Özel'den "Hakkari" tepkisi: CHP'nin bir belediyesine atanmasına nasıl tepki veriyorsak, buna da öyle tepki veriyoruz

"Böyle giderse erken seçimi millet ister. Önünde kimse duramaz"

Fotoğraf: AA

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Özel, konuşmasına başlamadan önce İYİ Parti'den istifa eden Antalya Milletvekili Aykut Kaya ve Prof. Dr. Murat Karaman CHP'ye katıldı.

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) 703 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (KHK) bazı maddelerin iptali yönünde verdiği karara ilişkin konuşan Özel, "60 gün inceledik ve başvurduk. AYM 6 yılda inceledi. KHK ile devlet dizayn ettiler" ifadelerini kullandı. Özel, şöyle devam etti: "Türkiye Cumhuriyeti'nin kirişleri dün itibarıyla kırılmıştır. 270 sayfa iptal var. Memleketin nasıl bir hukuksuzlukla yönetildiği belgelenmiştir."

Hakkari Belediyesi'ne kayyum atanması kararıyla ilgili de konuşan Özel, kayyum kararının halkın iradesine saygısızlık olduğuna dikkati çekti. Özel, "Milletin iradesine saygısı olmayanın milletin gönlünde yeri olmaz" diye konuştu. 

Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Birileri CHP ile kavga etmek istiyor olabilir. Biz eski dostu düşman bilmedik. Ben iktidar dışında, iktidar sorumluluğu taşıyanlar dışında kimseyle kavga etmem. Siz kavga istiyorsunuz diye sizinle kavga etmem. 

"Pınarbaşı, 'Zorbalığa başkanımı yedirmem' dedi"

Pazar günü CHP'nin tekrar seçimlerde adayları vardı. 3 seçimde iddia koyduk, iki ilçeyi kazandık. Siz ne yaparsanız yapın, İstanbul'da Ekrem Başkan'ın kazandığı ilk seçimi kabul etmeyip yenilerseniz, Pınarbaşı'nda da aynı şey oldu. Pınarbaşı zorbalığa başkanımı yedirmem dedi.

MHP için kritik önemdeki bir yer. MHP'liler emin olsun, Alparslan Türkeş'in memleketini CHP kazandı diye MHP'lilere hürmetsizliğimiz olmaz. Herkes bilsin ki sizin hukukunuz önce bana sonra da Deniz Yağan'a emanettir. CHP gerilimden beslenen bir parti değildir. Siyasi rakipleri düşman bilmeyiz.

Bahçeli'nin açıklamalarına yanıt

Sayın Bahçeli'nin bugün metinden okuduklarını, bütün ifadeleri, onları metne yazan ve kendi kusurlarını örtmeye çalışan, bütün MHP'lilerin yakından bildiği ve yaka silktiği o ikisinin kusuru görüyorum. Devlet Bey'in de canı sağ olsun.

Hakkari Belediyesi'ne kayyum atanması

İki ay önce yapılan seçimlerde bütün Türkiye karar verdi. 81 ilde seçimlere girdik, bunların 30 büyükşehirin 14'ünü kazandık, 21 il belediyesi kazandık. Her ili kazanamadık, kazanamadığımız yerlerde nasıl kazanırdık muhasebesini yaptık.

Hakkari de kararını verdi. Hakkari'de her iki kişiden birinin oyunu alan Mehmet Sıddık Akış seçildi. Dün bir operasyonla Hakkari Valisi'nin göreve atandığını gördük. İlgili iddianame 2001 yılında başlayan soruşturmaya ait. Dava 2014'te açılmış. 14 yıllık mesele. İddianameyi hazırlayan savcı FETÖ'den firarda. İddiaları ispat imkanı yok. Dün yeni bir soruşturma açılıp, belediye başkanı yeni soruşturmaya istinaden gözaltına alınıp, suçu varsa, kaydı varsa, delil varsa elbette cezalandırılabilir ama usul yöntem bellidir.

Kayyum atamak Hakkari halkının kararına saygısızlıktır. Bir kanun hükmünde kararnameyle terörle ilişkiliyse kayyum atarım, içlerinden seçtirmem. Bu anlayış AK Parti'yi, Cumhur İttifakı'nın 31 Mart günü seçimlerde aldığı hezimenin en önemli birkaç sebeplerinden birisidir. Milletin iradesine saygısı olmayanın milletin gönlünde yeri olmaz.

Ahmet Türk ziyaretime geldi. Kendisi Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı. 2014'ten beri. Türkiye'de büyükşehir kanunu çıktığından beri Mardinliler Ahmet Türk'ü seçiyor. İrade bu kadar net. O günden bugüne 10 yıl 2 ay, bugünden sonra 5 yıl yapması lazım. Ama 2 yıl 4 ay belediye başkanlığı yapmış. Sonra o valiler, Süleyman Soylu'ya 30 bin liralık tespihler verip faturayı belediyelere ödetiyorlar. Sadece iddiayla kayyum atamak, yerine valiyi atamak demokrasiye yakışır değildir.

Hakkari'de atanan kayyumu da Mardin'deki niyeti de CHP'nin belediyesine atanmasına nasıl tepki veriyorsak öyle veriyoruz. Sana göre bana göre demokrasi olmaz.

