Yeni bir araştırma, korsan saldırılarının, balıkçılıkta yasadışı ve yıkıcı tekniklerin kullanıldığı sularda daha sık yaşandığını ortaya koydu.
PLOS One dergisinde yayımlanan araştırmaya göre "endüstriyel filolar tarafından gerçekleştirilen yıkıcı balıkçılık uygulamalarının yanı sıra yasadışı, düzenlenmemiş ve rapor edilmemiş balıkçılık faaliyetlerinin yerel ekosistemlere zarar verebildiği ve küçük ölçekli balıkçıların avlarını azaltabildiği, sonuç olarak bazı balıkçıların para kazanmak ve bu tür filoları sularından uzak tutmak için korsanlığa yönelebildiği" belirtildi.
Çalışmanın ortak yazarlarından olan, Georgetown Üniversitesi uluslararası kalkınma doçenti Raj Desai, Live Science'a verdiği röportajda, gelir kaybının bu insanları başka yönlere sevk ettiğini ifade etti ve "balıkçıların teknelerin nasıl yol alacağı ve çalıştırılacağı gibi korsanlığa aktarılabilen bazı becerilere sahip olduğunu, dolayısıyla korsan olmalarının çok kolay olduğunu" ekledi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Araştırmacılar, balıkçıların yıkıcı endüstriyel filolara tepki olarak korsanlığa yöneldikleri hipotezini test etmek için tüm okyanus sahalarını her biri yaklaşık 111 kilometrekareyi bulan alanlara ayırdı. Sonra da 2005-2014 döneminde bu alanlarda gerçekleştirilen 3 bin 200'den fazla korsan saldırısı, çeşitli faktörler hesaba katılarak zararlı ve yasadışı balıkçılık uygulamalarıyla karşılaştırıldı.
Araştırmacılar, endüstriyel filoların balıkçıların okyanus tabanı boyunca büyük bir ağı sürüklediği ve balıkları öldürmek için kimyasallar ve patlayıcılar kullandığı dip trolü gibi yöntemlerle habitatları tahrip ettiği alanlarda daha fazla korsan saldırısının yaşandığı sonucuna vardı.
Desai, "Bunlar çok sayıda balık toplamak için çok etkili yöntemler ancak genellikle birçok türü öldürüyor. Bu, balık stokunun sağlığı ve sürdürülebilirliği üzerinde epey olumsuz etkilere sahip olabilir" dedi.
Live Science'ın haberinde, balık stokları azaldıkça korsanlığın balıkçılara daha yüksek ve daha istikrarlı bir gelir kapısı olarak cazip gelebildiği belirtilirken, Desai bu yüzden korsanlığı denetlemenin yanı sıra sorunun kaynağıyla uğraşmanın da önemli olduğunu söyledi:
Korsanlıkla mücadeleye yönelik küresel girişimler, fazlasıyla yasaklama ve yaptırım çabalarına odaklandı. Sorunun kaynağı olan geçim kaynaklarının kaybı ve gelişmekte olan dünyadaki küçük ölçekli balıkçılığın savunmasızlığına daha az ilgi gösterildi.
Haberde ayrıca, gelir kaynaklarında yaşanan sorunların yanı sıra "kırılgan hükümetlerin bulunduğu istikrarsız ülkelerin kıyılarındaki sularda korsanlığın daha sık meydana geldiği" vurgulandı.
Independent Türkçe, Live Science