Gerçeğin ve adaletin peşindeyiz... Hatice Onaran'a karşı vicdanlar soğumasın istiyoruz

Celalettin Can Independent Türkçe için yazdı

Kolaj: Independent Türkçe

Mahpuslara para yatırmak suç mu?

"Suçsa", mahpuslara para yatıranlar yasadışı mı davranmış oluyor?

Düşünüyorum da mahpusa para yatırmak neden suç olsun ve mahpusa para yatıranlar neden yasadışı bir davranış içinde olsun...

Her şey bir yana, bunun hukuki-insani bir mantığı yok...
 


Terörün Finansmanı Yasası'na göre:

Yok ama Terörün Finansmanı Yasası kapsamında uzun süredir hapishanelerde yatan mahpuslara para yatırdıkları için tutuklu ve hükümlü ailelerine, tutuklu ve hükümlülerin vasilerine, yakınlarına, hatta avukatlarına, insan hakları savunucularına vs. yönelik yargısal baskıların sürdürüldüğü de bir gerçek...

Mahpuslara para yatıran duyarlı insanların haksız ve hukuksuz biçimde gözaltına alındığı, haklarında davalar açılıp cezalar verildiği, "teröre finansman sağlamak" suçlamasıyla tutuklandıkları da bir gerçek...

Ben de cezaevinde kaldım. Mahpuslara para yatırmak "Hükümlü ve Tutukluların Emanete Alınan Kişisel Paralarının Kullanımına Dair Yönetmelik" çerçevesinde yapılmaktadır.


Yönetmeliğin 5'inci maddesine göre:

Banka ve posta aracılığıyla gelen veya ziyaretçiler tarafından hükümlü ve tutukluların nam ve hesabına yatırılan paralar, idarece görevlendirilecek bir personel tarafından alınarak kaydedilir. Müdürü bulunan kurumlarda, hükümlü ve tutuklular hiçbir şekilde yanlarında nakit para bulunduramaz.


Yönetmeliğin 8'inci maddesine göre:

Ayrıca mahpusun hesabına yatırılan paranın nasıl harcanacağı da aynı yönetmeliğe göre düzenlenmiştir.

Şöyle ki:

Müdürü bulunan kurumlarda kalmakta olan hükümlü ve tutukluların yapacakları harcamalar, nakit hareketi olmaksızın tutulan kayıtlar üzerinden gerçekleştirilir. Hükümlü ve tutuklular, Bakanlıkça belirlenen haftalık limit dâhilinde, nakit hareketi olmaksızın, elektronik para ödeme sistemi bulunan kurumlarda bu sistem aracılığıyla, diğer kurumlarda doğrudan emanet para hesabından kantin hesabına aktarılan para üzerinden harcama yaparlar. Emanet para hesabında para bulunmaması ya da mevcut paradan daha fazla tutarda alışveriş yapılmak istenmesi veya Bakanlıkça belirlenen haftalık limitin aşılması durumunda ihtiyaç istem formu işleme konulmayarak kendisine bilgi verilir.


Yönetmeliğin 12'inci maddesine göre:

Hükümlü ve tutuklular emanet para hesabında biriken faiz gelirleri ile ilgili olarak ceza infaz kurumları lehine açık feragatte veya hibede bulunabilir. Bu paralar hükümlü ve tutukluların eğitim ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanması ile iyileştirilmeye yönelik faaliyetlerde eğitim kurulu kararı ile kullanılır. Faiz gelirlerinden yapılan harcamalar, belge ve faturalara dayandırılır ve bir dosyada korunarak denetimlerde ibraz edilir. Faiz gelirleri, birinci fıkrada belirtilen amaçlar dışında kesinlikle kullanılamaz.


Ceza ve infaz kurumları, görüleceği üzere, mahpusların hesaplarındaki paralardan faiz geliri elde ediyor.

Mahpusların kendi paraları üzerinde bir tasarruf edinebilme hakları bulunmuyor. Çünkü bu hak ceza ve infaz kurumuna verilmiştir.

Bu durumda mahpusların para hesaplarını normal bir banka hesabı gibi düşünmek mümkün değildir.

Paranın kullanım tasarrufu tamamen idarenin yetkisinde yönetmelikte belirlendiğinden, mahpuslara yatırılan para "terör örgütünün finansmanı" olarak değerlendirilemez.

Mahpuslar, tüm haklarını cezaevi yetkilileri ve görevlileri aracılığıyla kullanabildiklerinden dolayı hapishanede terör örgütü olduğu varsayımından yola çıkılarak para yatıranlara karşı yargı baskıları sonuna kadar haksız ve hukuksuzdur.
 


Son olarak, İHD İstanbul Şube Hapishane Komisyonu Üyesi Hatice Onaran, aynı suçlamayla aldığı 4 yıl mahkûmiyet cezasının onanması nedeniyle Gebze Hapishanesi'ne konuldu.

Suçlama, "Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet"ti.

Hatice Onaran ile ilgili verilen mahkûmiyet kararının yukarıda da ifade edildiği gibi hukuki temeli yoktur.

Amaç, mahpuslarla dayanışmayı ortadan kaldırmak, yalnızlaştırmak, ekonomik ve sosyal haklarından mahrum bırakarak zayıf düşürmektir…


Hatice Onaran yalnız değildir!

Hatice Onaran, 60 yaşında, ağır hasta; yüzde 79 oranında engelli olduğu uzman hekimlerce tespit edilmiştir.

Kolon kanseri ve hayati risk altında olduğu göz önüne alınmadan, kanunlara uygun biçimde para yatırma işlemi gerçekleştirdiği halde hapishaneye konuldu.

Hatice Onaran'ın hapishanede yaşam hakkını tehdit edecek birçok olumsuzlukla karşılaşabileceği de meselenin bir başka yanı...

Başta Adalet Bakanlığı olmak üzere, Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesi Başkanlığı, Yargıtay Başsavcılığı ve duyarlı kamu kurumları yetkililerinin, demokratik kitle örgütlerinin, duyarlı parti ve grupların Hatice Onaran'ın yaşadığı hukuksuzluğu düzeltmek için harekete geçmesini talep ediyoruz.


Biz, 78'liler kuşağının 78'liler Hareketi'yiz.

Gerçeğin ve adaletin peşindeyiz.

En ağırını yaşadık, biliyoruz, adaletsizliğin ve vicdan soğukluğunun ne olduğunu...

Hatice Onaran'a karşı vicdanlar soğumasın istiyoruz.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU