ateşlemişti.
 


25 Kasım'da yaklaşık 100 gündür karantinada olan Urumçi sakinleri, yangın olayının ardından hükümet binalarına yürüyerek katı pandemi tedbirlerini protesto etmişti. Daha sonra eylemler hızla yayılmış, Pekin ve finans merkezi Şanghay dahil 17 noktada 23 farklı protesto düzenlenmişti.

Öte yandan Başbakan Yardımcısı Sun Chunlan, çarşamba günkü açıklamasında düşük riskli görülen bölgelerde karantina tedbirlerinin hafifletileceğini duyurmuştu. Bazı yerlerde de okulların açılacağı ve işletmelerin faaliyet göstermesine izin verileceği aktarılmıştı. Urumçi'deki karantina durumuna dairse açıklama yapılmadı.

Geri adım sinyalinin ardından henüz yeni bir eylem düzenlenmedi.

"Sıfır Kovid" uygulamasına gösterilen tepkilerin, Pekin yönetimine duyulan öfkeyle birleştiği protestolar ABD, Kanada ve Birleşik Krallık'tan da eleştiri toplamıştı. Eylemlerde toplam kaç kişinin gözaltına alındığıysa bilinmiyor.



Independent Türkçe, CNN, BBC, Guardian

DAHA FAZLA HABER OKU