Her ofiste karşılaşacağınız 15 tip meslektaş

Canan Duman Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: Annie Spratt/Unsplash

Her ofis, farklı kişiliklerin gerçek bir karışımıdır.

Kaç şirkette çalışmış olursanız olun, her zaman karşılaşacağınız belli tipte insanlar olacaktır.

Ofislerde karşılaşacağınız en yaygın 15 iş yeri kişiliklerini gelin birlikte inceleyelim.
 


1. İşkolik: Ofisin sürekli hareket makinesi

Bu tipin ne olduğunu biliyorsunuz: erken gelir, geç çıkar ve her zaman iş başındadır.  İşkolik, ofisin yorulmak bilmeyen motorudur, gece geç saatlere kadar kararlı bir bağlılıkla çalışır. Sabah 7'de bir e-posta gönderir veya akşam 10'da teslim edilmesi gereken bir işi yerine getirir ve bir sonraki göreve geçer.

İşkolik hiç ofisten ayrılmaz gibi görünür. Ofise vardığınızda da ayrıldığınızda da oradadır. Sabah 9 veya akşam 10 olsun, bu meslektaş türü her zaman iştedir. Bu genellikle ofise ilk gelen ve en son çıkan kişi olduğu anlamına gelir. Bağlılığı takdire şayan olsa da akıllara şu soruyu getirir: "Hiç uyumuyor mu?"


2.  Yıldız çalışan: Daima parlayan yıldız

Bu kişi işe karşı hiç bitmeyen bir coşkuya sahiptir ve bununla birlikte her zaman doğru cevaplarıyla gözleri üzerine çeker. Kişinin işteki mükemmel performansı nedeniyle tüm kıdemliler tarafından hayranlıkla izlenir. Kişisel olarak, herkes bu yıldız performansçıyı sevmez, ancak kamuoyunda onu takdir etmekten kendilerini alamazlar. 


3.  Dedikodu yapan: Ofisin resmi olmayan haber kanalı

En son ofis haberlerini istiyorsanız, dedikodu tüccarı sizin başvuracağınız kaynaktır. Her zaman bir sonraki haberi arayan bu kişi, CEO'nun son kararından en yeni ofis aşkına kadar olan her şeyi bilme konusunda bir yeteneğe sahiptir.

Unutmayın, dedikodu hem gerçek hem de yanlış olayların abartılı hikayelerini içerir. Yönetici veya meslektaş olun, olumsuz olsa da iş yerlerinin düzenli bir parçası haline gelen dedikoduya kapılmayın.


4.  Patronun favorisi: Ofisin altın çocuğu

Patronun gözdesi, ofisin altın çocuğudur ve her zaman yöneticilerinin spot ışığı altındadır. Bu kişi ofis siyaseti oyununu oynamada yeteneklidir, tam olarak ne söyleyeceğini ve ne yapacağını bilir. Patronlarına olan bağlılığı takdire şayan olsa da davranışları sıklıkla meslektaşlarını yabancılaştırabilir ve zehirli bir çalışma ortamı yaratabilir.


5.  Geç gelen: Ofisin kronik olarak geç kalan zaman tutucusu

Bu kişi, toplantı başlamak üzereyken gelmek veya proje teslim tarihi yaklaşırken işi sahiplenmek konusunda eşsiz bir yeteneğe sahiptir. Sürekli geç kalması yalnızca ekibin iş akışını bozmakla kalmaz, aynı zamanda meslektaşlarının hayal kırıklığına uğramasına ve değersiz hissetmesine neden olur.


6.  Tembel: Ofisin profesyonel erteleyicisi

Sanki dünyanın tüm yükünü omuzlarında taşıyormuş gibi yapacak çok işi olan o iş arkadaşını biliyor musun? Evet, her gün meşgul görünen ve en az üretken olanı kastediyorum. Her zaman işten sıyrılmanın yollarını arar. Ve kimse gerçekte ne yaptığını bilmez!

Tembel, ofisin yerleşik erteleyicisidir, işten kaçınmanın yollarını her zaman bulur. Sosyal medyada gezinip durur, su sebili sohbetlerine katılır veya sadece bilgisayar ekranına bakar aslında hiçbir şey başarmadan meşgul gibi görünme konusunda uzmandır.


7.  Kötümser: Ofisin sürekli karamsarı

Bu tür insan işte sürekli homurdanır. Her zaman sızlanacak bir şeye veya birine ihtiyaç duyar, aksi takdirde dünyanın sonu gelir. Şikayetçinin olumsuz iş konuşmasının öncüsü olduğu söylenir. Ofisin yerleşik kötümseridir, her zaman şikâyet edecek bir şeyler bulur.  

