Donald Trump efsanesinin nasıl biteceğine dair hiçbir fikrimiz yok. Bu nedenle, bir şey bilmediğinizde yapacağınız şey bildiğiniz şeylere odaklanmaktır. Siyaseti bir kenara bırakın ve ekonomiye bakın; çünkü doğrusu Kovid-19'u atlatma sürecindeki ABD ekonomisine dair epey fazla bilgimiz var. İşte 4 olumlu ve bir olumsuz husus (dilerseniz 4 düğün ve bir cenaze diyelim) ve bunun Atlantik'in bu yakasındaki bizler için ne anlama geldiği hakkında birtakım düşünceler.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İlk olarak, biliyoruz ki ABD Merkez Bankası (Fed) politikası seçimle değişmeyecek. Çok gevşek kalmaya devam edecek. Fed geçen ayki toplantısında faiz oranlarının birkaç yıl boyunca sıfıra yakın kalacağı doğruladı. Fed Başkanı Jerome Powell "ekonomideki bu toparlanma süreci iyice ilerleyene kadar oranların epey akomodatif kalmaya devam edeceğini" söyledi.
Powell bu yönlendirmeyi "güçlü" olarak tanımladı ve Fed Başkanı size bir şeyin güçlü olduğunu söylüyorsa ona inansanız iyi edersiniz. Dünya dolarla dolup taşacak. Uzun vadeli görünümde bu, bariz tehlikeler taşıyor. İnsanlar aşırı borçlanabilir, enflasyon muhtemelen geri dönecek. Fakat kısa vadede bu olumlu bir gelişme.
İkincisi, mali politika da gevşek kalmaya devam edecek. Bütçe açığı rakamları o kadar muazzam ki neredeyse anlamsız hale geldi. İçinde bulunduğumuz mali yılın ilk 11 ayı için bütçe açığı üç trilyon doları (yaklaşık 23 trilyon TL) aştı. Fakat makro-ekonomik açıdan, bilmemiz gereken tek şey gelecek yıl Beyaz Saray'da kim oturursa otursun politikanın gevşek olacağı. Eğer Joe Biden başkan olursa, zenginler üzerindeki vergiler muhtemelen biraz artacak ama genel harcamalar da muhtemelen aynı şekilde artacak. Mali gösterge pek değişmeyecek, özellikle de bütün başkanlar planlarını Kongre'den geçirmek zorunda olduğu için. Dünyanın geri kalanı, ABD mali politikasının ekonomiyi ileri doğru itmeye devam edeceğinden emin olabilir ki bir başka olumlu husus da bu.
Üçüncü olarak, ABD'li yüksek teknoloji şirketleri krizin büyük kazananları olmaya devam edecek. Bir yıl öncesine kıyasla hepimiz Amazon, Apple, Google, Microsoft, Facebook vb. şirketlere çok daha fazla bel bağlıyoruz. Dünya ekonomisi 5 yıllık yapısal değişimi 5 ayda geçirdi. Bu Amerikan siyasetini hesaba katmaksızın gerçekleşti ve ABD'nin öneminin, herhangi bir dönemde kimin başkan olduğunun çok ötesine geçtiğinin güçlü bir göstergesi oldu.
Bu da bizi dördüncü olumlu hususa getiriyor: Teknoloji sayesinde dünya ekonomisi daha verimli hale gelecek; bu da sonraki dönemde toparlanmayı sağlamaya ve yaşam standartlarını yükseltmeye yardım edecek. Hepimiz, tutumumuzu değiştirmek zorunda kaldık. Bu değişikliklerin tamamı kesinlikle harika değildi ve birçok kişi her aşamada kötü bir şekilde etkilendi. Bunu asla unutmamalıyız. Ama teknolojiyi nasıl daha iyi kullanacağımızı öğrendik. Toplantılara daha az zaman harcıyor ve teknoloji yoluyla daha çok haberleşiyoruz. İşe gidip gelmek ve alışveriş yapmak için daha az zaman harcıyoruz. Bu değişikliklerin bazıları kalıcı olacak, ilk etapta ABD'ye yardım edecek ama geri kalanımıza da yardımı olacak.
Peki ya olumsuz nokta? Bütün bunlardaki adaletsizlik beni son derece endişelendiriyor. Amerikalıların büyük kısmının yaşam fırsatları Kovid-19'dan zarar gördü. Her yerde olduğu gibi birçok kişi vadesi dolmadan öldü ama zarar bunun çok ötesinde. Okulu veya üniversiteyi bırakan gençler hayatları boyunca dezavantajlı durumda kalabilir. Kariyerlerinin ortasında işlerini kaybeden insanlar için toparlanmak imkansız olabilir.
Her ülkede pandeminin kazananları ve kaybedenleri oldu; ama elbette kaybedenler kazananlardan fazla. Bununla birlikte, her ne kadar gelişmiş ülkelerin hepsinin güvenlik ağları ve her güvenlik ağının delikleri olsa da, ABD'nin sosyal yardım sistemi epey parçalanmış durumda. Bu ölçekte bir ekonomik darbe aldığınızda herkesi korumak mümkün değildir; ama korkarım ki başka ülkelerde benzer konumda bulunan insanlara kıyasla bu darbe bazı Amerikan ailelerini daha sert vuruyor.
Peki Britanya ve Avrupa'da bulunan bizler için bu ne anlama geliyor? Basitçe şöyle: Eğer ABD ekonomisi düzgün ve sürekli bir toparlanma sürecine sahne olursa ki bence olacak, bu durum gelişmiş dünyanın geri kalanını ve ötesindeki gelişmekte olan dünyayı besleyecek. Gelişmekte olan ülkelerin zararı hakkında yeterince bilgimiz yok ve umarım bu konu daha çok dikkat çeker.
Ancak hatırlanması gereken şey, 2008-9 mali krizi ve onu izleyen durgunluğun ardından dünyanın şimdiye kadar gördüğümüz en uzun kesintisiz büyüme dönemlerinden birine, hatta bazı durumlarda en uzununa girdiği. Bu büyüme evresine Amerikan ekonomisi öncülük etti. Önümüzdeki günlerde ABD siyasetinde ne yaşanırsa yaşansın, benzer bir ekonomik toparlanma yaşanacağını ummalıyız.
independent.co.uk/independentpremium/voices
Independent Türkçe için çeviren: İrem Oral
© The Independent