AYM'nin Cumhurbaşkanı kararlarına yönelik iptalleri

Burası bir hukuk devletiyle anayasaya uyacağız. Anayasa'ya aykırı kanun, kanun hükmünde kararname varsa, görev CHP'nindir. Bu rejim 16 Nisan referandumunda başladı. İlk yapılacak seçimde yetki kanunu çıkarıldı. 60 gün içinde inceledik, tuğla gibi başvuru yaptık. Bizim 60 günde iddia ettiğimiz aykırılıkları AYM 6 yılda inceledi.

AYM kararı, belediyelerin Cumhurbaşkanlığı kararıyla kurulmasından Adalet Bakan'ın HSK'da görev almasına, TRT'ye taşınmazların devredilmesine, özel şirket kurmasına, Merkez Bankası Başkanı'nın atanması düzenlemesini iptal etti. Huzur hakkı, ek gösterge, Yargıtay'ın yapısı, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın mülklerinin devri, TRT'ye arsa tahsisi, BTK'nın yapısı, Bakan müşavirlerinin atnaması, HSK'nın yapısına dayanak teşkil eden tüm düzenlemeler, ne kadar kurum varsa Ekonomik Sosyal Konsey dahil, RTÜK Genel Müdürü'nün maaşı dahil, RTÜK'ün şirket kurmasına kadar devlette yaptıkları her şeyi iptal etti. 1 yıl da zaman verdi.

Dün akşam itibarıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin kolonları kesiktir, temeli kumdandır, devleti sakatlamışlardır. AK Parti ile MHP'nin anayasa tanımazlığı buna sebeptir. Sayın Erdoğan yaptığınız her şeyi Anayasa Mahkemesi iptal etti.

Meclis'te 1 sene içinde kanun olarak çıkmazsa devlet kolonsuz, kirişsiz kalacaktır. Anayasa istemek için önce mevcut anayasaya uymak gerekmektedir.

"Deprem konutları teslim edilemedi"

Afet sırasında orduyu göreve davet edemedi. Depremden sonra bir yıl içinde 650 bin konutun teslim edileceğini söylediler. Ancak 79 bin konut verdiler. Orta hasarlı konutlar var. '5 Nisan 2024'e kadar konut güçlendirme ruhsatı alın' dediler. Paralarını verdiler, kredi aldılar.

Şimdi 'konutunu güçlendirmişsin ama biz buraylı rezevr alanı ilan edeceğiz' diyorlar. Hatay'da rezerv alana büyük bir isyan var. Bunun için rezerv alanı konusundaki mafduriyetin ortadan kalkması, sesinin duyulmasını istiyoruz.

İnsanlar devletten, adam kayırmacılık olmasın, adalet istiyoruz diyorlar. Adalet askıda diyor insanlar. Hata yapan kamu görevlileri yargılansın diyor deprem bölgesinde insanlar. Ezgi Apartmanı'nın sorumlularının avukatı, azarlıyor anneleri, 'Bir kırmızı bültenin ülkeye maliyeti kaç para biliyor musunuz?' diyor. Sana da yazıklar olsun kardeşim, sana da yazıklar olsun. Depremde yıkılan Ezgi Apartmanı'na adalet gelmezse bu hepimizin ayıbıdır.

Antalya Kepez'de yaşanan teleferik kazasında 1 vatandaşımız hayatını kaybetmişti. Bu olayla ilgili 1 kişi hayatını kaybetti ancak CHP'li olduğu için içerde tutuluyor. Ancak depremde Palmiye Sitesi yıkılıyor; 150 kişi hayatını kaybediyor. Bu olayla ilgili AK Partili olduğu için sorumlular dışarda gezebiliyor. Böyle düzene yazıklar olsun. 

"Emekli maaşları açlık sınırının altında"

Bugün bir yıkımın da yıldönümü. Sayın Bakan Nebati'den kurtuluşun, Sayın Bakan Şimşek'e tutuluşun yıldönümü. Önceki gittiğinde dolar 20 TL'ydi, bu rasyonelin döneminde dolar 32 TL. Enflasyon ise yüzde 70'lere çıktı. Son 18 ayın en yüksek enflasyon oranıdır bu. Enflasyonun düşmesi demek fiyatların düşmesi demek değildir. Enflasyon ancak eksi olursa fiyatlar düşmeye başlar.

Açlık sınırı 19 bin liradır. Emeklilerin ortalama maaşı 12 bin 500 liradır. Emeklilerin maaşları, açlık sınırının altındadır. Türkiye, Avrupa'da enflasyon oranında en yüksek ülkedir. Bu ülkede ekonomi kötü yönetilmektedir. Bu sorunun nedeni Recep Tayyip Erdoğan'dır.

Devlet ilkokul öğretmenine 20 yıllık ne veriyorsa, özel sektördeki öğretmene de onu vermelidir. Öğretmenler asgari ücrete mahkum edildi. Deprem bölgesinde çalışan öğretmenler, öğrencilerin göçmesiyle eksik kaldılar. Onların da ek atama talepleri var. Onların sesini duyurmak da CHP'lilerin boynunun borcudur.

Böyle giderse erken seçimi millet ister. Önünde kimse duramaz. Bu kadar net.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU