"Uçuk nasıl tetiklenir?" sorusuna bilim insanları yanıt verdi

"Virüsün vücudumuzun bağışıklık tepkisinin bir parçası olan bu yolu ele geçirmiş olması gerçekten dikkat çekici"

Bilim insanları, araştırmalarının yeni tedavilere yol açabileceğini düşünse de konuya dair daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtti (Wikipedia/Metju12)

ABD'deki Virginia Üniversitesi'nden bilim insanları yaptıkları araştırmayla stres, ateş ve güneş yanığı gibi faktörlerin uçuğa yol açma mekanizmasını keşfetti. Herpes simpleks virüsüyle (uçuğa neden olan virüs - HSV) enfekte nöronların, aşırı uyarılmaya yol açan uyaranlara maruz kaldığında bu durumu algıladığını tespit etti. Virüslü nöronların böylece yeniden aktifleşme fırsatı yakaladığı ortaya çıktı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bilim insanları, araştırma sonuçlarının uçuk ve uçukla ilgili göz hastalıklarını önlemek için yeni yollar gösterebileceğini belirtti.

Araştırmada imzası bulunan, Virginia Üniversitesi Mikrobiyoloji, İmmünoloji ve Kanser Biyolojisi Bölümü'nden Anna R. Cliffe, şöyle konuştu:

HSV'nin nüksetmesi uzun süredir stres, ateş ve güneş yanığıyla ilişkilendiriliyor. Araştırmamız, bütün bu tetikleyicilerin HSV'yle ilişkili hastalıklara nasıl yol açabileceğine ışık tutuyor.

HSV'ye yakalanan kişilerde virüs hiçbir zaman gerçekten yok olmuyor. Virüs, nöronların içine gizleniyor ve tekrar saldırmak için doğru anı bekliyor. Bu sürece yeniden aktifleşme deniyor. Söz konusu kişiler, yaşamının geri kalanında sık sık uçukla karşılaşıyor.

HSV'nin herpes simpleks tip-1 ve herpes Simpleks tip-2 adlı iki çeşidi uçuğa neden oluyor. Örneğin herpes simpleks tip-1 insanlarda görülen en yaygın patojenler arasında. Dünya nüfusunun yüzde 40 ila 90'ında bu virüsten olduğu tahmin ediliyor.

Bununla birlikte HSV'nin yeniden aktifleşmesi, göz uçuğu diye bilinen ve tedavi edilmezse körlüğe neden olan herpes keratite veya beyin iltihabına yol açabiliyor. Bazı araştırmalar HSV'yi, Alzheimer hastalığının ilerlemesiyle de ilişkilendiriyor.

 

 

Hakemli bilimsel dergi eLife'da yayımlanan araştırmada Cliffe ve ekibi, HSV'yle enfekte nöronlara sahip fareler kullanılarak geliştirilen modelle çalıştı. Virüsün, vücudun bağışıklık tepkisi geliştirmesi için önem arz eden belirli bir sitokini (enfeksiyona karşı savaşla ilişkili küçük protein) ele geçirdiği belirlendi.

EurekAlert'ün aktardığına göre, bağışıklık sistemi, uzun süreli iltihaplanma veya stres durumunda interlökin 1 beta adlı sitokini salgılıyor. Interlökin 1 beta, deri ve gözdeki epitel hücrelerinde de bulunuyor ve morötesi ışıktan zarar görüldüğünde salınıyor.

Bulgular, interlökin 1 betanın, efekte nöronların uyaranlara tepki verme kabiliyetini artırdığını ve uçuk için gerekli ortamı oluşturduğunu gösterdi.

Cliffe şöyle konuştu:

Virüsün vücudumuzun bağışıklık tepkisinin bir parçası olan bu yolu ele geçirmiş olması gerçekten dikkat çekici. Bu, bazı virüslerin enfeksiyonla mücadele mekanizmamızın bir parçası olması gereken şeylerden yararlanmak için nasıl evrimleştiğini gösteriyor.

 

Independent Türkçe, EurekAlert, Jerusalem Post, Medicana

DAHA FAZLA HABER OKU