Bir hayal ustasının labirentleri: Jorge Luis Borges'in 4 yapıtı

Latin Amerika edebiyatının devlerinden Jorge Luis Borges, eserleriyle bir kuşağın edebiyat anlayışını baştan şekillendirdi

Borges, hayal gücünün sınırlarını zorlayan yapıtlarıyla 20. yüzyıl Güney Amerika edebiyatındaki büyülü gerçekçilik akımını derinden etkiledi (AFP)

Minerva'nın Baykuşu bu hafta, Latin Amerika edebiyatının büyük ustası Jorge Luis Borges'in büyülü dünyasında bir yolculuğa çıkıyor.

1899'da Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te dünyaya gelen Borges, yazar ve şairliğin yanı sıra kütüphanecilik ve İngiliz edebiyatı profesörlüğü yaptı. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ayrıca 13. yüzyılda yazılan ve İskandinav mitolojisinin temelini oluşturan Edda'dan Faulkner, Poe ve Kafka'nın eserlerine kadar birçok önemli yapıtı İspanyolcaya çevirdi. 

Felsefe, edebiyat ve din tarihinden fikirleri sentezleyerek zaman, uzay, gerçeklik ve sonsuzluk gibi evrensel konuları kurmacayla kurgu dışının sınırlarını yok eden bir üslupla kaleme aldı. 

Borges'in tüm dünyada tanınmasını sağlayan Ficciones adlı öykü derlemesinin İspanyolca aslından yeni çevirisi, Can Yayınları etiketiyle aralıkta okurlarla buluştu. 

Bu vesileyle biz de hayal ustası ve fikir işçisi Borges'in 4 eserini ele aldık.

Ficciones

Borges'in en ünlü öykülerinin yer aldığı Ficciones, 1941'de yayımlanan Çatallı Yollar Bahçesi ve 1944'te basılan Kandırmacalar'daki 16 hikayeden oluşuyor.

Kuantum mekaniğinin çoklu dünyalar yorumunun habercisi Çatallı Yollar Bahçesi, Borges'in "sonsuz metin" fikrini de ilk işlediği büyüleyici öykülerinden. 

Quijote'nin Yazarı Pierre Menard ise 20. yüzyılda "yaşamış" yazar ve polimat Pierre Menard'ın, Don Kişot üzerine çalışması hakkında bir inceleme. Menard, Don Kişot'u çevirmeye çalışırken kendini kaptırıp metni 17. yüzyıl İspanyolcasını kullanarak yeniden kurar, neredeyse Cervantes'i yerinden ederek eserin yazarına dönüşür. 
 

borges1
Borges'in öykücülüğü, felsefi derinliğiyle edebiyatta çığır açtı (AP) 


Menard'ın çalışmasını bulmak isteyenlerin kitapçılardan eli boş döneceğini de ekleyelim. Kim bilir belki de böyle bir kitap vardı ama günümüze ulaşmadı…

Gnostisizm ve Kabala'nın ezoterik öğretilerine davet edildiğimiz düşlere katıldığımız Dairesel Harabeler ve gizli bir tarikatın tarihini öğrendiğimiz Tlön, Uqbar, Orbis Tertius da hayal gücünün sınırlarını zorlayan öykülerden.

Ficciones, Borges'in baş döndürücü dünyasına adım atmak isteyenler için birebir.

İspanyolcadan çeviren: Emrah İmre, 176 s., 2024, Can Yayınları


Sonsuzluğun Tarihi

Zamanın doğası, dil ve çeviri üzerine denemelerin yer aldığı Sonsuzluğun Tarihi, Borges'in düşünce ve edebiyat tarihine dair engin birikimini yakından görmemizi sağlıyor. 

Kitapla aynı adı taşıyan yazıda zaman ve sonsuzluk mefhumları Platon ve Plotinos üzerinden tartışılıyor. Döngüsel Öğreti ve Döngüsel Zaman'daysa bu izlek, Hıristiyan eskatolojisindeki zaman anlayışı ve Nietzsche'nin "ebedi dönüş" fikri üzerinden genişletiliyor.
 

borges3
Nobel Edebiyat Ödülü'nü alamamaktan yakınan yazar, "Bana Nobel vermemek İskandinav geleneğine dönüştü" demişti (AFP)​​​​​​​


Metafor'da farklı kültür ve dillerdeki mecazların yapısına odaklanan Borges, Sözlü Sataşma Sanatı'nda da hiciv türünü, hakaret ve küfürleri inceleyen sıradışı bir çalışma yapıyor. 

