Ah koronavirüs, büyük eşitleyici. En azından Madonna, evim dediği 18. yüzyıldan kalma Lizbon sarayındaki gül yapraklarıyla dolu ve dekoratif mumlarla çevrili mermer küvetinde otururken onu böyle tanımladı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Kim Kardashian, Kovid 19’un gerçekten ne kadar eşitleyici olduğunu, bu hafta (21 Ekim) 40. yaş gününü kutlamak üzere bir grup arkadaşını (zorunlu tecrite girmelerini ve test yaptırmalarını istedikten sonra, tabii) özel bir adaya götürdüğünü açığa vurduğu bir dizi tweet atarak gösterdi.
Doğayla iç içe partisinden karelerle birlikte mesajları 6,7 milyon Twitter ve 190 milyon Instagram takipçisiyle paylaşan Kardashian şöyle yazdı:
İki haftalık birden fazla sağlık taramasından ve herkesten zorunlu tecrite girmesini istedikten sonra, en yakın çevremi kısa bir anlığına her şey normalmiş gibi davranabildiğimiz özel bir adaya götürerek şaşırttım.
Fotoğraflarda konuklar sanki 2019’daymışız gibi partilerken görülebiliyor: Sosyal mesafe yok, maske yok; görünürde Purell kutusu (el dezenfektanı markası –çn.) yok. Kardashian, özel bir jetle özel bir adaya gitmekteki basit lükse dair “Kovid’den önce hiçbirimizin, güvenli bir ortamda seyahat edebilmenin ve ailemizle, arkadaşlarımızla birlikte olmanın ne kadar basit bir lüks olduğunu gerçekten anladığını düşünüyorum” diye yazdı.
Kardashian “Çoğu kişi için bunun tam şu anda çok erişilmez bir şey olduğunun farkındayım. Bu yüzden böyle anlarda, yaşamımın ne kadar ayrıcalıklı olduğunu naçizane anımsıyorum” diye ekledi.
Pandemi sırasında doğum gününü kutlamak gibi küçük şeylerin değerini bilmeye çalışmayı kimse birine çok göremez. Ama bu hiçbir bakımdan küçük değildi. İnsanlar Kardashian’ın yorumlarını distopik dizilerden korku sinemasına film ve televizyon sahneleriyle eşleştirince, Kardashian’ın gönderisi çarpıcı duyarsızlığından dolayı anında viral paylaşımları tetikledi. Bong Joon Ho’nun sınıf çatışmasına dair kara komedisi Parazit’e (Parasite), Ari Aster’in pagan tarikatı korku filmi Ritüel’e (Midsommar) ve Jesse Armstrong’un milyarder medya patronlarına dair Kral Lear’dan mülhem dizisi Succession’a göndermeler vardı.
Kardashian, pandemi sırasında inanılmaz derecede duyarsız ilk ünlü olmaktan çok uzak. Tecrit süresince Arnold Schwarzenegger'den Ellen Degeneres'e ve Beckhamlara kadar yıldızlar, malikanelerinin iç mekanlarını paylaşarak yüzme havuzları, spor salonları ve epey büyük arazileriyle beraber tecritteki mücadelelerinden bahsederken, biz geri kalan enayiler bir Joe Wicks (Britanyalı fitness koçu –çn.) seansı için oturma odalarımızda yeterince yer açmaya çalışıyorduk (ki bu kimileri için lükstü).
Acımasız zamanlarda, ayrıcalıklı kişilerin servetlerini açıkça göstermekten kaçınması gelenektir. 1990'lardaki ekonomik bunalım bize, hem ünlülerin hem de gençlerin grunge modasını benimsedikleri ve gösterişçi olmayan tüketimi moda olarak yeğledikleri sadeleşmiş bir giyim tarzı getirdi.
Kovid-19’un ikinci küresel dalgası dünyayı kasıp kavurarak insanları evlere dönmeye zorluyor, bir kez daha onları sevdiklerinden ayırıyor ve işsizlik seviyelerini hızla artırıyor. Bu arada Kardashian'ın her şeye sahip olma ve kendi kurallarına göre yaşamaya yönelik yüze vurma yaklaşımı asla bilhassa olumlu karşılanmayacaktı.
