Bilim insanları, insan ürünü cıva kirliliğinin okyanusların en derin bölümünün dibine kadar ulaştığını keşfetti.
Çin ve ABD'den iki bilim insanı grubu, Mariana Çukurunda, okyanus yüzeyinden 11 kilometreden daha derinde yaşayan balık ve kabuklularda zehirli cıvaya rastladı.
Çin'deki Tianjin Üniversitesi'nden araştırmacı grubuna liderlik eden Dr. Ruoyu Sun, "Bu bir sürpriz" dedi. "Daha önceki araştırmalarda metil cıvanın çoğunlukla okyanusun ilk birkaç yüz metresinde oluştuğu sonucuna varılmıştı.
Bunun, daha derin sularda yiyecek arayan balıkların metil cıva yutma olanağını kısıtlayarak, cıvanın biyolojik birikimini sınırlaması beklenirdi. Bu çalışmayla beraber artık bunun doğru olmadığını düşünüyoruz.
Küçük miktarlarda malzemeyi yutan bazı türlerin daha büyük türler tarafından yenmesiyle cıva, deniz organizmalarında yoğunlaşabiliyor. Bu da besin zincirinin daha yukarısında yer alan canlılarda biriken sıvı metalin, daha zararlı biçimde yoğunlaşmasıyla sonuçlanabilir.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Cıva genelde insanlar ve diğer hayvanlar için yüksek seviyelerde zehirli. Gelişmekte olan fetüsler içinse özellikle tehlikeli olabiliyor.
Dr. Sun'un ekibi 7 ile 11 bin metre arasındaki hayvanları yakalamak, 5 bin 500 ile 9 bin 200 metre aralığından da tortu örnekleri toplamak için bir derin deniz aracı kullandı.
Dr Sun, “Çukur faunasındaki cıvanın özellikle okyanusun daha yukarısındaki metil cıvadan geldiğini gösteren ve tartışmaya yer bırakmayan cıva izotopu bulgularını sunabiliyoruz” dedi.
Bunu, cıvanın okyanusun yukarısından geldiğini doğrulayan belirgin izotopik parmak izi sayesinde söyleyebiliyoruz.
Michigan Üniversitesi'nden Dr. Joel Blum'un liderliğindeki diğer araştırma ekibi ise Pasifik Okyanusu'ndaki en derin iki çukurdan, Yeni Zelanda'ya yakın Kermadec Çukuru ve Filipinler'deki Mariana Çukuru'ndan, balık ve kabuklu örnekleri aldı.
Ekip iki bölgedeki çukur türlerinde de bulunan cıvanın büyük ölçüde atmosferden kaynaklandığını ve okyanuslara yağmur yoluyla geçtiğini keşfetti.
Dr. Blum şunları söyledi:
Bu cıvanın atmosferden okyanus yüzeyine karıştığını, oradan da balıkların ve deniz memelilerinin batan leşleriyle ve küçük parçacıklar halinde derin okyanusa taşındığını biliyoruz.
Bunu, cıvanın izotopik kompozisyonunu ölçerek tespit ettik. Ölçüm, okyanus tabanındaki cıvanın Orta Pasifik'in yaklaşık 400 ile 600 metre arasındaki derinlikte bulunan balıklardakiyle eşleştiğini gösterdi. Bu cıvanın bir kısmı doğal yollardan meydana gelir ama çoğunun insan faaliyetlerinden kaynaklanma ihtimali yüksek.
Bu çalışma insanların saldığı cıvanın dünyanın en ücra deniz ekosistemlerindeki besin ağlarına bile ulaştığını ve girdiğini gösteriyor. Okyanusun en derin yerlerindeki cıvanın kökeninin böylece daha iyi anlaşılması, atmosfer ve okyanuslardaki cıva oranının akıbetini modellemeye yardımcı olacak.
Hawaii Üniversitesi, Yer Bilimleri Bölümü'nden bağımsız araştırmacı Profesör Ken Rubin şöyle dedi:
Cıvanın çevreye yanardağ patlamaları ve orman yangınları gibi çeşitli doğal kaynaklardan yayıldığını biliyoruz.
Öte yandan kömür ve petrol yakma, madencilik ve imalat gibi insan faaliyetleri, deniz ortamındaki cıva birikiminin başlıca sorumlusu. Bu iki çalışmayla artık görüyoruz ki bu birikim okyanus boyunca derin denize ve orada yaşayan hayvanlara kadar yayılmış. Bu da modern insan faaliyetlerinin gezegen üzerindeki derin etkisinin yalnızca bir başka göstergesi.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independent.co.uk/news/science
Independent Türkçe için çeviren: Şafak Küçüksezer
© The Independent