Sir Reginald Hargreeves, namı diğer The Monocle'ın evlat edindiği ilk çocuk ve yaşlı adamın bilinen favorisi olmasına rağmen Luther, Umbrella Academy'nin ne çizgi romanında ne de Netflix uyarlamasında pek de sevgi gören bir karakter değil.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Evlatlık çocukların diğer 7'sinden birinin kod adı "The Horror" (Dehşet) da olsa en garip dış görünüşün Luther'e ait olduğunu söylesek abartmış olmayız: Sırtına asılı, diyaliz makinesi görünümlü tertibata bağlanan boru ve hortumların çıktığı devasa, bir gorilinkine benzeyen bir gövde ve bunun üzerine sıkıştırılmış bir adam kafası. Olağanüstü yeteneklerine rağmen bu bir kişinin başına gelebilecek en canavarca şeylerden biri. Dahası, kardeşlerinin aksine Luther'in normal bir hayat sürme ihtimali, yetişkin bedenini deneyimleme fırsatı dahi bulamadan ortadan kalktı.
Netflix dizisinde Luther bir görev sırasında ağır yaralanıyor. Hargreeves, hayatını kurtarmak için göğsüne gizemli bir serum enjekte ediyor. Sonuç, Luther'in bedenini boyun hizasından itibaren bir insan/primat melezine döndüren bir tür genetik dönüşüm. Bunun tuhaf olduğu doğru ama çizgi romanda olanların yanına bile yaklaşamaz.
Screen Rant'in haberine göre okurların Luther'in dönüşümüne dair sahip olduğu kısıtlı bilgi, Apocalypse Suite hikayesinin ilk fasikülünde, karakterin Ay'daki üssünde çerçeveletip duvara astığı gazete kupürlerinden geliyor. Okurlar Luther'la ilk tanıştığında karakter Ben adındaki bir robotu saymazsak birkaç yıldır Ay'da tek başına yaşıyor. Hayatının daha önceki bir döneminde Mars'a dönük gizli bir görev kapsamında uzaya yollanıyor. Görev başarısız olduğunda Luther ölümün eşiğinde ve Hargreeves hayatını kurtarmak için deneysel müdahaleyi uygalamak zorunda kalıyor.
Bir çocuğun kafasını Marslı bir primatın vücuduna nakletmek Victor Frankenstein'ı bile ürkütürdü. Görevle veya bu işlemin detaylarıyla ilgili neredeyse hiçbir şey bilinmiyor. Öte yandan Hargreeves'ın laboratuvarında ölü Marslı primatın kafasını, korunmak için bir kavanozda saklanan şekilde kısa süreliğine görüyoruz. Maalesef Mars'ta yaşayan primatlar hakkında bildiklerimiz de bir o kadar az, onlar olmadan Luther'ın kızıl gezegende ters giden her ne idiyse muhtemelen hayatta kalamayacağı gerçeği dışında.
Unutmayın, hayatının bu noktasında Luther Spaceboy (Uzay çocuğu) olarak biliniyor çünkü kelimenin tam anlamıyla uzayda bulunmuş ilk oğlan çocuğu. Hatta Luther bu tıbbi işlem yapıldığında hala çocuktu. Bu durum, karakterin dönüşümüne bir kat daha tuhaflık ve trajedi katıyor. Tuhaflık katıyor çünkü buluğ çağı ve garip ergenlik yıllarını devasa bir uzaylı-primat vücuda bağlı bir insan kafası olarak geçirmenin nasıl bir şey olduğunu hayal etmek güç. Trajik çünkü bu nokta itibarıyla Luther bir ucube hayatına mahkum oluyor. Öğleden sonra dışarı çıkıp kalabalığa karışması için boğazlı kazak ve iri bir yeşil trençkot giymesi yeterli olmayacak bir ucube.
Independent Türkçe, Screen Rant
Independent Türkçe için çeviren: Şafak Küçüksezer