Yemekten sandalyesine kadar her durumda olumsuzluk bulma konusunda bir yeteneği varmış gibi görünür. Olumsuzlukları yıpratıcı olsa da şikayetlerinin meşru kaygılardan kaynaklanabileceğini unutmamak önemlidir.


8.  Aykırı: Kural bozan

Bu kişi kuruluşun kurallarından ve düzenlemelerinden muaf olduğuna inanır. İşe geç gelir veya erken ayrılır. Molalarını uzatır veya telefonunu aşırı kullanır. Nadiren toplantılara katılır ve taahhütlerine uymaz. Bu kişi genellikle az stresli ve hayatın tadını çıkarmak konusunda daha rahat görünür.


9.  Kahve tutkunu: 

Bu tür gerçekten kahve tutkunu! Sık sık kahve içmeyenleri yargılarken bulursunuz: "Kahve sevmiyor musun? Nasıl yaşıyorsun?" Onlar için her gün küresel bir kahve günüdür. En iyi argümanları şudur: "odaklanmam, daha üretken olmam gerekiyor." 


10.  İltifatçı ve komedyen

Bu karakterin insanların kalbine ulaşmak için birkaç numarası vardır. İşini bitirmek için meslektaşlarına nasıl iltifat edeceğini ve onları nasıl pohpohlayacağını bilir. İnsanlarla arası iyidir ve şakalarıyla grubu nasıl güldüreceğini bilir.

Bu tür insanla öğle yemeği yemek, işten ve insanlardan uzaklaşmak için harika bir yaklaşımdır. Zararsız ve iyi bir mizah anlayışıyla, zamanla kalbinizde sıcak bir yer edinir. Tek ipucu, kişinin komikliğine kapılıp iş kalitenizi ve konsantrasyonunuzu kaybetmemek için dikkatli olmaktır.


11.  İkramcı: Ofisin marketi

İkramcı, her zaman ikramlarını paylaşmaya hazırdır. Çekmecesi bisküvi, çikolata, kuruyemiş gibi bir sürü şeyle doludur ve meslektaşlarına ikram etmekten her zaman mutluluk duyar. 


12.  Gizemli 

Bu genellikle işteki en çekici insanlardan biridir. Tek sorun, kimsenin onu çözememesidir. İlişkisi var mı? İşten sonra ne yapar? Neden Instagram'da sadece 57 takipçisi var? Her kurcalamaya çalıştığınızda, sakince ve soğukkanlılıkla tek kelimelik yanıtlar verir. 


13.  Davetsiz misafir: Ofisin davetsiz misafiri

Davetsiz misafir, ofisin başkalarının işlerine burnunu sokan, sürekli olarak bilgi arayan, ne kadar alakasız olursa olsun, fikirlerini paylaşmayı seven, davetli veya davetsiz misafiridir. Niyeti zararsız olsa da merakı sinir bozucu ve rahatsız edici olabilir. 


14.  Bedavacı: Ofisin profesyonel paraziti

Bedavacı, ofisin yerleşik parazitidir, her zaman bedava bir yemek veya bir yardım peşindedir. Bu kişi sistemden faydalanma konusunda uzmandır. 


15.  Terapist: Ofisin istenmeyen danışmanı

Terapist, ofisin kendi kendini atadığı terapisttir ve aşk hayatından kariyer hedeflerine kadar her konuda istenmeyen tavsiyelerde bulunmaya hazırdır. Niyeti iyi olsa da sürekli müdahaleleri bunaltıcı olabilir.


Tüm evren farklı ve çelişkili kişiliklerin bir karışımıdır. Başka bir deyişle, herkesin kendine ait bir kişiliği vardır.

Günün büyük bir kısmını ofiste meslektaşlarımızla geçirir, bu süre zarfında farklı düşüncelere, fikirlere ve tepkilere maruz kalırız. 

İster gönülsüzce ister coşkuyla, kendimizi etrafımızdaki insanlara göre ayarlamalıyız.

Bu yüzden, bir dahaki sefere bir işkolikle, geç gelen biriyle veya dedikoducu biriyle karşılaştığınızda, onlara empati ve anlayışla yaklaşmayı unutmayın.

Bu farklılıkları anlayıp takdir ederek, daha güçlü ilişkiler geliştirebilir, ekip çalışmasını iyileştirebilir ve daha keyifli bir çalışma ortamı yaratabilirsiniz.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU