Rusya'nın, Ukrayna istilasından iki hafta sonra Luhansk'ın doğusundaki bir bakımevine düzenlediği saldırıyla ilgili yeni bilgiler ortaya çıktı.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin 29 Haziran'da yayımladığı raporda, Ukrayna ordusunun saldırıda büyük ve belki de eşit derecede payı olduğu yazıldı.

11 Mart'ta ateş açılan bakımevinde çoğu yatağa mahkum onlarca yaşlı ve engelli hasta, suyla elektrik olmadan içeride mahsur kaldı. Tesiste yangın çıkarken, hareket edemeyen kişiler dumanla boğuştu.

AP, Kiev'in 580 kilometre güneydoğusundaki Stara Krasnyanka'daki bakımevinden az sayıda hastayla personelin kaçabildiğini ve 5 kilometre yürüdükten sonra yardım bulabildiğini bildirdi.

Ukraynalı yetkililer saldırının ardından 50'yi aşkın savunmasız sivilin öldürüldüğünü öne sürüp Moskova'ya tepki gösterdi. Ancak BM, Kiev'den farklı bir tablo çizdi.

Rapora göre, saldırıdan birkaç gün önce Ukraynalı askerler binanın içinde mevzilendi ve bakımevini hedef haline getirdi. 71 hastanın en az 22'sinin saldırıdan sağ kurtulduğu ancak kaç kişinin öldürüldüğünün tam olarak bilinmediği açıklandı.

BM, Ukrayna veya Rusya ordusunun savaş suçlu işlediği sonucuna varmasa da çatışmanın, askeri operasyonları önlemek için "canlı kalkan" kullanıldığı endişelerini haklı çıkardığını kaydetti.

Ukrayna, 24 Şubat'ta başlayan istilanın ardından Rusya'nın çok sayıda savaş suçu işlediğini öne sürüyor. 21 bin savaş suçu iddiası hakkında inceleme başlatıldığı üç gün önce duyurmuştu.

Ancak çok sayıda uluslararası savaş suçu soruşturmasında görev yapan, eski ABD Savunma Bakanlığı yetkilisi David Crane, Ukrayna kuvvetlerinin bakımevi sakinlerini ve personelini tahliye etmeyerek silahlı çatışma hukukunu ihlal etmiş olabileceğini savundu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 24 Şubat'ta verdiği askeri operasyon emriyle başlayan savaşın 137. gününde de çatışmalar sürüyor.

BM'nin 4 Temmuz'da yaptığı açıklamaya göre çatışmalarda 5 bin 889 sivil hayatını kaybederken yaralı sayısı 6 bin 263'e ulaştı. Bilgi akışında gecikmeler yaşandığını belirten yetkililer, gerçek sayıların çok daha yüksek olduğunu düşünüyor.

Independent Türkçe, AP, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği

Derleyen: Uğurcan Yıldız