İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Benim hesabıma göre 3 puan farkla Sayın İmamoğlu seçimi alacak” dedi. 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için 23 Haziran’da yapılacak seçime son bir hafta kala seçim çalışmalarını arttıran İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener Kartal, Maltepe, Ataşehir ve Kadıköy’de esnaf ve İYİ Parti seçim çadırlarını ziyaret etti. 

Kadıköy’deki mitinginde Akşener, “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızı yeniden seçmek için 23 Haziran’da sandığa gidiyoruz. 23 Haziran’da o sandıkları patlatmak için oy istiyorum” dedi. 

Akşener, “31 Mart’ta yerel seçim yaptık. Yerel seçim falan değil, allah allah nidalarıyla savaşa gittik sanki. İllet olduk, zillet olduk, terörist olduk; olduk babam olduk. Ekrem kardeşim ise olmadık şey kalmadı. Yani Trabzonlulara edilen en büyük hakarettir bu. Ben bir Rizeli şahısla evliyim. Karadenizlilerin tümü için büyük hakaret. Yapıldı Pontus.. Bütün Trabzonlular, Karadenizliler. Trabzonlular Pontus, Giresunlular PKK’lı, Ordulular komünistmiş. Bakarsanız havuz medyasında durum aynı. Ben Rumeli göçmeni bir ailenin çocuğuyum. Biz zaten…” dedi. 

“23 Haziran’da sandıklar patlayacak”

31 Mart’ta Hem CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun hem de kendisinin seçimin olaysız sonuçlanması için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Akşener şöyle konuştu: 

25 senelik iktidarı İstanbul’da nasıl yıktıysa AK Partiye oy veren kardeşlerim de, Milliyetçi Hareket Partisi’ne oy veren kardeşlerim de, başka siyasi partilere oy veren kardeşlerim de nasıl bir ferasetle, irfanla o sandığa gidip Sayın İmamoğlu’nu seçtilerse, gene seçmenin ötesinde sandığı patlatacaklar. Sandık patlar haberiniz olsun. Dolayısıyla 31 Mart’a kadar hem şahsen ben İYİ Parti’nin Genel Başkanı olarak, hem Sayın Kılıçdaroğlu Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı olarak, bu çirkin, seviyesiz, terbiyesiz dilin sizin aranızda makes bulmaması, sizin komşularınızla, kardeşlerinizle, ahbaplarınızla, akrabalarınızla kötü olmamanız için elimizden gelen gayreti yaptık. Yani seçimin olaysız, kavgasız sonuçlanması için çok büyük gayret gösterdik. 31 Mart seçimlerinin usuletle, suhuletle barış içinde sonuçlanmasının müsebbibi millet ittifakının hem genel başkanları olan bizler, hem yöneticilerimiz hem adaylarımız hem de şehirlerimizdeki il, ilçe teşkilatlarımızdır.”

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, 31 Mart akşamı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı balkon konuşmasının ilk önce kendisini çok etkilediğini belirterek, “ ‘Dedim ki ‘büyük bir fırsatı şansa çevirecek. Sonuçlarla barışık, sadece Ak Parti’nin Genel Başkanı olmayı bırakıyor, sadece AK Parti’nin cumhurbaşkanı olmayı bir kenara koyuyor; Türkiye’nin hangi evladı olursa olsun 81 milyonun cumhurbaşkanı olma fırsatını şansa çeviriyor ve bu şansı kullanıyor, Türkiye normalleşiyor dedik’ Yanıldım… ‘Şimdi neden böyle oldu? Bu İstanbul seçimleri niçin iptal edildi dedim, çok düşündüm. Dedim acaba 3 harfliler mi karıştı, 5 harfliler mi gitti. Sonuçta 3 harfli, 5 harfli değil ortaya ne çıktı biliyor musunuz? Durum duygusal…” dedi. 

“ Anlatamam size nasıl bir israf, nasıl bir talan, nasıl bir hırsızlık olduğunu…”

Akşener, hem CHP hem de İYİ Parti’nin seçim sonuçlarını kabul edip yoluna devam eden iki siyasi parti olduklarını belirterek, Ak Parti’nin neden seçimin yenilenmesini istediğini şu şekilde anlattı: 

İlginç olanı şu: Biz İstanbul’u hiç çalışmamışız. Biz İstanbul’un rantının nasıl paylaştırıldığını, İstanbulsuz iktidar partisinin iktidar olma halinin nasıl zedeleneceğini. Ne kadar büyük bir paranın yandaşlara aktarıldığını, ne kadar büyük bir hırsızlık yapıldığını, ne kadar büyük bir talan olduğunu. Yüzüne baksanız mideniz bulanacak, gazeteci kılıklı insanların altında Passatların, A6’ların, A8’lerin  bulunduğunu, şoförü, benzini, arabanın kirasının da sizin cebinizden çıktığını, pek çok vakfa 850 milyon TL para para yatırıldığını, 6 bin arabanın kayıp olduğunu, binlerce bankamatik çalışanının olduğunu, bunların İstanbul ve yakın illerin AK  Partili teşkilat mensuplarının bulunduğunu… Yani anlatamam size nasıl bir israf, nasıl bir talan, nasıl bir hırsızlık olduğunu… Bu resmi görünce niye vazgeçtiler, niçin İstanbul diye tutturdular anlıyorum. Anlayışla karşılıyorum.

