Ömer Çelik: Hâlâ kinle siyaset yaptıklarını görüyoruz

"Ellerine fırsat geçerse bu kazanımları altüst etmek için kullanacak pek çok kişi var"

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu / Fotoğraf: AA

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Çelik, "Çalışan gazetecilerin, gerçek habere ulaşmaya çalışan tüm gazetecilerin Gazeteciler Günü'nü kutluyorum" dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Çelik, okul öncesi, din eğitimi tartışmasına yönelik, "Din eğitimi hakkını gasp etmeye çalışmak demokrasiye ters" değerlendirmesinde bulundu.

Kurz ve Macron'a tepki

Ömer Çelik, eski Avusturya Başbakan Sebastian Kurz'a da tepki gösterdi. Kurz'un 'İslam düşmanlığı' yaptığını ifade eden AK Parti Sözcüsü, "Kurz, İslam düşmanlığıyla, göçmen düşmanlığıyla öne çıkan bir şahıstı. Yolsuzluk soruşturması sonucu istifa etti. Bu şahsın Avrupa Hoşgörü ve Uzlaşma Konseyi'nin başına geleceğine dair haber var. Müslüman ve Türkiye düşmanlığıyla öne çıkan bir şahsın, böyle bir göreve getirilmesi Avrupa'da aşırı sağcılara karşı verilen mücadeleye zarar verecektir" diye konuştu.

Çelik, "Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un tüm dış politikası Erdoğan karşıtlığı üzerine kurulu" dedi.

"Siyasi yıkım budur"

Konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiren AK Parti Sözcüsü, şöyle konuştu:

Öğretmenler gününde Kılıçdaroğlu, AK Parti'ye destek veren öğretmenleri hedef göstermişti. Bu kutuplaştırma siyasetidir. Döndü vali ve kaymakamları hedef gösteren bir açıklama yaptı. Bir demokratik toplum düzeni en önemli vasfını Anayasal düzenden alır. Darbelere karşı olmamız, en başta millet iradesiyle kurulan demokratik meşrutiyet imha edilmesinden dolayıdır. Anti demokratik siyaseti desteklenmesi işte bu şekilde yürüyor. Hükümetin bürokratına "hükümeti dinlenme" denmesinin neyi ifade ettiği her şeyi gösteriyor

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in okul öncesi Kuran eğitimine yönelik açıklamasını hatırlatan Çelik, "TV'de bakıyorum, demokrasi diyerek demokrasinin içeriği nasıl çalınır diye açıklama yapıyorlar. Terör örgütünün, terör örgütü olmadığını söylerseniz, demokrasi diyerek demokrasiyi çalarsınız. Çocuklarına din eğitimi verilmesine saldırırsanız, arkasına ne kadar demokrasi deseniz de bunu çalmaya çalışırsınız. Ama biraz yol gidiliyor, sonra ilk kritik kavşağa gelindiğinde maalesef bu zihniyeti ortaya çıkarıyor. 'Ailemi dinliyorlar' dedi. Herhangi bir belge tutum ortaya konulmadı. Arkasından 'Partimizi, belediye başkanlarımızı dinliyor' dediler. Siyasi yıkım budur. Bu arkadaşlarımız, kutuplaşmadan bahsederken asıl kutuplaşmayı toplumun değerleriyle yapısal bir sorun haline geldiğini net bir şekilde anlayıp bu yapısal sorunu çözmelidirler. Ellerine fırsat geçerse bu kazanımları altüst etmek için kullanacak pek çok kişi var. Hâlâ kinle siyaset yaptıklarını görüyoruz" diye konuştu.

"Kazakistan’daki durumu yakından takip ediyoruz"

"Kazakistan'daki durumu çok yakın takip ediyoruz. 2-3 Ocak'ta başlayan, 5 Ocak'ta hükümetin istifasıyla sonuçlanan tablo hepimiz için üzücü bir tablo olmuştur" diyen Ömer Çelik, "Arzumuz ve temennimiz, Kazak halkının istikrarını, toprak ve bütünlüğünü koruyacak şekilde bu zorlu günleri geride bırakmaktır. İlk olay olduğunda batılı bir haber ajansı, Bu Türk devletlerinin batışı olarak nitelendirdi. Kazakistan'da kaybetmek ya da kaybetmemek gibi Türkiye'nin bir anlayışı yok. "Erdoğan kaybetti" söylemi provokatif bir yaklaşımdır. Cumhurbaşkanımız da Kazakistan'ın ekonomik gelişme, huzuru barışını bir kazanım olarak görür. Her zaman dost ve kardeş ülkeler olmak üzere komşularımız dahil herkesin güvende olmasının bizim güvende olmamız demek olduğunu söyledik. Biz bunları çok iyi tanıyoruz, geçmişte de gördük bunları" dedi.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU