Altı günde on milyonlarca kişinin 10 yıl önceki ve şimdiki fotoğrafını #10yearchallenge etiketiyle sosyal medya platformlarında paylaşması, “Bu akım kendiliğinden mi yayıldı yoksa arkasında farklı amaçlar güden bir kuruluş mu var?” sorusunu akıllara getirdi. Dünya çapında etkili olan trendin Facebook’ta başlamış olması, bu platformu hedef haline getirdi. Veri topladığı öne sürülen Facebook ise açıklama yaparak iddiaları reddetti. Şirket, kullanıcıların başlattığı hareketin kendiliğinden yayıldığını ve şirketin bundan çıkar sağlamadığını savundu.

Facebook'a dijital suçlama

Platform, geçtiğimiz yıl da bir dijital skandal ile gündeme gelmişti. Kullanıcı bilgilerinin usulsüz kullanıldığı iddiaları üzerine şirket, 50 milyar dolarlık kayba uğramıştı. Cambridge Analytica şirketi ile paylaşıldığı ve daha sonra bu bilgilerin Ruslara satılarak Amerikan başkanlık seçimlerini etkilediği iddiaları hafızalardan silinmemişken, şirket #10yearchallenge ile bir kez daha eleştiri oklarının hedefinde yer aldı. Facebook’un veri toplayarak Amerikan başkanlık seçimlerinde Donald Trump lehine dijital kampanyalar düzenlediği ve seçimde manipülasyon yaptığı öne sürülmüştü. Milyonlarca kişinin bilgilerinin izinsiz toplanmasına ilişkin ifade veren Mark Zuckerberg, platformu tasarlayan kişi olarak tüm sorumluluğu üstlendiğini belirtmiş, ortada bir yanlış varsa ve birisinin kovulması gerekecek ise o kişinin kendisinin olduğunu savunmuştu.
 

Facebook’ta başlayıp önce Instagram’a, oradan da Twitter’a yayılan akıma, dünyanın dört bir yanından paylaşım yağdı. İddialara göre, milyonlarca kişinin 10 yıl önce nasıl göründüğüne ve şimdi nasıl olduklarına ilişkin fotoğraflar, yapay zeka yazılımlarına ve bir kişinin yaşlanma şekline ilişkin veri toplanmasına yardımcı oluyor. Böylelikle “Kişilerin gelecekte nasıl görünecekleri üzerine daha gerçekçi tahminlerin yapılabileceği " belirtiliyor.  #10yearchallenge akımının, bilimsellik içermesinin yanı sıra, şirketlere paylaşım, tıklanma, para ve reklam olarak döneceği kaydediliyor. #10yearchallenge ile toplanan verilerin, özellikle güzellik ve kozmetik endüstrisi için altın değerinde olduğu belirtiliyor.