ABD'nin başkenti Washington'daki Smithsonian Enstitüsü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü turuncu heykellerle kutluyor.

Birçok müzeye ve araştırma merkezine ev sahipliği yapan enstitünün Sanat ve Endüstri Binası'nın bahçesi, bilimsel alanlarda fark yaratan kadınların gerçek boyutlu heykelleri süsledi.
 

Heykelleri dikilen kadınlar bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında çalışıyor (IF/THEN Koleksiyonu)

120 heykelden oluşan koleksiyonda yakın zamanda önemli başarılara imza atan ve bugün çalışmalarını hala sürdüren kadınlar temsil ediliyor.

Koleksiyon, fen bilimlerinin çağdaş ve yenilikçi kadınlarından oluşuyor. Temsil edilen kadınlardan bazıları yaban hayatını korumaya, bazıları galaksileri keşfetmeye, bazılarıysa kanseri tedavi etmeye odaklanıyor.

Öne çıkan isimler arasında ülkede fizik doktorası sahibi 150 siyah kadından biri olan Jessica Esquivel ve pandeminin ilk günlerinde sağlık çalışanları için 82 binden fazla 3D baskılı koruyucu ekipman üreten üniversite öğrencisi Karina Popovich yer alıyor.

Heykellerin hemen yanında yer alan QR kodları sayesinde, ilgili eserin hangi kadın bilim insanını temsil ettiği öğrenilebiliyor. 
 

Heykeller, temsil ettikleri kişilerin ölçülerine göre tasarlandı (IF/THEN Koleksiyonu)

Enstitüye göre bu, şimdiye kadar bir araya getirilmiş en büyük kadın heykeli koleksiyonu.

Koleksiyonun genç kadınlara ve kız çocuklarına ilham vermesi amaçlanıyor.

Enstitüsü yetkililerinden Ellen Stofan, "Şu anda da bir şeyler yapan bu kadınların heykellerinin, kız çocuklarına gerçekten ilham vermesini istiyorum" diye konuştu:

Kız çocukları, 'Bunu başarabilirim', İklim değişikliğini çözecek kişi ben olabilirim', 'Bir sonraki salgın için ilaç geliştireceğim' demeli.

Enstitü, sergi için Light Hill Philanthropies ve IF/THEN projesiyle ortaklık kurdu (IF/THEN Koleksiyonu)

Stofan ayrıca, "Ben bir bilim insanıyım ve çocukken kadın bilim insanlarının biyografilerini bulmak ve kadınların bu alana ait olduğunu hissetmek gerçekten zordu" diye ekledi.

Heykellerde turuncu renginin özellikle tercih edildiğini söyleyen Stofan, gerekçeyi şöyle açıkladı:

Onların herkes gibi olduğunu ama hiç kimseye benzemediğini göstermek içindi. Bu kadınlar farklı geçmişlere sahip. Güneşin altında her ten renginden kadın var.

5 Mart'ta sergilenmeye başlayan heykeller, bu hafta taşınacak ve 27 Mart'a kadar enstitünün Ulusal Hava ve Uzay Müzesi'nde kalacak.

Independent Türkçe, Washingtonian, WTOP

Derleyen: Çağla Üren