Hollanda-İngiliz petrol şirketi Royal Dutch Shell, nisan ayı başlarında enerji geçiş stratejisini şirketin hissedarlarının onayına sunmak üzere olduğunu duyurdu.
Önümüzdeki mayıs ayında düzenlenecek yıllık genel toplantısında, düşük karbon emisyonlu bir ekonomiye geçiş konusunda Shell'in izleyeceği yol haritasını inceleyen 2021 yılı "Enerji Dönüşümü" başlıklı belgede açıklanan şirketin politikasını oylamaya sunacağını belirtti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Şirkete göre, oylama yalnızca tavsiye niteliğinde ve şirket için bağlayıcı değil. Şirketin CEO'su Charles Holliday, bu istişare referandumunun amacının, Shell'in enerji geçişinin riskleri ve fırsatlarıyla nasıl başa çıktığı konusunda yatırımcıların ve genel olarak toplumun kafasında daha geniş bir fikir oluşmasına yardımcı olmak olduğunu ifade etti.
Holliday, "Shell stratejilerinin, küresel ortalama sıcaklıktaki yıllık artışı, sanayi öncesi döneme kıyasla 1,5 °C olarak sınırlamak olan Paris Anlaşması'nın maksimum hedefleriyle tutarlı olduğunu düşünüyor" diye de ekledi.
İkinci bir Avrupalı petrol şirketinin, Fransız Total'in de önümüzdeki mayıs ayında düzenleyeceği yıllık genel kurul toplantısında hissedarlara herhangi bir taahhütte bulunmadan danışma talebinde bulunduğunu belirtmekte yarar var.
International Oil Daily dergisi, Shell'in yol haritasının bir özetini yayınladı. Bu özet aşağıdaki gibiydi:
- Strateji; pazarlanan enerji ürünlerinin karbon yoğunluğunu 2016'da benimsenen oranlara göre 2023'e kadar yüzde 6 ila 8, 2030'a kadar yüzde 20, 2035'e kadar yüzde 45 ve 2050'ye kadar yüzde 100 azaltmayı hedefliyor.
- 2018'de 1,8 gigawatt ile maksimum düzeye ulaşan karbon emisyonları oranının tamamen azaltılarak 2050'ye kadar sıfıra indirilmesi.
Shell'in 2030 yılı enerji geçişi stratejisinin kilometre taşları ise aşağıdakilere atıfta bulunuyor:
- Ham petrolden kaynaklanan gaz yanmasına son vererek çalışma yöntemlerini rasyonelleştirmek. 2025 yılına kadar metan emisyon yoğunluğunu yüzde 0,2'nin altına düşürmek.
- Düşük karbon emisyonlu elektrik enerjisi üretimi: Yıllık elektrik satışlarını ikiye katlayarak 560 terawatt saate çıkarmak, abone sayısı içinde bireysel tüketici ve şirketlerin sayısını 15 milyona yükseltmek, bugün elektrikli otomobiller için yaklaşık 60 bin olan hizmet, tedarik ve servis istasyonlarını 2,5 milyona çıkarmak.
- 2035 yılına kadar yıllık 25 milyon ton karbon tutmak ve depolamak.
- Doğalgazın toplam hidrokarbon üretimindeki payını yaklaşık yüzde 55'e çıkarmak. Aynı zamanda, petrol alanlarındaki doğal azalma ve yatırımları azaltma ile birlikte petrol üretim payını yıllık yüzde 1 ila 2 azaltmak. Aynı şekilde, 2025'ten sonra uzak bölgelerde keşif ve sondaj faaliyetlerinde bulunmamak.
- Düşük karbonlu yakıtların kullanımı (hidrojen ve biyoyakıtlar): Düşük karbonlu yakıtların üretimini 8 kat artırmak. Ayrıca, 2020'de yaklaşık yüzde 3 olan oranına kıyasla, ulaştırmada düşük karbonlu yakıtların satışını yüzde 10'un üzerine çıkarmak.
Shell, yukarıdaki adımlarla birlikte ılımlı bir büyüme sağlamayı hedefliyor. "Temel programlarını sürdürmek ve aynı zamanda şirketin ılımlı büyümesini finanse etmek için" yılda yaklaşık 19 ila 22 milyar dolar yatırım yapmayı planlıyor.
Shell, petrol ve doğalgaz arama ve sondaj faaliyetlerindeki katkısını yakın vadede yılda yaklaşık 8 milyar dolara düşürecek.
Ama bu yatırım oranı, petrol ve doğalgaz alanlarının tükenmesini telafi etmek ve üretimin sürdürülebilirliği için ihtiyaç duyulandan çok daha az.
Shell, 2030'ların başından itibaren yatırım bütçesinin yüzde 35 ila 40'ını düşük karbonlu yakıtların büyümesine yatıracak.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Beyan İshakoğlu
© The Independentturkish