Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi, birinci kuruluş yıl dönümü etkinliklerine Anıtkabir‘i ziyaret ederek başladı. Babacan, ardından 81 ildeki teşkilatların katılımıyla düzenlenen çevrimiçi toplantıda partililere hitap etti.

Anıtkabir Özel Defteri‘ni imzalayan Genel Başkan Ali Babacan, şeref defterine şunları yazdı:

"Cumhuriyetin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk,

Demokrasi ve Atılım Partisi’nin kuruluşunun birinci yıl dönümünde huzurunuzdayız.

Yüz yıl öncesinin çetin koşullarında, işgal altındaki bir ülkeyi arkadaşlarınızla birlikte birleştirerek mücadelenizi cumhuriyetle taçlandırdınız.

Verdiğiniz bu mücadele, savaşlarla yıkılmış bir ülkenin genç bir demokrasiye ulaşmak adına attığı en büyük adım oldu. Azmin ve kararlılığın bir milleti nasıl ihya edeceğini en iyi siz gösterdiniz.

Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına yaklaşırken DEVA Partisi’ni kurduk. Yeni bir siyasi kültür oluşturarak ülkemizin içinde bulunduğu sorunlara çözüm üretmek için var gücümüzle çalışıyoruz.

Zor koşullar altında dahi rotasını meclisten çizme kararlılığını gösteren zihniyetiniz yolumuzu aydınlatıyor. Bu nedenle demokrasimiz için en doğru yolun güçlendirilmiş parlamenter sistem olduğuna inanıyoruz. 

Bu topraklar; bağrında taşıdığı sevgi, saygı ve birlikte yaşama iradesinden aldığı güçle nice badireler atlattı.

Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında tüm hak ve özgürlüklerin tanındığı, müreffeh, adil ve demokratik bir ülke hedefiyle çalışıyoruz.

Türkiye’nin dört bir köşesine damla damla umut olmak için çalışıyoruz.

Sizin ve kahraman arkadaşlarınızın ruhu şad olsun"

“Türkiye'de yeni bir yol açmak için partimiz kurduk”

Ali Babacan, Anıtkabir ziyaretinin ardından partisinin birinci kuruluş yılı dolayısıyla 81 ildeki teşkilatların katılımıyla çevrim içi düzenlenen programda konuştu. 

Türkiye'de yeni bir yol açmak için parti kurduklarını, 84 milyonun tamamımın sesi olmak için bir araya geldiklerini ifade eden Babacan, insan ve insan onurunu merkeze aldıklarını, hakikati söylemekten vazgeçmeyeceklerini kaydetti. 

“Ortaklar ayrı ayrı konuşuyor”

Türkiye'deki temel problemin yönetim sorunu olduğunu savunan Ali Babacan, "Yeni anayasa diyorlar ama içi boş. Ortaklar ayrı ayrı konuşuyorlar. Yeni anayasadan herkes başka şeyler anlıyor. Biz parlamenter sistemi ortaya koymasaydık acaba yeni anayasa akıllarına gelir miydi? Biz, hızlı bir şekilde mevcut sistemin parlamenter sisteme dönüştürülmesiyle ilgili anayasa değişikliklerinin yapılmasına inanıyoruz" dedi. 

“Ekonomi dibe vurunca hukuku hatırladılar”

Babacan, iktidarın bir hukuk reformundan bahsettiğini belierterek,  “Kasımda ekonomi dibe vurunca döviz kurları tavanı görünce birden bütün konuşmalarında hukuk demeye başladılar. Hukuku bu ülkenin ekonomisi dibe vurunca hatırladılar. Ama hukuk hukuk demelerine rağmen hukuku uygulamamaya da devam ediyorlar” diye konuştu.

“Çözüm üreten bir muhalefet nasıl olur, onu gösteriyoruz”

Yeni bir siyaset kültürü inşa ettiklerini dile getiren Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sadece eleştiren, şikayet eden muhalefet değil, sorunları çözmek için çalışan, çözüm üreten bir muhalefet nasıl olur, onu gösteriyoruz. 'Ben onunla konuşmam, bunun elini sıkmam, şunun masasına oturmam' demiyoruz. Çünkü, biz kutuplaştırarak, ötekileştirerek yapılan siyasetin bu ülkeye zerre fayda getirmeyeceğine inanıyoruz. Ülkemizin sorunları için karşılıklı konuşmanın aslolan olduğunu biliyoruz" 

Ali Babacan, Türkiye'nin sorunlarının "dürüst" ve "işin ehli" kadrolarla çözüleceğini belirterek, seçimlere katılmak için gerekli teşkilat kriterlerini yakaladıklarını kaydetti.

Independent Türkçe