Bakırhan, kayyumları "irade gaspı" olarak nitelendirdi. Bakırhan, kayyum atanan belediyeler önündeki abluka ve polis şiddetine tepki gösterdi. Bakırhan, halkın protestolarla "Bu bir siyasi darbedir. İrademizi gasp edemezsiniz” mesajı verdiğini söyledi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Bakırhan, "İnsanlar sokaklarda direnirken Batman kayyumu ilk iş olarak Kürtçe hizmeti durdurdu. İşte kayyım böyle bir şeydir. Kayyumun düşmanlık olduğunu söylüyoruz. Bunu anlatıncaya kadar söylemeye devam edeceğiz. Halklarımız kayyum değil, demokrasi istiyor. Halkımız iradelerine saygı duyulmasını istiyor” diye konuştu.
"Elekle su toplayamazsınız"
Bakırhan, kayyum atamasına karşı bir annenin dediklerini paylaşarak, "Batman’da bir anne, Kürtçe 'av bi bêjingê nayê komkirin' dedi. Yani 'elekle su toplayamazsınız' dedi. Size soruyorum, kayyım elekle su toplamak değil midir? Başka bir anlamı var mı bunun? İki dönem denenmiş, iktidar atamalardan dolayı çok net cevabını almış, ama buna rağmen yine üçüncü defa denemeye kalkmış” dedi.
Bakırhan, şöyle devam etti:
Mardin'deydik. Mardin’de de yine vatandaşlarımız çok güzel okuyorlar. Bir vatandaşımız 'Darbe deyince eskiden Kenan Evren aklı gelirdi, ama şimdi bu iktidar akla geliyor' diyordu. Aynısını Halfeti'de bir yurttaşımız söyledi. Ortak akıl böyle bir şeydir. Dedi ki bu iktidar kayyım hükümetidir, iktidarıdır. Dört bir yanda halkımız aslında bu iktidarın ne olduğunu Halfeti'den Mardin'e kadar net bir şekilde dile getirdi.
Bakırhan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Gaspa karşı halkımız sokaklardaydı. İrademizi geri istiyoruz diye seslerini yükseltmeye devam ediyorlardı. Batman şanına uygun bir direniş ortaya koydu. Batman'da kim olduklarını bilmediğimiz, işkenceci güçler sahaya sürülmüş, İçişleri Bakanı'na soruyoruz bu güçler kimdir? Mardin'deydik. Orada da bir vatandaş darbe deyince akla Kenan Evren geliyordu şimdi bu iktidar geliyor dedi.
"Kürtlerin tamamına terörist diyorsunuz"
DEM Parti'nin adaylarını Kandil belirliyor dediler. 100 bin delegeyle, 3000 aday adayının yarıştığı ön seçimlerle belediye eş başkanlarımızı belirledik. Tam bir demokrasi şöleniydi. Yetmiyor belediye eşbaşkanlarımıza 'Ne idiği belirsiz' diyor. Ne idiği belirsiz senin atamış olduğun kayyumlardır. Bizim mücadelemizde haksızlık olmaz. Ne idiği belirsiz insanlar arıyorsanız kendi çevrenize bakın. Biz biliyoruz siz Kürtlerin tamamına terörist diyorsunuz, şimdi etki ajanlığıyla Türkiye'nin tamamına terörist demek istiyorsunuz. Buna da karşı duracağız. Kayyum artık sadece Kürtlerin sorunu değildir. Kayyuma karşı hep birlikte dayanışarak durmazsak, Türkiye'nin dört bir yanına yayılması olasıdır. Bunlar istiyorlar ki seçimleri bir daha yapmasınlar, yerel demokrasiyi ortadan kaldırsınlar.
"Başvuru yaptık"
Parti olarak Mardin, Batman ve Halfeti'deki kayyum atamalarına karşı yürütmeyi durdurma başvurusu yaptık, idare mahkemesi büyük bir sorumluluk altındadır.
Numan Kurtulmuş bir eli silahta bir sandıkta olmaz dedi. Benim elimde hiç silah olmadı, hiçbir arkadaşımızın elinde silah olmadı. Bu zemine inanmasaydık, bu kadar yoğun zulmünüz karşısında buralarda olmazdık. Sayın Kurtulmuş, halkın iradesine atanan kayyumlara karşı bir sözünüz var mı? Bir elinde milli irade ve demokrasiye darbe yan yana olur mu? Gelin meclisi toplayalım, bu kayyum yasasını bir günde kaldıralım.
İzmir'deki yangına dikkat çekti
Ekonomi zaten bildiğiniz gibi, anlatacak bir şey yok. Kayyumun olduğu bir ülkede açlık olur, yoksulluk olur, işsizlik olur. İzmir'de beş çocuk yanarak hayatını kaybetti, babası cezaevinde, annesi çocuklarını doyurmak için dışarıda bulunuyordu. Yine aynı günlerde 78 yaşında bir insanımız, inşaatta çalışırken düşerek hayatını kaybetti. Türkiye siyaseti yoksulların halleriyle ilgilenmiyor. Mehmet Şimşek'in ekonomi politikası Türkiye'ye uçuruma götürüyor, ama kendi kentiyle ilgilenmiyor.
