Bakan Fidan, Suriye halkı ve Suriye'nin 8 Aralık itibarıyla yeni bir döneme girdiğine işaret ederek, Suriye krizinin başladığı ilk günden itibaren, 13 yıldır Türkiye'nin bütün kurumlarıyla bu krizi çok yakından takip ettiğini söyledi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Fidan, Suriye'nin bir matruşka gibi oyun içinde oyun düzenlendiği ve herkesin farklı stratejik hesaplar yaptığı bir bölge olduğunu dile getirerek, "Herkesin farklı stratejik hesaplar yaptığı, bu stratejik çıkarların kimin ne zaman nerede işine yarayacağının belirlenmediği belirsizliklerle dolu, farklı oyunların oynandığı bir coğrafyada Türkiye'nin 13 yıldır yürüttüğü stratejik sabırla, hikmetle, büyük bir azim ve dikkatle ördüğü politika, bugün itibarıyla başka bir noktaya evrilmiştir." değerlendirmesinde bulundu.
2016'dan itibaren Türkiye'nin yürüttüğü Suriye politikası ve Astana Süreci'ne ilişkin Fidan, "Rejim, yaratılan zamandan ülkenin çok yönlü sorunlarının çözümü için istifade etmemiştir. 2016'da savaş durduruldu, muazzam bir zaman vardı. Bu zaman içinde rejim ve müttefikleri kendi halkına demokratik, kuşatıcı bir anayasa, bir umut, iyi bir altyapı verebilirdi." dedi.
Suriye'de devletin siyasi, ekonomik ve sosyal açıdan çöküşe gittiğini söyleyen Fidan, "Devlet bütün yapılarıyla iflas etmiş durumdaydı, sadece ufak bir dokunuş bekliyordu." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın olacakları öngörerek Beşar Esad rejimine uzlaşı teklifinde bulunduğunu ancak karşılık alamadığını belirten Fidan, "Halktan yükselen memnuniyetsizlik dalgası, rejimin saldırıları nedeniyle yaşanan sivil kayıplarla birleşince Suriye rejimi tarihe karışmıştır." diye konuştu.
Dışişleri Bakanı Fidan, konuşması sırasında DEM Parti'li milletvekillerinin laf atması üzerine, "Sizin için Suriye Kürtlerden, Kürtler de PKK'dan ibaret. Suriye'nin tamamına bir bakın. Suriye'de Araplar var, Dürziler var, Kürtler var, Aleviler var, Sünniler var. Birçok unsur var. Sadece bir yer yok." dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye'nin, Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğini ve uluslararası toplumla temas halinde olduğunu belirterek, "Bizim görüşümüz şu; herkesi ortak bir hedef etrafında bir araya getirmek. Terörün olmadığı komşuların tehdit üretmeyen, dışlayıcı bir yapının oluşmadığı, azınlıklara eşit davranan, herkesin canından, malından emin olduğu, bulunduğu toprağından, vatanından edilmediği, mültecilerin geri döndüğü, ülkenin acil, ekonomik, finansal ve altyapı sorunlarına bir an önce cevap bulan bir politika." diye konuştu.
Bu görüşmelerin formüle edildiğini, şu ana kadar görüşülen herkesin bu görüşleri hayata geçirmede ve desteklemede hemfikir olduğunu vurgulayan Fidan, "Şam'da oluşan yönetim bu prensipler dahilinde hareket ettiği sürece, uluslararası toplum Türkiye'nin ortaya koyduğu vizyonu desteklemeye devam edecek." ifadesini kullandı.
Bakan Fidan, Türkiye'nin, Suriye politikasına ilişkin bir soruyu yanıtlarken, PKK terör örgütünün, bulunduğu her yerdeki partilere karşı olduğunu söyledi. Fidan, "Kimin 'kürdofobik' olduğu, kimin başka Kürt entitelerinden alerji duyduğu tarihsel olarak da veri olarak da matematik olarak da ortada. Bu gerçeklik ortadayken, bizim Erbil ile olan ilişkilerimiz ortadayken, bizim Suriye'nin meşru Kürt siyasi temsilcileriyle olan ilişkilerimiz ortadayken, bize silah çekene düşmanlık yapmamızı, 'kürdofobik' olarak nitelendirmeniz hiçbir gerçeklikle bağdaşmıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Fidan, Doha Forum 2024'te Rusya, İran ve Arap ülkeleriyle yapılan çok sayıda temasın yanı sıra şimdi de pek çok ülkeyle yoğun bir diplomasi trafiği yürüttüklerini ifade etti.
AA