Antik Mısırlılar kedilere neden takıntılıydı?

Eski Mısırlıların kedi sevgisi genellikle arkeolojik eserlere yansıyor. Ancak bu sevginin karanlık yönleri de var

Firavun III. Amenhotep ve Kraliçe Tiye'nin en büyük oğlu Veliaht Prens Thutmose'un kedisinin lahiti (Wikimedia Commons)

Antik Mısırlılar, büyüleyici piramitlerinin yanı sıra kedilere düşkün olmalarıyla da ünlü. Arkeologların ortaya çıkardığı heykellerden mücevherlere kadar kedi temalı eserlere bolca rastlamak mümkün.

Ayrıca Antik Mısırlıların sayısız kediyi mumyaladığı ve dünyanın bilinen ilk evcil hayvan mezarlığını inşa ettiği biliniyor. Dahası, Antik Yunan tarihçisi Herodot'a göre Mısırlılar, evcil kedilerinin yasını tutarken kaşlarını da kazıtıyordu.

Peki eski Mısır'da kediler neden bu kadar değerliydi? Bilim insanlarının bu soruya farklı cevapları var. Livescience muhabiri  Benjamin Plackett, o sorunun cevaplarını derledi:

Tanrıların ve yöneticilerin kedilere benzediği inancı

ABD'deki Smithsonian Ulusal Asya Sanatı Müzesi'ne göre Mısır'da tanrıların ve yöneticilerin kedi benzeri niteliklere sahip olduğuna inanılıyordu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Söz konusu inanışa göre tanrılar ve yöneticiler, tıpkı kediler gibi ikili bir mizaca sahipti. Bir yandan koruyucu ve sadık, diğer yandan hırçın, bağımsız ve öfkeli karakterleri vardı.

İşte bu durum eski Mısırlıların, kedileri özel yaratıklar olarak görmesini sağlamış olabilir. Ayrıca bu teori, o dönemde kedi şeklinde heykeller yapıldığını açıklayabilir.

Örneğin, tanrılar tanrısı Ra'nın kızı Bastet, genellikle bir aslan veya kedi olarak tasvir ediliyordu. Zira eski Mısırlılar, kedilerin onun için kutsal olduğuna inanıyordu.

Kedi sevgisinin faydacı nedenleri

Eski Mısırlıların kedi sevgisinde faydacı bir yaklaşım da hakimdi. Bu sevimli hayvanlar, muhtemelen fare ve yılan avlama yeteneklerinden dolayı sevilmişlerdi.

Birleşik Krallık'taki University College London'dan yetkililere göre eski Mısırlılar, kedilere o kadar hayrandı ki birçok kız çocuğuna kedi anlamına gelen "Mitt" ismi veriliyordu.

Mısır'da kedilerin ne zaman evcilleştirildiği net değil. Ancak arkeologlar daha önce, MÖ 3800 yılına kadar uzanan kedi mezarları tespit etmişti.

Kedi hayranlığının uğursuz tarafı

Öte yandan birçok araştırma, bu saplantının uğursuz bir tarafının da olduğunu gösteriyor.

Buna göre Antik Mısır'da M.Ö. 700'den itibaren milyonlarca kedinin öldürülmesi ve mumyalanması için endüstri kurulmuştu. Bu endüstri, hayvanlar, ölen insanlarla birlikte gömülmesi üzerine kuruluydu.

Hakemli bilimsel dergi Scientific Reports'ta geçen yıl yayımlanan bir araştırmada mumyalanmış hayvanlar üzerinde X-ışını taraması yapılmıştı ve hayvanlardan birinin yavru kedi olduğu, ayrıca kasten öldürüldüğü ortaya çıkmıştı.

Üstelik kedilerin kurban edildiği bu uygulama nadir de değildi. Söz konusu araştırmanın yazarlarından Richard Johnston, "Genellikle bu amaç için yetiştiriliyorlardı" diye konuşmuştu:

Epey endüstriyelleşmişti. Kedi satışına özel çiftlikler vardı.

Kanada'daki Toronto Üniversitesi'nde Mısır arkeolojisi uzmanı Mary-Ann Pouls Wegner bu uygulamanın dini inançlardan kaynaklandığını düşünüyor.

Pouls, 2012'de verdiği bir röportajda, bu hayvanların çoğunun Antik Mısır tanrılarına adak olarak sunulduğunu ifade etmişti.

Bilim insanına göre bu, tanrıları yatıştırmak veya onlardan yardım istemek için bir araç olarak görülüyordu.

 

Independent Türkçe, Livescience, Scientific Reports

Derleyen: Çağla Üren

DAHA FAZLA HABER OKU