Bu tabloyu en iyi Cumhurbaşkanlığının yıllık raporu açıklıyor. Açlık itiraf ediliyor. İlk ve yüksek öğrenimde okuyan 632 bin öğrenci yemeğe muhtaç bir şekilde yaşıyor. 11 milyon 114 bin yaşamını sosyal yardım almadan devam ettiremiyor. 300 bine yakın çocuğun bakımı yapılamıyor, 23 milyon icra dosyası var bu ülkede. Kayyum rejimi icra dosyasıdır, yangında yaşamını yitiren insanlardır, açlıktır, yoksulluktur.
Erdoğan geçen yine kendisini ekonomist ilan edip, enflasyon düşüyor dedi. Bugün 200 lirayı çocuklar bile beğenmiyor. Sayın Erdoğan bari 100 liraya bir sıfır daha ekleyin de, paraya sıfır atan başkan olarak tarihe geçin.
"Rojava'ya saldırı bir şey kazandırmaz"
İktidar hem siyasetiyle büyük kriz yaptı, şimdi bu krizi Rojava'ya saldırarak ortadan kaldırmaya çalışıyor. İktidar temsilcileri ısrarla Trump'ın seçilmesini bir fırsat olarak değerlendiriyor. Açık söylüyorum, Türkiye için bir fırsat penceresi varsa Kürt sorununu demokratik yöntemlerle çözmektir. Trump'tan medet umarak Washington'da soluğu almak, bu ülkeye en büyük kötülüktür. Çözüm Washington'da, Moskova'da, Tahran'da değil, Amed'de, Ankara'dadır.
"AKP etrafından dolanıyor"
1 Ekim'den beri önemli tartışmalar yürüyor. Sayın Bahçeli'nin el uzatmasıyla bir çözüm umudu oluştu. Sayın Erdoğan, uzun bir süre sessizliğini korudu, en son da "Kürt kardeşim elimizi sımsıkı tutmanızı bekliyorum" dedi. Ama bir hafta sonra kayyum atamaları geldi. Sayın Bahçeli'nin açıklamalarını önemli bulduğumuzu söylemiştik ama ardından kayyum atamaları ve Öcalan'a 3 aylık görüş yasağı geldi. Bahçeli konuşuyor, Erdoğan önüne set çekiyor. Muhalefet cephesinde büyük karşılık geldi bu tartışmalara. Ortada Kürt sorununun çözümüne dair bir çağrı var fakat iktidar cephesinde muhatap kim belliği değil. Sayın Bahçeli'nin dediğini bütün dünya alem duyuyor, ama Erdoğan duymazlıktan geliyor. Bahçeli sözünü tekrarlıyor, AKP etrafından dolanıyor.
Bahçeli'ye yanıt ve çağrı
Sayın Bahçeli'nin bugünkü grup konuşmasını dinledik. Kendisi günü değil, geleceği kurtarmalıyız, diyor. Peki geçmişi inkar ederek geleceği nasıl kurtaracağız? Bunun cevabını bilmiyoruz. Önce sayın Bahçeli dilini değiştirsin, geleceği zehirli bir dille kuramazsınız. Ortak bir gelecekten bahsediyorsanız, tasfiye ve inkardan vazgeçin. Kürt halkının tarihsel değerlerine saygı gösterin. Biz kimseyi tehdit etmedik ama kimsenin tehditlerine de boyun eğmeyiz. Bunu en iyi bu iktidara gelenler bilir. Biz hakikatlerle yüzleşin diyoruz, hakikatlerle yüzleşilmeden gelecek kurulmaz diyoruz. Bir şeyi kaşıdığımız, bir şeyi kanattığımız yok. Bu mesele sözlerle, keşkelerle ilerlemiyor, direksiyonda siz varsınız, buyurun gereğini yapın. Türk-Kürt yüzyılını nasıl inşa ettiğinizi görelim, ama biz zehirleyen, tehdit eden tasfiye dilini kabul etmeyiz.
Sayın Bahçeli'ye seslenmek istiyorum. Geçen hafta yaptığınız grup toplantısında ikinci yüzyılın Türk ve Kürt yüzyılı olması gerektiğini söylediniz. Biz bu çerçeveyi önemli görüyoruz. Yıllarca birbirimize söylemediğimiz söz kalmadı ama barışı konuşamadık. Konuşmamızın önündeki engel nedir, gelin bu kısır döngüden çıkalım. Tehditlere boyun eğmeyiz ama bize atılacak adıma, iki adımla yanıt veririz. İkinci yüzyılın demokratik olması için, partimiz üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirecektir.
Independent Türkçe