“Seçilmiş İBB Başkanı ve seçilememiş aday ile seçime gidiyoruz”

23 Haziran seçimlerinin iki adaylı bir seçime olmadığını belirten Akşener, “Biz seçilmiş İBB Başkanı ve seçilememiş aday ile seçime gidiyoruz. Yani seçtiğimiz belediye başkanını yeniden seçmek için sandığa gidiyoruz. Bize diyebilirsiniz ki bu büyük haksızlık. Bu evet milli irade gaspı.

Bu sivil darbe. Bu Sayın Erdoğan tarafından bizzat seçim sandığının tekmelenmesi. Bunların her birini söyledik. Söylemeye devam ediyoruz. Ama niçin sandık için çalışıyorsunuz diyebilirsiniz. Şimdi iktidar partisinin korumakla mükellef olduğu Türkiye’yi, düzeltmekle mükellef olduğu ekonomiyi, iş bulmakla mükellef olduğu işsiz gençlerimizi, iktidar partisinin dünyada iki paralık ettiği Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin itibarını düşündüğümüz için bu haksızlığa karşı arıza çıkarmadan, eyvallah diyerek sandığa gidiyoruz” dedi. 

“Asabileştirmeye çalışacaklar sizi yapmayacaksınız. Çok sakin olacaksınız”

Ekrem İmamoğlu’nun millet ittifakının adayı olarak 31 Mart’a kadar millet ittifakının adayıyken artık 16 milyon İstanbullunun belediye başkanı olduğunu belirten Akşener sözlerini şöyle sürdürdü: 

21 ilçeye gittik şimdiye kadar. Gördüğüm şu: Vatandaş kararlı. O sandıklar patlayacak. Yani benim hesabıma göre 3 puanla alacak. Bu gezilerden gördüğüm en az 3 puan farkla İstanbullu AK Partiye oy vermiş seçmenimiz de MHP’nin seçmeni de kendi iradesine karşı yapılan bu saygısızlığı, bu haksızlığı, bu hadsizliği aynı zamanda Sayın İmamoğlu’na yani seçilmiş belediye başkanımıza reva görülen bu tavrı protesto etmek için İstanbullu sandıkları patlatacak. O nedenle Sayın İmamoğlu seçilecek. 
 

Sizden bir istirhamım var: Asabileştirmeye çalışacaklar sizi yapmayacaksınız. Sizin sinirlerinize basmaya çalışacaklar: Yapmayacaksınız. Çok sakin olacaksınız. Allah başta ben olmak üzere hepimize Eyüp sabrı versin. Sabırlı olacaksınız. Önce 23’ünü getireceğiz. Bu arada başta ben olmak üzere sıkılmadık esnaf eli, çalınmadık zil bırakmayacağız. 
 

23 Haziran’dan sonrası bizim işimiz. 
 

23’ü gelecek. İki partinin milletvekillerini birleştirdiğimizde 39 ilçede 4’er milletvekili görev yapacak. Her sandıkta bir avukat görev yapacak. Saat 22:00’de sandıkların sayımı bitirecek. Biz de son derece edepli, saygılı, vakur bir şekilde sevineceğiz. Ve o mazbatayı ertesi gün Sayın İmamoğlu’na vereceğiz. Bir ricam da Sandık kurullarındaki müşahit kardeşlerimden var. Aynı tahriklerin sandık başlarında da olacağını düşünüyorum. Sizden çok büyük ricamdır. Gene sinirlenmeyeceksiniz. Gene hayırlı olsun diyeceksiniz. Sonuç olarak o ıslak imzayı alana kadar büyük bir sakinlik içinde her türlü provokasyonu hep birlikte sektireceğiz. 
 

Sonuçta saat 22’den sonra İstanbul’da bir şey değişecek. Her şey değişecek. Ve Sayın İmamoğlu ikinci kez başkan seçilecek.

İmamoğlu’nun 18 günlük başkanlık dönemi

İmamoğlu’nun 18 günlük belediye başkanlığı dönemine de değinen Akşener,18 günde değişim oldu dedi. 

Akşener, “Ben Üsküdar’da oturuyorum. 18 günde, Üsküdar’da Sütlüce’de kime oy vermiş olursa olsun insanların yüzündeki gerilim gitti. Taksi duraklarında müzik değişti. Daha fazla gülümser oldu insanlar. Gerilim gitti. Oy vermeyen kardeşlerimiz bile İmamoğlu dedi. Kibirli kendini beğenmiş ruh halinin bile bizdeki değişimini gördük. 

Öğrencilerin ödediği akbiller azaldı.. Milletin parası, sizin paranız İstanbul’un parası, İstanbulluya harcanır oldu. Topu topu 18 günde. Bir şey değişecek ve her şey değişecek derken bunu kastediyorum. 18 günde İstanbul’da yaşanabilir olduğunu hissettik. Gençlik kollarımızdan gelen bilgiyi söylüyorum. Otobüste insanların gülümsediğini söylediler. Korku, endişe duygusunun kaybolduğunu söylediler. Böyle bir duyguyu biz hak ediyoruz” dedi. 

Independent Türkçe