Pandemi artık dünya çapında bir milyondan fazla kişiyi öldürdü ve her yanda ekonomik yıkıma yol açtı; ama tabii ki sen “ayrıcalığından dolayı mahcupsundur”.
En son Made in Chelsea bölümleri de benzer bir dünyadan bihaber yaklaşımı benimsedi. Oyuncuların bu yaz kır malikanelerinde parti yapmak ve dudaklarını büzüp öpüşmek üzere bir araya geldiği dizi, şovun iki yıldızının izleyicileri hepsinin çekimler başlamadan önce zorunlu tecrite girdikleri ve test yaptırdıkları konusunda temin etmesiyle başlıyor.
Pardon, kalabalık toplaşmalardan önce test yaptırmak ve zorunlu tecrite girmek bunca zamandır izin verilen bir şey miydi? Son 7 aydır koronavirüs önlemlerinin ince ayrıntılarını haberleştiriyorum ama yine de bu belirli yasal boşluğu hatırlamıyorum. Son baktığımda Grant Shapps ve Matt Hancock, test sonuçları tutarlı kabul edilmediği için test yardımıyla seyahat sonrası tecrit sürelerini kısaltmak konusunda hâlâ suskundu.
Görünen o ki Chelsea’de bu gibi kısıtlamalar uygulanmıyor. Eğlence şovları aracılığıyla gerçeklerden kaçış bu yıl kesinlikle pandeminin bir özelliği oldu ancak bu acı bir tat bıraktı.
Ünlülerin cazibesinin büyük kısmı, onların bizi mükemmel pedikürlenmiş ayaklarına kapandıran ve yaltaklanmamıza yol açan, başrolünde olmak zorunda oldukları görünürde sorunsuz yaşamlarını ve sahip olduklarını düşlediğimiz erişilmez varlıklarıdır. Şöhret fantezisi ünlülerin güzel elbiselerini sonsuza dek sergilemelerine yol açıyor ve sosyal medyadaki aşırı övgülerimiz sadece onların savurgan hayat tarzlarını güçlendiriyor.
Gönderdiğimiz beğenilerin ve sonucunda ünlü damalarına saldığımız oksitosin selinin ötesinde ünlüler, zenginliklerini paylaştıkları için finansal olarak ödüllendiriliyor. Onlara bu mertebelere yerleşmelerinde yardım ederken, bu kadar duyarsız oldukları için onları gerçekten suçlayabilir miyiz?
Kardashian savunucusu değilim, hem siyasi hem de etki gücüne sahip konumlardaki kişileri sorumlu tutabiliyor olmalıyız. Özellikle de önlemleri alenen hiçe saymalarıyla böbürlenerek çılgınlıklarını sosyal medyada tüm dünyanın görmesi için paylaşacak kadar pervasızlarsa. Fakat gerçekten şaşırdığımızı söyleyebilir miyiz?
Kim Kardashian’ın nasıl ünlü olduğunu unuttuk mu? Onu biz ünlü yaptık.
Şüphesiz, bunların hepsi bir hafta içinde unutulacak ve aşırı hayranlık bir kez daha galip gelecek. Ben bu yazıyı yazarken, büyük ölçüde yerilen fotoğrafı 5,2 milyon kişi “beğendi”.
Dolayısıyla, herhangi bir ünlüden alçakgönüllülüğe çok az benzeyen bir şey beklemek yerine, ünlüler dünyasının tam olarak böyle işlemediği konusunda kendimizi kandırmak yerine, daha yeni sterilize edilmiş başparmaklarımızla tercihimizi gösterelim ve takibi bırakalım. Bu, hayatımızın en sefil tatil dönemine atlı kızaklarla yol alırken durumla başa çıkmamıza yardımcı olacaktır.
Independent Türkçe için çeviren: Onur Bayrakçeken
© The Independent