Bilim insanları Dune'un gerçekliğini sınadı: Arrakis'te yaşam mümkün mü?

Araştırmacılar ana romanlarda ve beraberindeki Dune Ansiklopedisi’nde bulunan ayrıntılı tasvirlere dayanarak, bilgisayar ortamında bir iklim modeli oluşturdu

Denis Villeneuve'nin yönetmen koltuğunda oturduğu, Frank Herbert'ın aynı adlı bilimkurgu klasiğinden uyarlanan Dune: Çöl Gezegeni, yalnızca izleyicilerin değil, bilim insanlarının da dikkatini çekti.

Bristol ve Sheffield Üniversitelerinde görev alan bir grup bilim insanı, Arrakis adı verilen çöl gezegeninde geçen filmin ne kadar gerçekçi olduğunu anlamak için bir araştırma yürüttü.

Arrakis iklimini simüle eden araştırmacılar, gezegen çöllerinin zorlu ama yaşanabilir olduğunu ortaya çıkardı.

The Conversation'da kaleme aldıkları bir yazıda bulgularını açıklayan araştırmacılar, "Herbert'ın beklentileri büyük ölçüde karşılayan bir ortam tasavvur ettiğini keşfettik ve bundan çok memnun olduk" ifadelerini kullandı:

Arrakis'in büyük kısmı, misafirperver olmasa da gerçekten yaşanabilir.

Araştırmacılar ana romanlarda ve beraberindeki Dune Ansiklopedisi'nde bulunan ayrıntılı tasvirlere dayanarak, bilgisayar ortamında bir iklim modeli oluşturdu.

Modele Arrakis atmosferinin bileşenleri de dahil edildi. Bulgulara göre kurgusal gezegenin atmosferi daha az karbondioksit içeriyordu ama yine de Dünya'nınkine epey benziyordu.

Bu tür karmaşık modellerin oluşturulmasının epey zaman aldığını vurgulayan araştırmacılar, Arrakis'i ancak üç haftada simüle edebildiklerini ifade etti:

Gerekli tüm verileri yükledikten sonra arkamıza yaslandık ve bekledik. Bulduğumuz şey beklemeye değdi.

Simülasyon ve romanlar arasında farklar var

Kitaplar ve film, yakıcı güneşin altında ıssız kum ve kayalık arazilerin yer aldığı bir gezegeni anlatıyor. Ancak kutup bölgelerindeki Arrakeen ve Carthag şehirlerine yaklaştıkça iklim daha misafirperver bir hal alıyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Öte yandan bilim insanları, daha farklı bir hikaye elde etti. Arrakis modelinde tropik bölgelerdeki en sıcak aylarda hava sıcaklığı 45 dereceye ulaşırken, en soğuk aylarda 15 derecenin altına düşmüyordu. Bu da Dünya'yla epey benziyordu. Yani kutupların aksine tropikal bölgeler yaşamaya daha elverişliydi.

Kitap, Arrakis'te yağmur olmadığını söylese de simülasyon yaz ve sonbaharda sadece yüksek enlemlerde, dağlarda ve platolarda çok az miktarda yağış olduğunu gösterdi.

Kitap ayrıca kutup buzullarının en azından kuzey yarımkürede var olduğundan söz ediyordu. Oysa bilim insanları, yaz sıcaklıklarının kutuplardaki buzları eriteceğini ve kışın buz örtüsünü yeniden oluşturacak kar yağışının olmadığını ortaya koydu.

Sıcak ama yaşanabilir

Araştırmacılar, "Kitabın ve filmin aksine, tropik bölgeler en yaşanabilir alanlar gibi görünüyor" ifadelerini kullandı.

Arrakis'teki çoğu insanın yaşadığı orta enlemler ise aslında sıcaklık açısından en tehlikeli bölgelerdi. Bulgular, ovalarda aylık ortalama sıcaklıkların genellikle 50-60 derecenin üzerine çıktığını gösterdi. Bilim insanları, "Bu tür sıcaklıklar insanlar için ölümcüldür" diye yazdı.

Bu arada araştırmacılar, Arrakis'teki yaşanabilir yerler dışında bulunan tüm insansı canlıların, kullananları serin tutmak ve vücut nemini geri emmek üzere tasarlanmış giysiler giymesi gerektiğini vurguladı.

Bulgulara göre Arrakeen ve Carthag gibi şehirler, yaz aylarında son derecede sıcak, kış aylarında ise acımasız, soğuk havalara sahne olmalıydı. Söz konusu şehirlerin simülasyonu, aslında Sibirya bölgelerinin daha ekstrem bir versiyonuna işaret ediyordu.

Öte yandan araştırmacılar, "Herbert'ın ilk Dune romanını 1965'te yazdığını hatırlamak önemlidir" dedi.

Nobel ödüllü bilim insanı Syukuro Manabe'nin ilk iklim modelini romanın yayımlanmasından iki yıl önce oluşturduğunu hatırlatan araştırmacılar, şöyle devam etti:

Herbert'ın yarattığı gezegen, 60 yıl sonra bile epey tutarlı görünüyor.

 

Independent Türkçe, The Conversation

Derleyen: Çağla Üren

DAHA FAZLA HABER OKU