İki Kısa Yazı: El-Mutasım'a Bir Yaklaşım ise Hindistanlı avukat Mir Bahadur Ali'nin El-Mutasım'a Bir Yaklaşım adlı romanı üzerine kaleme alınan detaylı bir inceleme. Gelgelelim böyle bir kitap ve yazar yok… 

İspanyolcadan çeviren: Saliha Nilüfer, 152 s., 2020, İletişim Yayınları


Kum Kitabı

Borges'in "en iyi çalışmam" dediği Kum Kitabı, yazarın yaşlılık döneminde kaleme aldığı 13 öyküden oluşuyor.  

İlk hikaye Öteki'nde Borges, kendisinin genç haliyle karşılaşıyor. Kitaptaki bir diğer hikayeyse yazarın "en favori öykülerinden biri" olarak gösterdiği, ütopik bir evrensel toplantıya katıldığımız Kongre. 
 

borges2

Borges, Calvino ve Derrida gibi ünlü yazar ve felsefecilerle arkadaşlık kurmuştu (AFP)


Korku ve fantastik türünün devlerinden H.P. Lovecraft'e ithafen yazılan ve orijinal başlığı İngilizce konan There Are More Things'e, hem İsa'ya hem de Yehuda'ya tapan tuhaf bir tarikatı anlatan Otuzlar Mezhebi eşlik ediyor. 

Kitapla aynı adı taşıyan öyküdeyse Borges külliyatının vazgeçilmez temalarından sonsuzlukla karşılaşıyoruz. 

Can Yayınları'nın aralıkta yayımladığı versiyonda, Borges'in Shakespeare'in Belleği öyküsü de yer alıyor. Shakespeare uzmanı bir akademisyenin, şairin belleğine sahip olmasıyla yaşananları takip ediyoruz.  

İspanyolcadan çevirenler: Peral Bayaz, Yıldız Ersoy Canpolat, 160 s., 2023, Can Yayınları


Alçaklığın Evrensel Tarihi

Ünlü suçluların hayatlarının hikayeleştirildiği Alçaklığın Evrensel Tarihi, 1935'te yayımlandığında Latin Amerika edebiyatında şok etkisi yarattı. Borges, 1930'larda Arjantin'in çok satan gazetelerinden Critica'nın pazar ekinde yazıyordu. Kitaptaki 16 öykü de ilk olarak burada yayımlandı.  

Kötü şöhretli kişilerin bulaştıkları suçları kurmacanın ehliyetini kullanarak öyküleştiren Borges, 1954'teki yeniden basıma yazdığı önsözde, gerçek ve kurgunun iç içe geçmesiyle kitabın "kendisinin parodisine" dönüştüğünü belirtir. 
 

borges4

Arjantinli yazar, edebiyat tarihi, klasikler, felsefe ve linguistik alanında da birçok deneme kaleme aldı (AFP)


"Barok" diye adlandırdığı bu tarzı ucuna kadar götüren yazar, nevi şahsına münhasır üslubuyla kendini de sıradışı bir yere konumlandırır: 

Bunlar, kendi başına öykü yazmayı göze alamayan, dolayısıyla da (hiçbir estetik haklılığı olmadığı halde) başkalarının masallarını bozup çarpıtarak kendi kendini eğlendiren utangaç bir delikanlının sorumsuzca oynamaya kalkıştığı oyunlardır.

 İspanyolcadan çeviren: Süleyman Doğru, 104 s., 2021, Can Yayınları
 


30'lu yaşlarında başlayan görme sorunları 58'ine geldiğinde Borges'i kör bıraktı. Göz hastalığının kademeli olarak ilerlediği bu dönem, 1955'te Arjantin Ulusal Kütüphanesi'nin direktörlüğüne atandığı zamana denk geliyor. Hikayelerindeki paradoksları kendi bünyesinde toplayan Borges, dünya kadar kitabın ortasında âmâ kalmanın ironisini şöyle anlatıyor:

Yavaş yavaş olayların tuhaf ironisini fark etmeye başladım. Cenneti hep bir tür kütüphane olarak hayal etmiştim. Diğerleri bir bahçe ya da bir saray düşünür. İşte oradaydım, çeşitli dillerde yazılmış 900 bin kitabın merkezindeydim ama başlık sayfalarını ve sırtlarını zar zor seçebildiğimi fark ettim.

Dünyayı kitap, kitapları da dünya olarak düşleyen Borges, bu çemberden tüm edebiyatı dönüştüren labirentler çıkarabilecek tek aykırı dehaydı. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU